Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ I ] / I like you guys

I like you guys перевод на турецкий

2,074 параллельный перевод
It's not that. I like you guys.
Sizi seviyorum çocuklar.
I like you guys.
Sizi seviyorum.
I like you guys.
Siz seviyorum.
I don't think I like you guys.
Sizden hoşlandığımı sanmıyorum, beyler.
About fucking time. - I called you guys like... - There was a traveler.
Sizi arayalı epey zaman oldu, beyler.
I don't know how you guys do business in your part of the world, but here in Rio, I like it when all parties know what they're up against.
Sizin oralarda nasıl iş yaptığınızı bilmiyorum ama Rio'da herkesin kiminle karşı karşıya olduğunu bilmesinden hoşlanırım.
Bro, I'm not trying to be negative, but casinos are the kinds of places designed to take money from guys like you and me.
Kardeşim, olumsuz düşünmemeye çalışıyorum ama kumarhaneler senin benim gibi adamlardan para tırtıklamak için yapılmıştır.
[Cameron] Oh! I really like you guys.
Sizleri çok sevdim.
Wait, so you guys don't like Kelly.
Kelly'i sevmiyorsunuz yani.
It's like I don't even know you guys anymore.
Sizi artık tanıyamıyorum çocuklar.
These guys might not be as talented as you But I diré something, they play twice as hard and I like too.
Kasabadan birilerinin olacağını biliyordum
While I'm happy things worked out with the assembly... I never want to see you guys pull anything like that again.
Toplantının iyi geçmesine sevinmekle beraber bir daha asla böyle bir şey yaptığınızı görmek istemiyorum.
Yes, it makes me terrific in bed, but it also means I tend to break nice guys like you into Wasa crackers.
Evet, beni yatakta iyi yapıyor ama aynı zamanda senin iyi erkekleri kraker gibi kırdığım anlamına da geliyor.
Huh? Listen, what if I helped you turn this bar into a hangout for guys like me?
Dinle, bu barı benim gibi erkeklere uygun hale getirmene yardım etmeme ne dersin?
I feel like you think that I'm just gonna leave and forget everything that you guys did for me.
Arkama bakmadan gideceğimi ve benim için yaptıklarınızı unutacağımı sandığını düşünüyorum.
God, it feels like it's been forever since I've seen you guys.
Sizi yıllardır görmemişim gibi geliyor çocuklar.
I told you I've dated guys like Chuck my whole life.
Sana söyledim bütün hayatım boyunca Chuck gibilerle çıktım.
I know you guys went through hell, and my mom knows I am a vampire, so basically it's like Atlanta has burned.
Sizin çok zor şeyler yaşadığınızı biliyorum annem vampir olduğumu biliyor yani kısacası her şey boktan gidiyor.
Yeah, I know you guys all feel like you have to say that shit, but hey, you're here, not there.
Hepiniz kendinizi böyle şeyler söylemek zorunda hissettiğinizi biliyorum ama buradasınız.
The next, you're trying to get rid of guys I like.
Sonra hoşlandığım erkeklerden kurtulmaya çalışıyorsun.
- I'd like to talk with you, Guys,
- Evet.
I'm glad you guys like it.
Beğendiğinize sevindim.
I thought you guys were like half-brothers or somethin.
Sizin kardeş gibi olduğunuzu sanıyordum.
Anyway, like I said, I'm not interested in nuding up with you guys.
Zaten, dediğim gibi, sizinle üçlü yapmakla ilgilenmiyorum.
What I'm saying is, for guys like you and me, it is all about Patience.
Demek istediğim, senin ve benim gibi adamlar için en önemli şey sabırdır.
When I was trying to talk myself into being interested in boys, I would look for guys like you.
Erkeklerden hoşlanmaya kendimi ikna etmeye çalışırken senin gibi erkekleri arardım.
I mean, these guys use, you know, like, a dunce to pull the trigger, right?
Bu adamlar genelde tetiği çekecek birini bulur, değil mi?
Like I'm gonna find out anything by talking to you guys anyway.
Sizinle konuşarak birşey bulamayacağım galiba.
I mean it's not like you guys are dealing with the CIA or anything.
Demek istediğim, sizin CIA ya da başka birşeyle ilgilendiğiniz gibi değil.
You know... when I hear you guys talk about how other people try to control your lives, like, uh, Ed here with his boss or... oh, Mary Ann with her... cat, you know, I can relate.
