Nationwide перевод на турецкий
396 параллельный перевод
The Czech government in exile here informs that the daring execution... of the hangman Heydrich is expected to be followed by a nationwide bloodbath... as savage as only the Nazi barbarians can be.
Buradaki sürgün Çek hükümeti cellat Heydrich'in cesurca infaz edilişiyle... Nazilerin yapabildikleri kadar vahşice ülke genelinde barbarlıklarını sergileyerek. toplu kıyımlara neden olacağını beklemektedir...
Nationwide search.
Ülke çapında arama.
Contrary to the anticipated nationwide trend, media research reports a present level of want-to-buy at 25.6.
Beklenilen ulusal eğilimin aksine medya araştırması, mevcut satın alma isteği düzeyini 25.6 olarak bildiriyor.
The police of every county have instructions to leave... No stone unturned in their nationwide search.
Tüm bölge polislerine, ülke çapında yapılan aramalarda her taşın altına bakmaları talimatı verilmişti.
Surprisingly, for a scholarly work about early Virginia my book was enjoying a brisk nationwide sale.
- Eski Virginia adına yaptığım bilimsel bir çalışma kitabı... ülke çapında şaşırtıcı şekilde satılıyordu
In which case, none of us will dare risk revealing it, because none of us can risk a nationwide panic.
Bu durumda, hiçbirimiz bunu açıklama riskini göze alamayız, çünkü... ülke çapında paniğe yol açmak istemeyiz.
He'd been invited by the National Broadcasting Company... to participate in a nationwide television extravaganza.
NBC tarafından... yurt çapında yayınlanacak bir televizyon programına davet edilmişti.
They're going to give it another nationwide hook-up!
Tüm ülkede yeniden yayınlayacaklar.
Rather, the charge is that of conscious participation in a nationwide, government-organised system of cruelty and injustice, in violation of every moral and legal principle known to all civilised nations.
Daha çok bir ülkenin geneline yayılmış, devlet kökenli, adaletsizlik ve zalimlik sınırlarında ve tüm medeni toplumlarda ahlak ve yasal kuralları ihlâl eden büyük suçlardı.
Kelly came to me with an idea, like, uh, Murder Incorporated. Only this would have been Blackmail Incorporated - nationwide.
Kelly bana ortak cinayet işlemeyi teklif etti,... bu olsa olsa ulusal çapta bir şantaj ortaklığı olurdu.
The strike is called for April 30th... with nationwide demonstrations on May 1st.
30 Nisan'da grev çağrısı yapılacak. 1 Mayıs'ta da yurt çapında gösteriler yapılacak.
They're afraid... the Negroes are going to tear up their stores, burn neighborhoods... so they have this nationwide... coast-to-coast network special called "Mourn the Martyr."
İnsanlar zencilerin dükkânlarını yakacaklarından, mahallelerini yakacaklarından korkuyor. Bu yüzden tüm ulusta, ülke çapında "Şehitlere Yas Tutun" isimli program hazırlıyorlar.
As an eccentric on the regional section of nationwide.
Nationwide'ın bölgesel kısmında bir çatlak olarak çıkma umuduyla.
Marshal law is now nationwide.
Olağanüstü hal şimdi, ülke çapında ilan edildi.
These proceedings have been conducted before a nationwide TV audience in an attempt to clarify for the American people the issues at stake as an object lesson for others who may be considering the wilful and tragic path taken by the defendants
Bu dava, Amerikan halkı için sorun teşkil eden konuları açığa kavuşturmak ve davalıların seçtiği trajik yolu seçmeyi düşünenlere ibret dersi vermek amacıyla ulusal çapta tv izleyicisi önünde görülmüştür.
I don't want you to do anything rash on nationwide television.
Ulus geneli televizyonda saçma bir şey yapmanı istemiyorum.
Nobody has ever done anything rash on nationwide television.
Kimse ulus geneli televizyonda saçma bir şey yapmadı.
I'll put it nationwide.
Ülke çapında gündem oluşturuyorum.
Good evening and welcome to nationwide
İyi akşamlar. Ülke Çapı'na hoş geldiniz.
But here on nationwide We're going to get away from that for a bit And look instead at the latest theory
Ama Ülke Çapı'nda bundan biraz uzaklaşıp çok yeni bir kuramı ele alacağız :
I know how busy you must be, but we're going on a special nationwide network hook-up.
Biliyorum şu an meşgülsünüz, ama özel bir ulusal yayın ağındayız.
Nationwide NBTBlue Network.
Ülke çapında NBTBlue Network sunar.
This event is being transmitted via the Pinchcliffe TV control panel designed by Theodore Rimspoke and broadcast nationwide... full stop.
