Shepherd перевод на турецкий
3,496 параллельный перевод
He's Derek Shepherd... one of the best neurosurgeons in the country.
Derek Shepherd, ülkedeki en iyi beyin cerrahlarından biri.
I like movies. I have a german Shepherd mix named lila.
Lila adında bir Alman çoban köpeğim var.
These moons are called "shepherd" moons, because their orbits ensure that the rings are kept nicely in shape, a shape they have had for millions of years.
Bu uydulara "çoban" uydular denir çünkü yörüngeleri, halkaların düzgün şekilli olmalarını sağlar. Milyonlarca yıldır bozulmayan bir şekil.
Let him, let him forgive you and then you show him your loyalty by being a good Shepherd to the flock of people you will one day serve as President.
Onun seni affetmesine izin ver, ve sen de bir gün iyi bir çobanı olacağın cemaat ile ona sadakatini göster. Başkan olarak hizmet et.
Dr. Shepherd!
Dr. Shepherd!
If you spent half the time working that you do having girl talk with Shepherd, we wouldn't be in this mess.
Eğer Shepherd'la kız kıza konuşacağın zamanın yarısını çalışarak geçirseydin, bu pis durumun içinde olmazdık.
This is Principal Shepherd with the morning announcements. Remember that all wagers on Friday's Meg Griffin slaughter must be on my desk by Thursday.
Müdür Shepherd sabah duyuruları ; cuma günkü Meg Griffin katliamı ile ilgili tüm bahislerin perşembe gününe kadar masamda olması gerektiğini unutmayın.
- Page Shepherd right away.
- Dr. Shepherd'a çağrı at hemen.
- All I know is, they need Webber here and Shepherd wants you to get him.
- Tek bildiğim, burada Webber'a ihtiyaç olduğu ve Shepherd onu getirmeni istiyor.
Yes, it's Dr. Shepherd.
Evet, ben Dr. Shepherd.
Dr. Derek Shepherd?
Dr. Derek Shepherd?
It matches the shepherd's description.
Çiftçinin tarifine uyuyor.
Now that we've cloned the sheep, how about the shepherd?
Mademki koyun klonladık, çoban ne olacak?
The Lord is my shepherd. I shall not want.
" Rab çobanımdır, eksiğim olmaz.
I'm a Shepherd.
Ben çobanım.
Here to present the final award of the evening is that generous man himself, our esteemed club president Pat'The Rat'Shepherd.
Gecenin son ödülünü takdim etmesi için işte oradaki cömert adam, bizim değerli kulüp başkanımız Pat'The Rat'Shepherd.
Your mate Pat Shepherd fuckin'took it.
Sevgili kahrolası dostun Pat Shepherd aldı.
We went behind Shepherd's back.
Shepherd'in arkasından iş çevirdik.
Shepherd!
Shepherd!
And right through that last scene I was really loving Taxi Driver, because up until that point, the relationship between De Niro and Cybill Shepherd has been electric...
Taksi Şoförü filmini son sahnesine kadar çok seviyordum çünkü De Niro ile Cybill Shepherd arasındaki ilişki elektrikliydi...
Good Shepherd,
Hayırlı çoban.
But what the word of God does make very clear... is that, as we move through such times... "the Lord is my shepherd."
Ama böyle zamanlar için Tanrı'nın sözleri açıktır "Tanrı benim çobanımdır."
One, a German Shepherd and the other a Nova Scotia Duck Tolling Retriever.
Biri Alman Çoban Köpeği, diğeri ise İskoç ördek yakalama köpeği.
A German Shepherd.
Bir Alman Kurt Köpeği.
I'm just a shepherd, guarding his flock.
Sürüsünü korumaya çalışan bir çobanım sadece ben.
The name of that school was Shepherd's Flock.
Okulun adı Shepherd's Flock.
Shepherd's Flock.
Shepherd's Flock mı?
- I'll take the shepherd's pie with a side of brussels sprouts.
- Fırın kebabı istiyorum... yanında da brüksel lahanası.
Well, today I was at the graveyard, you know, up on Shepherd's Hill, where Miss Watson's buried, and I saw this strange man standing at her grave.
Bugün mezarlıktaydım işte... Shepherd's Tepesi'nde yani, Bayan Watson'ın mezarının orada ve tuhaf bir adamın, onun mezarının başında durduğunu gördüm.
In some ways he was like you- - a shepherd to his flock.
Bir yandan da sana benziyordu... Sürüsünü güden bir çoban gibi.
Good luck with Shepherd.
- Shepherd'la iyi şanslar.
Major Shepherd.
Binbaşı Shepard.
Major Shepherd's convoy.
Binbaşı Shepherd'ın konvoyu.
So "someone else" decided to target Shepherd's vehicle...
"Başkası" Shepherd'ın aracını hedef almaya karar verdi demek.
" I'm gonna put Shepherd down like the bitch he is.
"Aynı bir orospu gibi Shepherd'ı yere indireceğim."
German Shepherd.
Alman çoban köpeği.
- Lady Shepherd.
- Bayan Shepherd.
yöu can be a shepherd.
Sen çobanlık yaparsın.
The awesome power of evolution transformed the ravenous wolf into the faithful shepherd who protects the herd and drives the wolf away.
Evrimin muhteşem gücü yırtıcı kurtları sürüyü güden ve kurtları kaçıran sadık çobanlara çevirdi.
Artificial selection turned the wolf into the shepherd and the wild grasses into wheat and corn.
Yapay seçilim kurdu çobana yabani otları da buğday ve mısıra çevirdi.
Then you go find him, Good Shepherd.
O zaman git, uslu çocuğu sen bul.
- Shepherd's pie.
- Çoban pastası yaptık.
Good Shepherd?
Good Shepherd mi?
Well, her family has been worshipping at the good Shepherd baptist church since before the civil war.
Aslında, ailesi iç savaş öncesinden beri Baptist kilisesinin en sadık... cemaatlerinden olmuştur.
# Good Shepherd, may I sing thy praise
# Güzel Çoban, sana şükür edebilir miyim #
The Lord is our shepherd, and yet you sit here poor and hungry.
Efendimiz çobanımızdır ancak burada fakir ve aç bir şekilde oturuyorsunuz.
They came up withthisterm "sustainablefishing" to make usfeel good about eating fish and continuing to takefish out ofthe oceans when, in fact, it's Sea Shepherd's position thatthere is no such thing as sustainable fishing.
Onlar bu terim ile geldi "Sürdürülebilir balıkçılık" Bize iyi hissettirmek için balık yemek konusunda Ve balık almaya devam okyanusların dışarı Zaman, aslında, o Deniz Çoban pozisyon Böyle bir şey olmadığını sürdürülebilir balıkçılık.
And then there was a German shepherd!
Bir de Alman çoban köpeği vardı.
And I'm willing to bet there's a German shepherd in the mix somewhere.
Ve olayın bir köşesinde Alman çoban köpeği olduğuna da eminim.
Not for long.
Binbaşı Shepherd, gelir gelmez onu aramanı istedi. İyiliği uzun sürmez.
Major Shepherd wants you to call him as soon as you arrive. Sounded pissed.
Sinirli gibiydi sesi.