Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ O ] / One week

One week перевод на турецкий

4,214 параллельный перевод
One week.
Bir hafta.
It has been one week since my last confession.
Oğlu itirafımın uzerinden Bir Hafta geçti.
It has been one week since my last confession.
Bu benim son günah yana bir hafta olmuştur.
Oh, twice in one week.
Bir haftada iki defa.
Her drowned body recovered one week later, at Greenwich.
Boğulmuş cesedi bir hafta sonra Greenwich'te bulundu.
He did in one week what I failed to do in 15 years.
15 yıldır yapamadığım şeyi adam bir haftada yaptı.
Yeah, in one week at my new job, I've totally changed my image. I'm an incorrigible party girl.
Evet, işimde ilk haftamda imajımı tamamen değiştirdim.
One week with these dolls, and you're all...
Bir hafta bu oyuncaklar geliyor, birden...
My management company specifically stated there was one week's full stay included in the rider.
Yönetim şirketim özellikle ek olarak bir haftalık her şey dâhil konaklamanın olacağını belirtmişti.
They were about one week away from being closed by the IRS.
- IRS tarafından kapatılmalarına yaklaşık bir hafta kalmıştı.
One week, I had 32 different partners.
Bir haftada 32 farklı partnerimin olduğu zamanlar da oldu.
One week.
- Bir hafta.
Keep it for one week, okay?
Bir hafta dursun, tamam mı?
Just one week.
Sadece bir hafta.
Rhamadhani is a danger to the other children... and that's why he's suspended for one week.
Rhamadhani diğer çocuklar için tehlike arz ediyor. Bu yüzden bir hafta okuldan uzaklaştırıldı.
Where were you one week ago at 11 PM?
Bir hafta önce gece 11'de nerdeydin?
ONE WEEK LATER...
Bir Hafta Sonra
And whisk her away to Cabo for a one week honeymoon?
Onunla Cabo'ya balayına gidecek olan kişi kim?
One week ago. "
Bir hafta önce. "
Even without an adviser, we can't afford to miss one week of preparation.
Danışmanımız olmasa bile bir haftayı provasız geçirmeyi göze alamayız.
One week we're solving these incredibly tough math questions.
Bir hafta boyunca inanılmaz zor derecede matematik sorularını çözdük.
I'm giving it one week.
Bir hafta süre veriyorum.
I was one week late, they sent a red letter threatening to take my house, my kid's home.
Ödemeyi bir hafta geciktirdim ve evimi elimden almakla tehdit ettikleri kırmızı bir mektup gönderdiler.
Hey, one more week, old son, and you'll be doing this all day every day.
Hey, bir hafta sonra evlat, her gün bunu yapıyor olacaksın.
She thinks she saw one of your kids, about a week ago.
Geçen hafta senin çocuklardan birini görmüş galiba.
I guarantee we sell a million cases week one.
Garanti veriyiroum bir haftada bir milyon satacak.
One day a week, for school credit, of course.
Ders kredilerin için, haftada bir gün.
You're gonna give me a new one of these every week?
Her hafta yenisini mi alacaksın?
Then count on me for just one more week.
Bana inan, sadece bir hafta daha süre tanı.
No. One more week.
Bir hafta daha.
We had a footfall of one million on our opening week.
Açıldığımız hata bir milyon ziyaretçimiz oldu.
You can start me off with one shift a week or whatever, I'll be here.
Haftada bir vardiya olarak başlatabilirsin ya da nasıl olursa, burada olurum.
One that you keep for more than a week.
Bir haftadan çok devam ettirebildiğin bir iş.
Laura Bernheim, president of the International Court, was received today at the President Palace rumored to be judge would disclose next week a lawsuit against company Blackstream one of the world's most powerful private armies
Uluslararası Ceza Mahkemesi Başkanı Laura Bernheim bugün Fransa Cumhurbaşkanı'yla görüştü. Söylentilere göre önümüzdeki hafta dünyanın en güçlü özel ordularından biri olan Blackstream'e karşı dava açılacağını duyuracak.
Last week an unidentified investor dropped one point five million shares.
Geçen hafta bilinmeyen bir yatırımcı bir buçuk milyon hissesini elden çıkardı.
It's only one more week.
Sadece bir hafta daha.
I could tell her I spend one night a week at my club as I always have done.
Her zaman yaptığım gibi haftada bir geceyi kulüpte geçirdiğimi söyleyebilirim.
Yeah, but only one registered owner made a call last week to a New York number belonging to Nick Russo.
Evet ama sadece bir tanesinin sahibi geçen hafta Nick Russo'nun New York'taki numarasını aramış.
You could pull this off. I thought maybe I could work at "Interview" instead of the law firm the one day a week I go there, but I don't know.
Manhattan'a gittiğim gün hukuk bürosu yerine Interview'da çalışabilirim diye düşündüm ama bilemiyorum.
Well, one day last week, I sneak in a few pops on the job get a little loaded, and fall asleep behind some crates.
Geçen hafta bir gün iş sırasında içeri girdim, biraz yük aldım ve kasaların arkasında uyuyakaldım.
Hey, week one, didn't you make Jules coffee yesterday?
İlk hafta. Sen dün de Jules'a kahve yapmamış mıydın?
Oh. Hey, week one.
İlk hafta.
Well, no one deserved to win this week more than you.
- Bu hafta kimse kazanmayı senden daha çok hak etmedi.
So, I figured if I had one more week upright,
Anladım ki, doğru düzgün bir haftam kalmışsa,
I sang " Don't Stop Believin'" for my audition, and when I sang it, I thought about that first week that we were all in Glee Club and how amazing we all were together, and it just brought back so many emotions, it made my performance so powerful, and, well, you were the one that put that all together, so...
Seçmelerde " Don't Stop Believin'" i seslendirdim, ve onu söylediğimde Glee Klübü'ndeki hepimizin birarda olduğu o ilk haftayı düşündüm hepimizin birlikte ne kadar inanılmaz olduğunu, ve yoğun duygularımı geri getirdi, bu performansımın güçlenmesini sağladı,
We ordered a new one, be here this week.
Yenisini sipariş ettik, bu hafta içinde gelir.
Well, unfortunately one of the side effects of being a cop is you tend to lead a pretty boring personal life. Well, after the week I've had,
Ne yazık ki yan etkileri var polis olmanın
We got a string of broken windows off Beachwood Canyon, one or two a week for three weeks in a row.
Beachwood Vadisi'nde 3 haftadır devam eden ve her hafta 1-2 kez gerçekleşen cam kırma olayı var.
Didn't you say that one last week, Padula?
Geçen haftada aynı şeyi söylememiş miydin, Padula?
You survived the first week still in one piece, I see.
Gördüğüm kadarıyla tek parça halinde ilk haftayı kurtarmışsın.
There is one day a week where you're not strapped down to the machine, but you spend most of that day in the bathroom.
Haftada bir gün makineye bağlı kalmayacaksın ama o günün çoğunu da banyoda geçireceksin.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]