May i speak перевод на турецкий
1,319 параллельный перевод
- Mrs Doubtfire, may I speak with you?
- Bayan Doubtfire, biraz konuşabilir miyiz?
Your Honor, may I speak?
Konuşabilir miyim, Sayın Yargıç?
May I speak now?
Konuşabilir miyim?
May I speak to your mother, please?
Annenizle konuşabilir miyim, lütfen?
- May I speak?
- Bir şey diyebilir miyim?
- May I speak?
- Konuşabilir miyim?
May I speak?
Konuşabilir miyim?
- Now may I speak with you, brother?
- Şimdi seninle konuşabilir miyim, abi?
- Captain, may I speak to her?
- Kaptan, onunla konuşabilir miyim?
- May I speak? - lt's not your place to speak.
- Konuşabilir miyim?
Yes, may I speak to a Mr Samuel Renford please?
Bay Samuel Ranford'la görüşebilir miyim, lütfen?
Excuse me, but may I speak with you?
Affedersiniz, konuşabilir miyiz?
May I speak, please?
Ben doktorum.
Commander, may I speak to you for a moment?
Yarbay, biraz konuşabilir miyiz?
May I speak to you for a moment?
Sizinle bir dakika konuşabilir miyim?
Nice save. Sweetheart, may I speak to you for a moment?
Şekerim, birkaç dakika konuşabilir miyiz?
May I speak with you?
Sizinle konuşabilir miyim?
Major Kira, may I speak to you, please?
Binbaşı Kira, sizinle konuşabilir miyim lütfen?
- May I speak with him?
- Onunla konuşabilirmiyim?
May I speak with you?
- Seninle konuşabilir miyim?
- May I speak with him?
- Onunla konuşabilir miyim?
May I speak to Alain, please?
Alain'le görüşebilir miyim, lütfen?
- And may I speak with him?
Onunla konuşabilir miyim?
- May I speak to you in private?
- Sizinle özel görüşebilir miyim?
May I speak to you?
- Konuşabilir miyiz?
May I speak to Robin?
Robin'le konuşabilir miyim?
May I speak with you for a moment, privately?
Özel olarak konuşabilir miyiz?
- May I speak with you privately?
Sizinle özel konuşabilir miyim?
Al, may I speak with you in private?
Al, senle özel konuşabilir miyiz?
Captain, may I speak with you?
Kaptan, sizinle konuşabilir miyim?
May I speak to you privately, Ensign Harry?
sizinle özel olarak görüşebilir miyim, Teğmen Kim?
May I speak with you for one moment, oh sacred one?
Seninle bir dakika yalnız görüşebilir miyim, Kutsal olan?
You go first. - Dignan, may I speak to you for a moment?
- Bir saniye konuşabilir miyiz?
May I speak to you, sir?
- Sizinle konuşabilir miyim, efendim?
May I speak to you in private?
Sizinle özel olarak konuşabilir miyim?
Yet Claudio may hear. What I'd speak of concerns him.
Çünkü anlatacaklarım onu da ilgilendiriyor.
May I speak to her?
Onunla konuşabilir miyim?
- lf I dismiss my attorney may I then speak?
- Avukatımı azledersem konuşabilir miyim?
May I please speak with the shop steward, sir?
O zaman sorumlu ile görüşebilir miyim... efendim?
If I may speak to your concerns?
Sizinle açık konuşabilir miyim acaba?
Hello, may I speak to a Mr Vincent?
- Bay Winsinc'le görüşebilir miyim?
You may wonder that I speak your language... and not my native Kryptonian.
Kendi dilim olan Kriptonian yerine... senin dilinde konuşmama şaşırmış olabilirsin.
My Lord, if I may speak?
Lordum, konuşabilir miyim?
I may chance to see you, for I would fain speak with you.
Belki görüşürüz, seninle konuşmak istiyorum.
I do beseech you that I may speak with you, O, good my lord.
Yalvarırım sizinle konuşayım lordum.
you may think me impertinent, but remember, I speak for him.
Kabalık ettiğimi düşünebilirsiniz, fakat unutmayın onun adına konuşuyorum.
- And if I may speak freely?
- Ve rahat konuşabilirmiyim?
Captain, I'd like to speak to Tanis alone, if I may.
Kaptan, eğer mümkünse, Tanis ile yalnız konuşmak istiyorum.
- May I say a word? - Speak.
- Birşey söyleyebilir miyim?
I've always wanted to go there. And if I may speak personally, my wife is having our firstborn in six months, and I promised her I'd be there for the birth, and I always keep my word.
Hep oraya gitmek istedim, ve kişisel konuşabilirsem, karım ilk çocuğumuzu 6 ay sonra doğuracak, ve ona doğum sırasında orada olacağıma söz verdim, ve ben her zaman sözümü tutarım.
Therefore I have entreated him along with us to watch the minutes of this night that if again this apparition come he may approve our eyes and speak to it.
Onun için zorladım kendisini bizimle gözcülük etmeye bu gece. Hayalet çıka gelirse yine, inanır bize o zaman, konuşur da onunla. Hadi canım sende!
may i speak to you for a moment 23
may i speak to you 26
may i speak with you 71
may i speak freely 26
may i come in 435
may i help you 738
may i take your order 44
may i 1883
may i be excused 50
may i sit down 84
may i speak to you 26
may i speak with you 71
may i speak freely 26
may i come in 435
may i help you 738
may i take your order 44
may i 1883
may i be excused 50
may i sit down 84
may i sit here 16
may i go 47
may i ask your name 24
may i present 30
may i ask 288
may i ask you something 69
may i join you 87
may i ask you a question 99
may i have this dance 92
may i sit 44
may i go 47
may i ask your name 24
may i present 30
may i ask 288
may i ask you something 69
may i join you 87
may i ask you a question 99
may i have this dance 92
may i sit 44