Members перевод на турецкий
8,804 параллельный перевод
Members of Jemaah Islamiyah.
Jemaah Islamiyah'ın üyeleriymişler.
Fletcher and Martinez were members in good standing.
Fletcher ve Martinez gelecek vaat eden üyelerdi.
- But nobody remembered family members.
Ailesinden kimseyi sorgulamadınız mı?
So you go over and talk with the other members, and...
Oraya gidip diğer üyelerle konuşursun ve...
Internal Affairs has nothing to do with crimes against family members.
İç İşleri'nin aile bireylerinin suça karışmasıyla hiçbir ilgisi yoktur.
26 formerly healthy members of the community.
Şehrimizde daha önceden sağlıklı olan 26 kişi.
- Members of my team were engaged in a separate investigation when they saw Evan Lee Hartley.
Hartley ile karşılaştıklarında ekibimden bazıları başka bir şey araştırıyorlardı.
We have not managed to find members of his family.
Hiçbir akrabasını bulamadık.
Perhaps members of your family, Friends Who might Recognize you?
Aile üyeleri ya da seni tanıyan arkadaşlar falan?
~ Because she was silenced by members of Edalji's gang.
- Edalji'nin çetesi tarafından susturuldu.
He's been taking out syndicate members.
Birlik üyelerini öldürüyor.
Whether Mr. Cha would personally bring someone or if he came with his family members knowing, I waited for a really long time hoping that someone from Mr. Cha's family would look for me and knock on that door. - I'm sorry but
İster Do Hyun bir aile üyesini kendi getirsin ister onlar kendilerini öğrenip gelsinler uzun zamandır bir aile üyesinin beni görmeye gelmesini umuyordum.
If you can save three family members by sacrificing one what would you do in that situation?
Birini feda ederek diğer aile üyelerini kur - tarabilirsin. Bu vaziyette sen ne yapardın?
Year of the Monkey. Do the Japanese ferry crew members often come to the gisang house?
- Japon mürettebatı gisaeng evine sık sık gelir mi?
It's wrong that the members of our military can't seek justice without fear of persecution...
Yanlış, ordu üyeleri karşısında baskı korkusu olmadan adaletin sağlanmasını isteyemiyoruz.
He had gone out into private practice, and, lo and behold, when Kathie disappeared and her family members were pointing fingers,
Kathie kaybolduğu zaman özel bir soruşturma yürüttü. Kadının ailesi onları suçluyordu.
FBI sends weekly reminders to service members.
FBI sürekli hatırlatma mesajı gönderiyor.
We have to protect the most fertile members of the Life Force.
Yalnızca yakınlığın en üretken üyelerini hayatta tutmaya çalışmalıyız.
But if these men before you are merely members of a harmless club, which they like to assert...
Bu adamlar, kendilerini zararsız bir kulüp ve üyeleri olarak tanıtmaktadırlar...
All seized in prior raids from Vagos members.
Bu silahlar Vagoslara yaptılan baskınlar sırasında ele geçirilenlerdir.
And why do law-abiding club members leave victims such as these?
Neden tüm grup üyeleri bunun gibi kurbanlar bırakmaktadır?
These are not "club" members.
Bunlar bir "kulüp" üyeleri değildir.
These are members of a violent criminal gang, whose brutality knows no bounds.
Bunlar şiddet yanlısı bir çetenin üyeleridir ve onlar tam olarak sınır tanımamaktadırlar.
That doesn't go down so well with the older members.
Bunu eski üyeler hiçte hoş karşılamıyordu.
The idea of it being that the newly patched members cut it and sell it retail for 200 grand.
Yeni üyelerin alınması fikri de, bu malı paylaştırıp perakende olarak 200 binlik getiri için satılmasından çıkmış.
I find some members of your household to be... Reprehensible.
Ama ev halkındaki bazı kişileri kınıyorum.
To the family members and find out if there's any shared history
Rossi ve Reid olay yerine bakmak için Topeka'ya inmiş, sen de ailelere ulaş ve koruyucu ailelerde...
So two members of the Fulton Street Four have been murdered...
Yani, Fulton sokak dörtlüsünün iki üyesi de öldürülmüş.
Hey, listen, all we're asking is that you consider us just new members of the group.
