Ra перевод на турецкий
32,783 параллельный перевод
As long as you have this secret, the killer owns you.
Bu sıra sahip olduğun sürece, katil seni elinde tutacak.
As well as Alex.
Alex'in yanı sıra.
Jian, you're next!
Jian, sıra sende!
To display as many treasures alongside
Birçok hazine teşhir ettik yanısıra
He deleted the comm logs, but by tracking the power usage I was able to identify specific times that the array was active.
İletişim kayıtlarını silmiş ama güç kullanımını takip ederek sıra dizininin aktif olduğu belirli zamanları bulabildim.
No, I'm pretty sure right now I'm just making him miserable.
Pek sayılmaz, daha çok şu sıra başına dertler açıyorum.
The bullet will tumble, lots of bone to splinter, the heart or the arteries get hit, blood pressure drops to zero.
Kurşun dönecek, parçalanacak çok sayıda kemiği ya da kalp veya arterleri vurup ve kan basıncı sıfıra inecek.
Yeah, if that fucker made it to the forest, probably made it to the border, gone for good.
Evet, eğer o sikik ormana vardıysa muhtemelen sınıra da varmıştır, kaçtı demektir.
Cutting the throat, that's unusual.
Boğaz kesmek, sıra dışı bir şey bu.
I was the one who cracked his souvenir folder.
Hatıra dosyasına giren benim.
Track my location and see if you get anything unusual, any rogue ADis, yeah?
Konumumu belirle ve bak bakalım sıra dışı bir şey, kaçak bir ADI falan görecek misin?
- That's how I got this.
- Bu oradan hatıra.
Just, it's on him now, so I need you to surprise him because he's, he's too controlled now.
Sıra onda, onu şaşırtman gerekiyor. Biraz ayılması gerekiyor.
This is on you, this is real close.
Sıra sende, çok az kaldı.
Yeah, I see his Snapchat sometimes, and he looks... he looks busy.
Ara sıra Snapchat'te Story'sini görüyorum. Aman ne meşgul. Bir dakika, sen hâlâ...
Well, weed is for people who aren't going anywhere, though.
Alfred, ara sıra içmemde sakınca yok. " Hayatta bir amacı olmayan insanlar ot içer.
Now, you go.
Şimdi sıra sende.
A turn?
sıra mı?
Which was zero.
Bu da sıfıra tekabül ediyordu.
It's your turn.
Sıra sende.
Finally, it was the turn of the psycho killer.
Sonunda sıra psikopat katildeydi.
With that, back to the tent.
Bununla birlikte çadıra geri dönüyoruz.
Well, anything for a boner.
Çadıra herkes kurban.
- Ta-ra-ra-boom-dee-ay.
- Görüşürüz.
I've put up with his habits since he was a kid. Now it's your turn.
Çocukluğundan beri bütün alışkalınlarına katlandım şimdi sıra sende.
He just comes over sometimes.
O ara sıra uğrar.
Now, it is time for level two.
Şimdi sıra, 2. seviyede.
I could come back sometime, show you how to do it...
Ara sıra gelip sana nasıl yapılacağını gösterebilirim.
Speaking of perception, I read your file, and I didn't see anything exceptional about you, your performance, or your instinct.
Öngörü demişken, dosyanı okudum ama performansın veya polis hislerin ile ilgili sıra dışı bir durum göremedim.
This is a token of our love.
Bunlar aşkımızdan birer hatıra.
But besides that... our Hanyang contact, still hasn't located Kim In Hong.
Ama bunun yanı sıra Hanyang temaslarımıza göre Kim In Hong'ın yerine hala belirlenemedi.
I saved this one from the Palace job as a souvenir.
Bunu saraydaki işten bir hatıra olarak saklamıştım.
Okay, uh, Jamie, we just turned onto a street called, uh, Ra-Rakuun... something.
Jamie, demin Ra-Rakuun denen bir sokaktan döndük sanırım.
Hey, I got one for you.
Şimdi sıra bende o zaman.
You don't have to wait on long lines in the ER or at the HMO.
Acil serviste ya da sağlık ocaklarında sıra beklemenize gerek yok.
Okay. Well, I... well, it's-it's pretty esoteric.
Tamam, oldukça sıra dışı bir vaka.
Yeah, I have to agree, this case is extremely esoteric.
Sıra dışı bir vaka olduğuna katılıyorum.
And now you can help others be skinny like you. "
ve şimdi sıra senin gibi zayıf olmak isteyenlere yardım etmeye geldi.
Maybe we could have you by
Belki ara sıra...,
It's your turn, baby girl.
Sıra sende bebeğim.
He's been with Maggie for a while, but you're up next.
Bir süredir Maggie'nin yanında ama artık sıra sende.
Better get moving if we want to get to the border by morning.
Sabaha sınıra ulaşmak istiyorsak yola çıksak iyi olur.
- Islamic Ra'id takes credit.
- İslami Rayid üslendi.
Ra'id doesn't know what they're taking credit for.
Rayid neyi üstlendiğini bile bilmiyor.
The Islamic Ra'id Front is taking credit for these head explosions and they're promising a new one once a week until the November elections.
İslami Rayid Cephesi bu kafa patlamalarını üstlendi ve Kasım Seçimlerinden önce her hafta bir tane patlatmaya söz verdiler.
We have some chatter suggesting the Islamic Ra'id Front is responsible and plans to conduct more attacks in the future.
İslami Rayid Cephesinin sorumlu olduğuna dair bazı duyumlar alıyoruz. Daha fazlasını planladıklarını düşünüyoruz.
- A local D.C. resident who has connections to the victims and sympathies with the Ra'id Front.
- Kurbanlar ile bağlantısı olan Rayid cephesine sempatisi olan yerel bir başkent sakini.
What were these sympathies with the Ra'ids?
Rayidlere ne gibi bir sempatisi vardı?
Oh, the "person of interest" had sympathies with the Ra'id Front.
"Şüpheli kişi" nin Rayid Cephesine sempatisi vardı.
- This person tried to hide the identity of a known Ra'id sympathizer, an ambulance driver, from our inspectors.
- Bu kişi, müfettişlerimizden bilinen bir Rayid destekçisinin kimliğini saklamaya çalıştı.
- Ta-ra.
- Güle güle.