National security перевод на турецкий
1,688 параллельный перевод
I'm afraid it's a matter of utmost national security.
Korkarım ki bu en yüksek düzeyde ulusal güvenlikle alakalı.
Miss Lane, we need to speak with you regarding matters of national security.
Bayan Lane sizinle ulusal güvenliği ilgilendiren bir konu konuşacağız.
I think they're more concerned with national security.
Bence onlar daha çok ulusal güvenlikle ilgili endişeleniyorlar.
National security disaster.
Ulusal güvenlik felaketi.
Emphasize it's a matter of national security.
Bunun bir ulusal güvenlik meselesi olduğunu vurgulayın.
It's about a vulnerable person, her psychological health and wellbeing - - As well as about material which is marked confidential - - And in some parts may pertain to national security.
Bu hem duygusal açıdan savunmasız bir kişinin daha fazla zarar görmesini, hem de duruşma sırasında ortaya çıkabilecek bazı belgelerin gizlilik ve ülke güvenliği ile ilgili konularda dışarı bilgi sızmasını engeller..
There was a phone call made to the National Security Agency after the lockdown.
Ev kilitlendikten sonra ulusal güvenlik dairesine bir arama yapılmış.
National security.
00 : 29 : 21,435 - - 00 : 29 : 23,293 Gerçeği ne kadar zamanda öğrenirler?
One missing FBI agent is not a case of national security.
Kayıp FBI ajanı, ulusal güvenlik davası değildir.
"National security" is just their favorite boogeyman.
"Ulusal Güvenlik" onların en sevdikleri karabasanları.
No doubt a matter of national security. Precisely.
Hiç şüphesiz ulusal güvenlik konusudur.
That's the way the National Security Agency operates.
Bu ulusal güvenlik teşkilatının çalışma şeklidir.
Chuck Bartowski is absolutely vital to national security.
Chuck Bartowski Ulusal Güvenlik için çok önemli.
Young man, what we're about to tell you is a matter of national security.
Genç adam, sana anlatacaklarımız bir ulusal güvenlik sorunu.
Yes, I-I appreciate that you require extra time to permit the area, but this is a national security matter.
Evet, alanı hazırlamak için fazladan zaman istemenizi takdir ediyorum ama bu bir ulusal güvenlik meselesi.
National security.
Ulusal Güvenlik. Evet.
National security.
- Ulusal Güvenlik. - Ulusal Güvenlik.
The same job I have had in three administrations and six wars to defend our national security, and I assure you we are not secure.
Ülke güvenliğini korumak adına 3 yönetim ve 6 savaş tecrübe ettiğim görev. Ve emin olun güvende değiliz.
He's not a threat to national security or anything.
Ulusal güvenliğe karşı bir tehdit oluşturmuyor.
- oh. - It's a national security issue.
Bu bir Ulusal Güvenlik sorunu.
That's why this is being treated as a national security threat.
İşte bu yüzden, davaya ulusal bir tehdit düşüncesiyle yaklaşılıyor.
Rutledge is claiming National Security.
Rutledge, ulusal güvenlik meselesi olduğunu iddia ediyor.
The national security council.
Ulusal Güvenlik Konseyi.
I have a job-to defend our national security.
Ülke güvenliğini sağlamakla yükümlüyüm.
I mean he cracks under pressure. He can't shoot his way out of a paper bag. He can't be trusted with sensitive information on a surprise party, let alone national security.
Baskı altında doğru kararlar veren ateş ederken, hedefi şaşırmayan istihbarat toplarken, canını dişine takan arkadaşımız.
But I'm willing to wager it's because national security issues will be discussed.
Ama bahse girerim ulusal güvenlik sorunları tartışılacağı içindir.
The director's just classified tyler carson As a national security threat.
- Direktör, Tyler Carson'ı ulusal tehdit kapsamına aldı.
National security measures and the t. s.a. Require you to keep your bags with you at all times.
Ulusal Güvenlik ve T.S.A. kurallarına göre çantalarınızı sürekli yanınızda tutun.
The charge was leaking national security information.
Suçum, ulusal güvenlik bilgilerini açığa çıkarmaktı.
Meanwhile, the police, regarding the 5th Pan-National Rally, have taken in 2405 and arrested 5 for National Security Law offense.
Polis olayla ilişkisi olanları bulmak için kapsamlı araştırma başlattı. 8 YIL ÖNCE Min-jae, özür dilerim.
Monberg said the information could compromise national security
Monberg bu bilginin ulusal güvenliği tehlikeye atabileceğini söyledi.
- It compromises national security
Ulusal güvenliği tehlikeye atıyormuş.
Find out why Monberg feared for our national security and get this business out of the way.
Monberg'in ulusal güvenlik için neden endişelendiğini öğren ve bu işi kapat artık. Anlaşıldı mı?
This was out of consideration to national security
Bu, ulusal güvenlik dikkate alınarak yapılmıştı.
Yes, about national security.
Evet, ulusal güvenlik hakkında.
Why was Monberg concerned about national security?
Monberg ulusal güvenlik için neden endişeleniyordu?
So, in the interests of national security, and to avoid public panic, anything relating to this incident will come under the Official Secrets Act.
Milli güvenlik ve halkın paniğe kapılmaması için, bu olayla ilgili herşey gizli kalacaktır.
In the interests of national security, anything relating to this incident will come under the Official Secrets Act.
Ulusal güvenliğin yararına bu olaya ilişkin herşey devlet sırrı sayılacak.
National Security...
Ulusal Güvenlik Teşkilatı mı?
With the national security data she gave him access to, he could name his price to our enemies.
Onun sayesinde ulaşabileceği ulusal güvenlik bilgilerini, kendi belirleyeceği fiyattan düşmanlarımıza satabilecekti.
So, Deputy Assistant to the President for National Security Affairs?
Başkan'ın Ulusal Güvenlik danışman vekili misiniz?
This is a matter of national security.
Bu bir Ulusal Güvenlik meselesi.
- For the sake of national security.
Ulusal güvenlik sebebiyle.
We cannot continue to rely only on our military in order to achieve the National Security objectives that we've set.
Ortaya koyduğumuz ulusal güvenlik hedeflerine ulaşmak için sadece Askeri kuvvetlerimize bel bağlayamayız.
Nixon had. He would make a decision in the National security council and
Ulusal güvenlik konseyinde bir karar alıyordu ve ertesi gün bu kararı New York Times'tan veya başka gazetelerden okuyordu.
The theft of a national treasure reflects not only on security, but on me.
Ulusal hazinemizin çalınması sadece güvenliği değil Beni de lekeliyor.
National security.
Ulusal güvenlik.
- National security.
- Ulusal güvenlik meselesi.
I'm here on a matter of national security.
Ulusal güvenlikle ilgili bir konu üzerine buradayım.
THEY MAPPED OUT EVERY NATIONAL SECURITY TARGET
Onlar her kimse,
Getting a court order for Cross National Freight's security records.
- Cross National Freight'in güvenlik kayıtları için mahkeme emri çıkartacağım.