The victim перевод на турецкий
16,149 параллельный перевод
But I tracked down the victim, Megan Christenson.
Ama kurbanı buldum, Megan Christenson.
They match the weapon found in the victim's hand.
Kurbanın elindeki silahla eşleşti.
Let's get a photo of the victim over to the gang unit, see if he's got any connections to organized crime.
Kurbanın fotoğrafını alıp, çete üyelerininkilerle karşılaştıralım, bakalım organize suçlarla bir bağlantısı çıkacak mı?
So the victim was the aggressor.
O zaman kurbanımız saldırganmış.
And what about the victim's gun?
Peki ya kurbanın silahı?
I noticed an unusual node on the victim's thyroid.
Kurbanın tiroidin de alışılmadık bir düğüm fark ettim.
Interpol got a hit on the victim's fingerprints in Latvia.
Interpol Letonya'da kurbanın parmak izlerine ait bir şeyler bulmuşlar.
We've identified the scrap of metal that I found in the victim's boot, and it's definitely from a car part.
Kurbanın botunda bulduğumuz... metal parçasını tanımladık ve bu kesinlikle bir araba parçasına ait.
So, where are we with the piece of metal that I pulled from the victim's boot?
Kurbanın botundan bulduğumuz... metal parçasını ne yapıyoruz?
- Where's the victim?
- Kurban nerede?
The blood drops at Bundy are Simpson's type and the Rockingham glove matches a mix of Simpson and the victim's blood.
Yolda ki kan damlaları Simpson'ın kan grubundan. Ve Rockingham'daki eldivendeki kan kurbanın ve Simpson'ın kanıyla uyuşuyor.
Is it a normal procedure for three detectives to rush from an ongoing crime scene investigation to the home of the former spouse of the victim simply to notify that person that someone whom they used to be married to has been killed?
Üç dedektifin, hâli hazırda suç mahallinden ayrılıp kurbanın eski kocasının malikânesine girmesi ve cinayeti işleyen kişinin, eskiden evli olduğu kişi olduğunu düşünmek normal prosedürünüz müdür?
And at the Bundy scene, didn't Detective Fuhrman inform you that Mr. Simpson and the victim had a history of domestic violence?
Bir de, Bundy olayında, Dedektif Fuhrman Bay Simpson ve kurban arasında geçmişte aile içi şiddet olduğunu söylemedi mi?
It's a well-known technique employed by drug gangs. They slash a person's throat so viciously, they almost remove the victim's head.
Kurbanın boğazını öyle acımasızca keserler ki neredeyse kafasını kopartırlar.
Not many people would see you as the victim here.
İnsanlar sizi burada kurban olarak görmez bence.
The victim is a Lynn Dewhurst, 45 years old, address, 10 Bateman Street, King Cross.
Kurban Lynn Dewhurst. 45 yaşında. Adresi 10 Bateman Sokağı, King Cross.
One for the victim.
Biri kurbanı için
The victim of a gun attack.
Silahlı saldırıya uğradı.
Had it not been for the quick thinking of a friend, who irrigated her eyes with a drink, the victim might well have lost her sight.
Arkadaşı çabuk davranıp gözlerini yıkamasaydı mağdur şu anda kör olabilirdi.
That's the victim, Susan Harper, and that's David Alvarez leaving the nightclub together.
Bu Susan Harper, bu da David Alvarez gece kulübünden birlikte çıkıyorlar.
There are no scratches or nail marks on the soft parts of the victim's face, no bruising or lacerations to the mouth or nose to suggest they were held closed by a hand.
Maktulün yüzünün yumuşak yerlerinde çizik ya da tırnak izi yok. Ağzının ya da burnunun elle kapatıldığını gösteren morluk ya da yara izi yok.
Based on these figures, I'd say the victim took cocaine within hours, minutes, even, from death.
Bu rakamlara bakılırsa, maktul ölümünden saatler, belki de dakikalar önce kokain almış.
Someone you know was the victim of a gun crime.
Tanıdığın biri silah sıcağının kurbanıydı.
Be not distracted by Mr. Khan's benign appearance as he sits here with us in his dress shirt and tie, nor by attempts by his attorneys to linger on the victim's personal struggles in her all-too-brief life.
Bay Khan'ın güzel kıyafetlerle aramızda oturduğu... bu masum görüntüsüne aldanmayın. Tabi avukatının da zavallı kurbanın şu kısacık yaşamında boğuştuğu sorunlarını masaya yatırarak... aklınızı karıştırmasına izin vermeyin.
The defendant, the victim's or both?
Sanığa mı kurbana mı, yoksa ikisine de mi?
Only the victim's.
Yalnızca kurbanın DNA'sı var.
After we arrived at the scene, we found the victim, called for homicide.
