Mariam перевод на турецкий
70 параллельный перевод
My Maria.
- Benim Mariam.
- Isn't Mariams a treasure?
- Mariam bir hazine gibi değil mi?
Mariam!
Mariam!
What else is there to do, Mariam?
Başka yapılacak ne var ki, Meryem?
Mariam, raspberry syrup, rasp...
Meryem, ahududu şurubu, ahu...
Percy and Mariam picked me up at the boat and took me back home.
Percy ve Mariam beni gemiden aldı ve eve götürdü.
Mariam was somewhat aloof.
Mariam biraz soğuktu.
But Mariam was distant and nice and I think that's what I needed because I had trouble really feeling that I belonged there.
Ama Mariam mesafeli ve nazikti ve sanırım buna ihtiyacım vardı çünkü gerçekten de oraya ait olduğumu hissetmekte zorlanıyordum.
- And how's my Maria doing?
- Mariam ne yapıyor?
Mariam.
Mariam.
It's little girls like Mariam who are in danger right now, my dear Vadim Timurovich.
Miriam gibi küçük kızlar tehlikede. Canım Vadim Timurovich.
Mariam, are you alright?
Mariam, sen iyi misin?
When I saw Mariam's blood.
Miriam'ın kanını gördüğümde...
Mariam ma'am, this marriage is not only between Raza and Zaara.
Meryem Hanım, bu nikah sadece Raza ve Zaara'nın değil.
My name is Mariam Hayaat Khan. I'm Zaara's mother.
Benim adım Meryem Hayaat Khan, Zaara'nın annesiyim.
22 years ago, Mariam Hayaat Khan had tied.. .. this amulet on an Indian.. .. while bidding him goodbye, so that it would protect him.
22 yıl önce, Meryem Hayaat Khan bu muskayı bir Hindistanlı'ya veda ederken onu koruması için takmıştı.
Who's Miriam?
Mariam kim?
Miriam is always getting the tea for everyone.
Mariam her zaman, herkese çay vermek zorunda.
I came to see if Miriam would cook for the cafe.
Mariam'ın kafede aşçılık yapması konusunda görüşmeye geldim.
You are going so soon? And that too without meeting Mariam.
Meryem'le görüşmeden mi gideceksiniz?
Mariam, leave all this and run away. - What?
- Meryem bırak bunları da kaç.
Mariam, stop.
Meryem, dur!
Had Haji sahib not been away we would be in Peshawar right now.. .. and wonder where Mariam would have reached by now.
Hacı Efendi gitmemiş olsaydı şimdiye Peşaver'e varmış ve Meryem'in nerelere gittiğini tartışıyor olacaktık.
I am taking Mariam back.
Meryem'i götüreceğim.
Mariam, come.
Meryem, haydi.
He says Mariam may well be a British citizen.. .. but the child is a Pakistani.
Efendimiz, Meryem İngiltere vatandaşı olsa da çocuk Pakistanlı diyor.
If we let her go to Britain with Mariam.. .. she too will become a non-Muslim like her mother.
Çocuk Meryem'le Londra'ya gidecek olursa o da annesi gibi dinsiz olacak.
.. forcibly marrying Mariam? By the grace of God!
Allah'a şükürler olsun.
The wrong that I have done to Mariam is something.. .. which won't let me be at peace for the rest of my life.
Meryem'e karşı yaptığım yanlış da beni ömrüm boyunca huzursuz edecektir.
If Mariam.. .. even if Mariam forgives me.. Do punish me so that no one ever dares to repeat this act.
Meryem Meryem beni affetse bile beni cezalandırın ki kimse bir daha böyle bir şeye kalkışmasın.
- Hi, I'm Mariam.
- Claudio. - Mariam.
Mariam, how are you?
Mariam, nasılsın?
Heaven won't help us, Mariam.
Yukarıdaki bize yardım etmeyecek Meryem.
Mariam is also fine, son.
Mariam da iyi, oğlum.
Otherwise I will tell Mariam.
Yoksa Mariam'a anlatırım.
Dear, it's been two years since Mariam died.
Canım, Mariam öleli iki sene oldu.
- My name is Mariam.
- Adım Mariam.
- Mariam.
- Mariam.
You need to feed your family, Mariam.
Ailenin karnını doyurmalısın Mariam.
Mariam never mentioned they also had a daughter.
- Mariam önceden bir kızı olduğunu söylemedi.
Does not mean Mariam feels that way.
Mariam'ın da böyle düşündüğü anlamına gelmez.
There was no crew, Mariam.
Mürettebat yoktu Mariam.
You are a good mother, Mariam, but a really bad liar.
İyi bir annesin Mariam ama kötü bir yalancısın.
I cannot believe Mariam would lie to protect this man.
Mariam'ın bu adamı korumak için yalan söylediğine inanamıyorum.
They will resent you for it, Mariam.
Bunun için seni affetmeyecekler Mariam.
Mariam, it is too late.
- Çok geç Mariam.
Mariam and Rafiq will be granted temporary visas.
- Mariam ve Rafiq geçici vize alacak.
Mariam's daughter?
Meryem'in kardeşimi?
Mariam must be totally destroyed.
Meryem mahvolmuştur.
Leave the bed, Mariam. The settlers fucked in it.
Mariam'i yatakta bırakın, yerleşimciler onu düzsün.
Omar and Mariam.
Omar ve Mariam.