Hey, dinle, tek istediğimiz bizi grubun yeni üyeleri olarak görmeniz.
Two cult members were assigned to Garrison Boyd in the weeks before his murder.
İki tarikat üyesi öldürüldüğü hafta Garrison Boyd için görevlendirildi.
After ensuring Luciano remains locked up... Thomas Dewey sets his sights on his next target in organized crime, one of the founding members of Murder, Inc.
Thomas Dewey, Luciano'nun hapiste kalmasını garantiledikten sonra organize suçtaki diğer hedefine odaklandı Cinayet Şirketi'nin kurucu üyelerinden birine.
But when hit man Abe Reles is tied to a murder in 1940, he starts ratting out members of Murder, Inc.
Ancak suikastçi Abe Reles, 1940'da bir cinayetle ilişkilendirilince Cinayet Şirketi'nin üyelerini ispiyonlamaya başlamıştı.
The worst witnesses in their own defense are very often, they say, Mafia members and politicians,'cause they lie so much.
Mahkemede kendini en kötü savunanlar mafya üyeleri ve politikacılardır derler, çünkü çok yalan söylerler.
Luciano's attempt to buy members of the jury fails... and the notorious gangster is found guilty of 62 counts of compulsory prostitution.
Luciano'nun jüriyi satın alma girişimi suya düştü ve adı çıkmış gangster, toplamda 62 kişiyi fuhuşa zorlamaktan suçlu bulundu.
While Costello's been a smart and diplomatic boss, some members of the Commission begin to doubt he's tough enough for the job.
Costello akıllı ve diplomatik bir patronluk yaparken Komisyon'un bazı üyeleri bu iş için yeterliliğinden şüphe duymaya başladı.
The heads of the five New York families, the members of the Commission, are... Giuseppe Profaci... Vincent Mangano...
Beş New York ailesinin liderleri, komisyonun üyeleri Giuseppe Profaci Vincent Mangano...
How many members do you have?
- Cemaatiniz kaç kişi?
You're tribal, Mr Bates, and the tribe doesn't have a lot of members.
Senin kabile mantığın var Bay Bates ve kabilenin çok üyesi olmaz.
It's got almost 30 members.
Neredeyse 30 üyesi varmış.
People who said their family members departed so they could get a check.
Aile bireylerinin ayrıldıklarını söyleyenler gözden geçiriliyordu.
You will be in Dobbs Ferry with your members and you will carry out the action.
Dobbs iskelesinde arkadaşlarınla beraber olup, eylemini orada gerçekleştireceksin.
We lost 10 members from New Rochelle last week.
New Rochelle'da geçen hafta on üyemizi kaybettik.
As we've repeatedly said, all of the members of that special forces team were killed in the attack.
Defalarca söylediğimiz gibi, özel kuvvet ekibinin bütün üyeleri saldırıda öldürüldü.
You know, I've never, in-in all our years of struggle, I have never gone after any of your family members.
Biliyorsunuz bunca yıllık mücadelemizde asla aile fertlerinizden biriyle hiç uğraşmadım.
We have no family members.
Bizim hiç aile ferdimiz yok.
Charlotte de Parthenay, for example, and many others killed on my road members of my court and even attempts on my own life.
Mesela, Charlotte de Parthenay. Ve yolumda ölen diğerleri. Saray halkıma hatta benim hayatıma yapılan girişimler.
Members of our family who had passed on That she knew nothing about.
Hakkında bir şey bilmediği vefat eden ailemizin fertleriyle.
He had over 100 gold pass members worldwide.
Dünyanın her yerinden 100'den fazla altın üye var.
For the past 18 months, he's been bullied, coerced and strong-armed by Janko Stepovic and members of his cartel.
Geçen 18 ay boyunca Janko Stepovic ve kartel üyeleri tarafından gözü korkutuldu baskı yapıldı ve fiziksel saldırıya maruz kaldı.
Members of a Chinese cartel, Janko's rivals in the heroin business, came to Dr. Ward's office last night.
Eroin işinde Janko'nun rakibi olan Çin karteli üyeleri dün gece Dr. Ward'un işyerine gelmişler.
I-I-I wanted to see him, but they said it was family members only.
Onu görmek istedim, ama sadece aile fertlerinin görebileceğini söylediler.