Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ M ] / My uncle

My uncle перевод на турецкий

6,139 параллельный перевод
It was my uncle Danny's.
Danny dayıma aitti.
Now they went and put my uncle Danny down like a dog.
Danny dayımı kuduz köpekmiş gibi öldürdüler.
Thought maybe it was the same man there for me, looking to bury me beside my uncle.
Dayımın yanına gömüleyim diye, aynı adam belki de benim için geldi diye düşündüm.
Chloe, I can't have the police at my house. My Uncle'd kill me. You know that.
Chloe eve polis gelirse amcam beni öldürür, biliyorsun.
My uncle used to tell me this story about two monks...
Amcam eskiden bana iki keşiş hakkında bir hikaye anlatırdı.
It's my uncle. I have to go to Indiana.
Konu dayım, Indiana'ya gitmem lazım.
Fit Vito my uncle was a few months ago.
Amcamı ilk ziyaretim, birkaç ay önceydi.
I only agreed so I could help my uncle with his medical costs.
Sadece, amcamın tıbbi masraflarına yardım edebilmek için kabul ettim.
But when I got to my uncle's place, he'd been shot to death.
Ama amcamın evine gittiğimde, o vurularak öldürülmüştü.
With my uncle.
- Amcamla.
In my uncle.
Amcamın içinde.
My uncle's body should be home soon, and no one can get to it but me.
Amcamın naaşı yakında evinde olacaktır ve benden başka kimse ona erişemez.
You know, my uncle was in the Army, and he got genital boppo from a Saigon whore...
Biliyorsun, amcam ordudayken Saygonlu bir fahişeden cinsel yoldan uf olmuş.
I'll have to inform the King. My uncle does love his bastard son.
Amcam piç oğlunu sever.
That's my Uncle Jasper.
Amcam Jasper.
My uncle gave me his leftovers.
Amcam bana kalanları verdi.
My uncle's an SSM in Hereford, mate.
Amcam, Hereford'da kıdemli başçavuştu.
Tell my uncle that I died being a good soldier?
Amcama iyi bir asker olarak öldüğümü söyle tamam mı?
Your father, my uncle.
- Baban ve amcam. - Ne büyük tesadüf.
I'm gonna get my uncle before they hang him.
Sen bekle. Onlar asmadan önce amcamı alacağım.
My Uncle Hank.
Hank Amca.
My Uncle Hank?
Hank Amcam mı?
That's what my Uncle Hank said.
Hank Amcam da böyle söylerdi.
He is my uncle.
O benim amcam.
My uncle agreed?
Amcam kabul etti mi?
John, The Founder just called open season on my uncle.
John, Kurucu, az önce amcam için av sezonunu açtı.
- My uncle is manipulating him.
- Amcam onu kullanıyor.
But that man you called on that card, It's my uncle.
Ama kartta görüp aradığın kişi, benim amcam.
My uncle Marcus.
Amcam Marcus.
My uncle came and picked up a bunch of her stuff after the funeral.
Dayım cenazeden sonra gelip annemin birkaç eşyasını alıp gitmişti.
Shouldn't be going through my uncle's stuff like this.
Dayımın eşyalarını böyle karıştırmamalıyız.
My uncle shot him.
Amcam onu vurdu.
- No, my uncle was on Cops a bunch of times.
Amcam Cops programına birçok defa çıkmıştı. Paradan bir şey kalmadı ama.
My uncle used to say, "You look like someone starved a virgin to death."
Amcam, bakireleri korkutup öldüren adamlara benziyorsun, derdi.
I am here to see my uncle.
- Amcamı görmeye geldim.
Why are you messing around with my Uncle?
- Neden amcamla uğraşıyorsun?
- I'm gonna be visiting my uncle.
Amcamı ziyaret edeceğim de.
I've been to loads of horse auctions before with my uncle.
Dayımla beraber çok fazla açık artırmaya gitmiştim.
I know what happened to my uncle in jail.
Hapiste Michael'a ne yaptığını da biliyorum.
My Uncle Donny took me there once when I was a kid.
Donny amcam küçükken beni oraya götürürdü.
My uncle.
Amcam.
Like my Uncle Charlie says,
Amcam Charlie'nin dediği gibi
- That's my uncle Dany.
Bu benim amcam Dany.
- I don't care, it's my uncle.
- Umurumda değil, o benim amcam.
- You brought that to my uncle's house?
- Onu amcamın evine mi getirdin?
And another because my great Uncle was in the 101st, and that was kind of for him.
Biraz da amcam 101'incide olduğu için, bu onun içindi.
And then your Uncle Rusty climbs out the window during a test and climbs into the window of my class so he can have me take the test for him.
Sonra Rusty Amcan pencereye tırmandı Sınıfımın penceresine böylece onun için de sınav kağıdı almıştım.
Uncle Lyosha, I'll show you now how my cat dances?
Lyosha Amca, şimdi sana kedimin nasıl dans ettiğini göstereceğim.
Uncle Lyosha, I forgot my cat.
Lyosha Amca, kedimi unuttum.
My parents, men I'd seen die, the smell of uncle Lamb's cigarettes. Errol Flynn swinging on a rope, the feeling of my dagger tip puncturing the kidney.
Annem ve babam, öldüğünü gördüğüm adamlar Lamb amcamın sigarasının kokusu Errol Flynn'in bir ipin ucunda sallanması ve hançerimin ucunun böbreği delerken verdiği his.
My horse, Uncle Hank.
Benim atım, Hank Amca.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]