Cinayet mahalline gittik ve kurbanı bulduk. Cinayet masasına haber verdik.
I once collared a rape suspect that asked to go back to the victim's house to look for his car keys.
Bir keresinde yakaladığım bir tecavüz zanlısı, kurbanın evine geri dönmek istemişti. Araba anahtarlarını arayacakmış.
That the killer had something against the victim?
Katilin kurbanla bir problemi olmuş olabilir mi?
If this missing knife was there, presumably, it could cause the same wounds to the victim as this one?
Peki kayıp olan şu bıçak... kurbanı yaralayan bıçakla aynı yaralara sebep olabilir mi?
That wound was made before the attack when the defendant and the victim were playing a game.
Kız bu yarayı saldırıdan önce almış, Sanık ve kurban birlikte bir oyun oynadıkları sırada.
So, if this is how this wound occurred during this game, that could explain how the victim's blood came to be on this knife?
Yani eğer bu yara oyun oynadıkları sırada olmuşsa, Bu durum bıçağın üzerinde kurbanın kanının... bulunma sebebini açıklar mı?
Not only about the victim's hand wound, but also... what he said about this knife wound on the defendant's hand?
Sadece kurbanın elindeki yara konusunda değil... aynı zamanda... sanığın elindeki bıçak yarası hakkında... söylediklerine de mi katılmıyorsunuz?
This wound on the victim's hand, which occurred, you say, during a game none of us would want to play.
Kurbanın elindeki bu yara, size göre, hiç kimsenin oynamak istemeyeceği bir oyun esnasında meydana gelmiş.
So, our victim was killed by a single.22-caliber gunshot wound to the heart.
Kurbanımız kalbine aldığı... tek bir.22 kalibrelik kurşunla öldürülmüş.
Was our victim prone to playing with explosives in the woods?
Kurbanımız ormanda patlayıcılarla oynamak mı istemiş?
All right, so, based on the photos I took of the fingerprints, our victim is John Franklin.
Tamam, fotoğraflara dayanarak, parmak izlerini çıkardım, kurbanımız John Franklin.
Well, the only explosive chemicals in our victim's blood or on that fingertip were already combusted.
Kurbanın kanında ya da parmak izinde bulduğumuz tek patlayıcı kimyasal... zaten yanmış olan.
The murder victim scored a three?
Kurban üç mü aldı?
From the approach we could see the female victim, and there was a great deal of blood in the cracks of the tiled walkway.
İlk olarak, kadın kurbanı görebiliyorduk ve geçitteki fayansların üstünde çok fazla kan vardı.
Well, the male victim, for one, and an area where he said there was a knit cap and also a glove.
İlk olarak erkek kurbanı ve örgü şapkayla eldivenin olduğu alanı gösterdi.
She said no to the question "Have you ever been a victim of domestic violence?" Her husband raped her twice.
"Aile içi şiddete maruz kaldınız mı?" sorusuna hayır cevabını verdi. Kocası iki... -... kere tecavüz etmiş.
The defense is arguing to keep a victim of domestic abuse and the People are arguing to dismiss her?
Savunma aile içi şiddet kurbanının kalmasını Kamu'da gitmesini mi istiyor?
" One victim was found dead of gunshot wounds to the throat and chest.
" Kurbanlardan biri boğazına ve göğsüne aldığı kurşun yaraları sonucu ölü bulundu.
The prosthesis belonged to neither victim. "
Protez kurbanlardan herhangi birine ait değildi. "
Is it true that the latest victim was your niece?
Son kurbanın yeğeniniz olduğu doğru mu acaba?
I'm showing a photograph of the female victim.
Maktulün fotoğrafını gösteriyorum.
"I'm going to be the next victim."
Sıradaki kurbanı ben olacaktım.
I hear you've tentatively identified the Laurel Canyon victim.
Laurel Canyon'da öldürülen çocuğun... kimliğini saptamışsın.
Small caliber, no robbery, victim's body in the trunk of his own car.
Küçük kalibre, soygun yok. Maktulün cesedi kendi arabasında.
"Victim of the Night." R rated.
"Gecenin Kurbanı" Porno değil.
the victims 24
victim 85
victims 139
the view 70
the vampire diaries 117
the voice 121
the visit 17
the very idea 17
the vault 35
the very next day 20
victim 85
victims 139
the view 70
the vampire diaries 117
the voice 121
the visit 17
the very idea 17
the vault 35
the very next day 20
the video 42
the village 43
the van 44
the virgin 21
the vice president 43
the vatican 29
the very same 65
the very one 16
the violence 25
the very best 21
the village 43
the van 44
the virgin 21
the vice president 43
the vatican 29
the very same 65
the very one 16
the violence 25
the very best 21