Bilirsiniz... siz yaşamınızı diğer insanların nasıl kontrol etmeye çalıştığını anlatırken, mesela, uh, Ed'in patronuyla ya da... oh, Mary Ann'in... kedisi ile olduğu gibi, bilirsiniz işte, kendimle ilişki kurabiliyorum.
Mwah. I hope you guys like apples,
Umarım elmaları seviyorsunuzdur,
It's like I didn't even go to school with you guys.
Sanki sizinle okula gitmemişim gibi.
I mean, it's amazing for you guys, and you're all doing such a good job, and you're happy, and it makes sense, but I'm like a gypsy.
Sizin yapmış olmanız müthiş ve hepiniz çok iyi bir iş çıkarıyorsunuz. Mutlusunuz ve bir anlam ifade ediyor. Ama ben çingene gibiyim.
So, I hope and know you guys'll join in on this, and like...
Umuyorum ve biliyorum ki, siz buna katılacaksınız.
I have a feeling, that this wasn't best idea to break in with guys like you.
Seninle bir hırsızlık olayına girmek iyi bir fikir değilmiş gibi hissediyorum.
I don't want to catch you two fags pudding in my bed again tonight. See you guys. Like he ever catches us.
Siz de topu tutun bi dahakine
Hey, listen, honestly, Thad, tonight is the first night that I felt like I'm even a part of you guys.
Şimdi bak Thad, gerçekten bu gece, kendimi sizlerden biri gibi hissettiğim ilk gece oldu.
Yeah, but more like a book that she can read someday and know all about stuff that I didn't - - stuff about mom, you guys, and all our friends.
Gibi, aslında daha çok kitap gibi, böylece onu okuyabilir ve böylece benimle ilgili ebeveynleri ya da sizinle ilgili şeyleri bilebilir.
- I'm so happy you guys like them.
Beğendiğinize çok sevindim.
Why wouldn't you play chicken with them and say, "Sure I'll help you out. But you gotta throw in a sweetener, just like you did for those guys"?
[Çevrilmemiş Altyazı] Dick Fuld'u kurtaracağımı zannediyorlar sanki ben burada para saçıyorum.
I am so glad that you and Brad are clicking,'cause I really like you guys.
Brad ile anlaşmanıza gerçekten çok sevindim çünkü gerçekten sizi çok sevdim.
Look, I'm happy you got me to open up, but from now on, instead of doing it with creepy guys at work or therapists that look like Scott bakula, let's just do it together.
İçimi açtığın için teşekkür ederim ama bundan sonra bunu işteki garip elemanlarla ya da Scott Bakula kılıklı terapistlerle değil de beraber yapalım.
Really? 'cause I kinda feel like you guys don't talk that much.
Çünkü çok konuşmuyormuşsunuz gibi bir his var içimde.
I guess you guys really don't like living in bliss.
Sanırım mutlu bir yaşamı hiç istemiyormuşsunuz.
Now, you guys don't have to ride like Ray Hunt or Tom Dorrance, but that's the choice I made.
Arkadaşlar, Ray Hunt ya da Tom Dorrance gibi ata binmek zorunda değilsiniz, ama benim seçimim tam olarak bu.
I was a cheerleader in high school, but Michael tells me that is nothing like what you guys do.
Lisede ben de amigoydum ama Michael, benimkinin sizinkiyle alakasının olmadığını söylüyor.
And I put a hundred guys like you behind bars.
Senin gibi yüzlercesini parmaklıklar ardına tıktım.
No, we are going to find the right train, we are going to Navy Pier, and then I'm going to shine like the diamond that I have become while you guys witness that.
Hayır, doğru treni bulup, Navy Pier'e gideceğiz ve daha sonra ben bir elmas gibi parlamış olacağım. Sizde buna şahit olacaksınız.
♪ like you want me to ♪ Guys... ♪ and I will not let go- - ♪
♪ yapmamı istediğin gibi ♪ beyler... ♪ ve gitmene izin vermeye- - ♪
Just be happy knowing that I officially like you better than the other guys Kate has dated before.
Şunu bil ki ; seni Kate'in daha önce çıktığı adamlardan daha çok sevdim. - Teşekkür ederim.
I can't let dirty guys like you run around this town like you own the place.
Kendi mahallemde, Sizin gibi pislik insanların barınmasına izin veremem.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]