Speakers перевод на турецкий
676 параллельный перевод
Get ready to fire up those speakers, because I've got a horde of infectious tunes headed atcha.
Hoparlörlerinizin sesini açmaya hazır olun, zira size bir sürü bulaşıcı melodiler dinleteceğim.
- Oh, he doesn't talk through loud speakers.
Bay Verloc ile konuşacaktım da. Hoparlörler aracılığıyla konuşmaz ama.
I was showing Ted the back of the screen and the loud speakers.
Ted'e perdenin arkasını ve hoparlörleri gösteriyordum.
Volunteer speakers must be ready at 4 : 30 sharp.
Gönüllü konuşmacılar saat tam 4 : 30 da hazır olacaklar..
Are these all the volunteer speakers you have?
Tüm gönüllü konuşmacılarınız bunlar mı?
We don't get many American speakers, Mr. Oakley.
Pek çok Amerikalı konuşmacıyı anlamayız.
Stay, you imperfect speakers, tell me more.
Durun, sizi garip yaratıklar, anlatın bana.
He's one of the principle speakers.
O baş konuşmacılardan biri.
The previous speakers have said many fine things.
Önceki konuşmacılar oldukça güzel noktalar değindiler.
The men here are plain speakers.
Buradakiler cafcaflı sözleri sevmez.
Get me a power unit and six Almec-Thorston speakers.
Bana bir güç birimi va 6 tane hoparlör bulun.
Now, we got a couple of speakers tonight I know you're gonna enjoy hearing.
Bu gece bazı üyelerimiz konuşacak. Beğeneceğinizi umuyorum.
As a matter of fact, you know one of the speakers that I had last season was Clare Quilty.
Biliyor musunuz... geçen yaz burada kalan konuşmacılardan biri... Clare quilty'di.
( over speakers ) : I'm at a place called Hidalgo Grove.
Hidalgo Korusu denen bir yerdeyim...
Tin loud-speakers.
Teneke hoparlörler.
Piti Batchi is cross because the loud-speakers are doing him out of his business.
Piti Batchi sinirli çünkü, hoparlörler yüzünden işinden oluyor.
Switching to speakers.
Karakolla iletişimi sağladık.
Get the speakers.
Hoparlörleri getirin.
He'll have to wait until some Spanish speakers come by.
İspanyolca bilen birisi gelene kadar beklemek zorunda o zaman.
Stay, you imperfect speakers!
Durun, sözü yarım bırakmayın!
- Put it on the speakers.
- Sesi hoparlöre ver.
But the speakers had started to be each time higher.
Lâkin sesler yükselmiş ve yoğunlaşmıştı.
And I'd like to start off By welcoming our guest speakers for this afternoon
Öncelikle, misafir konuşmacılarımıza hoş geldiniz demek istiyorum.
The scent of perfume, and music that came from invisible speakers.
Görünmeyen bir yerlerden müzik sesi ve parfüm kokusu geliyordu.
- Those the new Advent speakers?
- Bu hoparlörler yeni mi çıktı?
The intervention of events, sounds, realignments, the intervention of navies from the raging open sea, the popular speakers, my breast, the cries... the factories...
Olayların, seslerin, grupların müdahalesi... donanmanın açık denizden müdahalesi... popüler konuşmacılar, göğsüm, çığlıklar... fabrikalar...
- Maybe it's the speakers.
- Belki hoparlördendir.
Switch on the speakers :
Hoparlörleri aç.
A demonstration called by the forces of the Right... took on particularly virulent overtones... when some speakers violently denounced... the government's weakness vis-à-vis the economic crisis and the continuing terrorism of Basque extremists. Madrid.
Madrid.
Quadrophonic, headphones- - - Speakers?
Kuadrafonik kulaklıklar.
- Oh yeah, speakers.
Hoparlör? Evet hoparlör de alacağız!
I want all the speakers we can get.
Ben hoparlörlerin hepsini almak istiyorum!
I once rented some column speakers from you... for my band- - The Blues Brothers.
Bir keresinde sende kolonlu spiker kiralamistim... grubum icin - The Blues Brothers.
Dd [ Speakers :
[ Hoparlörler :
[Train Rattling ] [ Ship Horn Blows ] [ Speakers : Woman Moaning]
[Tren sesi ] [ Gemi kornası çalıyor ] [ inleme]
Dd [Speakers : Rock]
[Müzik]
On speakers.
- Hoparlöre ver.
Put me on speakers.
- Sesimi hoparlöre verin.
I was born in Clifton, New Jersey... [PEOPLE LAUGHING OVER SPEAKERS]
Clifton, New Jersey'de doğdum California, Fox'un kuzeyinde.
The world of the takenoko and of rock singers speeds away like a rocket. Speakers explain what society expects of them.
Takenoko'nun ve rock sarkicilarinin dünyasi roket gibi uzaklasirken spikerler toplumun onlardan ne beklediklerini açikliyor.
And all those speakers and the amplifiers.
Ve tüm bu hoparlörleri, yükselticileri.
Put it on the speakers.
Hoparlöre ver.
What do you say, $ 300 amps, speakers, the works?
300 dolara ne dersin? Amfi, hoparlör, kasetler...
We've had some big speakers, but no one with your marketing experience.
Başka konuşmacılar çıktı ama hiç birinde senin pazarlama deneyimin yok.
...... three colors of video, stereo speakers... and you I give it to at cost.
... 3 renkli ekran, stereo hoparlörler... ve sana maliyetine veririm.
I can't hear you over the loud speakers!
Seni duyamıyorum! Daha yüksek sesle!
Put channel nine into the speakers, man.
Kanal 9! a ver hoparlörlere hadi
I'm afraid we've lost one of our speakers.
Sanırım konuşmacılarımızdan birini kaybettik.
- Hidden speakers.
- Hoparlörler gizli.
[MUSIC PLAYING OVER SPEAKERS ] And now from New York, it's The Jerry Langford Show with Jerry's guests : HERLIHY [ OVER SPEAKERS] :
Ve şimdi, New York'tan...
[Screeches] Gonna need speakers, man.
Hoparlörlere ihtiyacımız olacak.
speaking 300
speak 840
speaker 143
speak of the devil 271
speak english 112
speaking of which 971
speaking foreign language 40
speaking arabic 43
speaking gibberish 33
speak louder 29
speak 840
speaker 143
speak of the devil 271
speak english 112
speaking of which 971
speaking foreign language 40
speaking arabic 43
speaking gibberish 33
speak louder 29