Bu yarış, Theodore Rimspoke'nin tasarladığı kontrol paneli sayesinde Pinchcliffe TV aracıIığıyla sizlere ulaştırıIıyor.
Yes, and your reputation is nationwide.
Ulusal çapta ünlüsünüz.
Paula and Sam's plight has been attracting nationwide attention.
Paula ve Sam'in içinde olduğu durum ülke çapında ilgi görüyor.
Nationwide television!
Ulusal televizyon!
He is the subject of a nationwide manhunt on charges of robbery and murder.
Ulusal çapta aranan biri. Suçu : Cinayet ve hırsızlık.
There's a nationwide manhunt on.
Ülke çapında aranıyor.
You're number 14 nationwide.
Yurt çapında 14 numarasınız.
Nationwide.
Yurt çapında.
These may not sound unduly high figures, but nationwide they represent a chilling 15 to 20 percent increase - in the mortality rate. - Harvey...
Rakamlar çok yüksek görünmeyebilir... fakat bebek ölüm oranları ülke çapında yüzde 15 - 20 oranında... artmış durumda.
I own the whole chain, nationwide.
Zincirdeki bütün moteller benim.
I will go in and console her on nationwide TV.
Gidip kadını televizyonda, bütün ülkenin gözleri önünde avutayım.
... are now being organized nationwide...
Ülkenin her yerinde örgütlenmekteler.
A nationwide hunt is underway for Santini who is considered to be extremely dangerous.
Yurt çapında Santini için av başlatıldı. Son derece tehlikeli kabul ediliyor.
Less than two percent of all high school seniors nationwide even attempt the Advanced Placement Calculus Test.
Ülke çapındaki liselerin yüzde 2'sinden daha az bir kısmı İleri Yerleştirme Kalkülüs Sınavı'na girmeye teşebbüs edebilmektedir.
Ladies and gentlemen, doesn't it take a tremendous amount of courage... to come up here on nationwide cable hook-up... and confess to human "frailities"?
Bayanlar ve baylar milli programda ortaya çıkıp insan zaaflarını itiraf etmek müthiş bir cesaret istiyor değil mi?
They're on the police network nationwide.
- Bütün ülkede aranıyorlar.
All right, arsehole, I'm nationwide now.
Pekala serseri, artık ülkenin her yerinde olacağım.
Today, we own a nationwide chain of wheel-balancing centers.
Bugün ise ülkeyi dengede tutan zincirin bir parçasıyız.
The fact that the perpetrator is believed to be a mutant has fueled current anti-mutant hysteria now growing nationwide.
Failin, ülke çapında artan anti-mutant histerisinin körüklediği bir mutant olduğuna inanılıyor.
One of my jobs is to make sure I don't start a nationwide panic.
İşlerimden birisi, ülke genelinde bir panik başlatmamak.
There is a nationwide hunt for Early Grayce. Knew that boy'd have a hogleg here somewhere.
Early Gray ce için ülke çapında arama başlatıldı.
Part of some nationwide negative gene pool, I guess.
Ülke genelinde bir negatif gen birikimi sanırım.
And on the local scene, a comic-strip character called Mr. Empty-Pants, that started out in a small area publication, is catching on nationwide.
Yerel haberlere göre, küçük bir bölgeye dağıtımı yapılan bir dergide çıkan, Bay Boş Pantolon adındaki karikatür karakteri ülke çapında ilgi gördü.
Now you can call your own personal psychic... anytime 24 hours a day... thanks to the nationwide Psychic Discovery Network.
Kişisel medyumunuzu günde 24 saat arayabileceksiniz.
We want you to tell the world that our program is going nationwide that polluters like this may soon no longer exist.
Dünyaya projemizin tüm ülkeye yayılacağını duyurmanızı ve böyle çevreyi kirletenlerin artık kalmayacağını söylemenizi istiyoruz.
Franklin and Venango Counties are participating in an important nationwide study on cholesterol.
Franklin ve Venango Bölgeleri, ulus çapında yapılan, kolesterol üzerine bir çalışmaya başladılar.
Jackie Robinson, Brooklyn's famed number 42... baseball's first Negro in the major leagues... continues to captivate fans nationwide with his daring play.
Beyzbol birinci ligindeki ilk zenci olan... Robinson Brooklyn'in ünlü 42 numarası Jackie Robinson etkileyici oyunuyla tüm ülkedeki hayranlarının gönüllerini fethediyor.
- I'II sell them nationwide.
- Tüm ülkeye satarım.
Now, this is a nationwide commercial. I mean, all 13 colonies.
Tüm ülkede yayımlanacak bir reklam, yani 13 koloninin tamamında.