Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ T ] / The wind

The wind перевод на турецкий

9,673 параллельный перевод
Vanguard closer to the wind.
- Vanguard rüzgâra daha yakın.
- Keep it in the wind.
- Rüzgârda tut.
Keep that head in the wind.
Burnu rüzgârda tut.
About the way the wind blows, and that an admiral has to keep his course.
Rüzgârın esişiyle ve amiralin davasına sahip çıkmasıyla ilgili.
The wind comes from the south, and so we'll do what they expect us to do.
Rüzgâr güneyden esiyor, ve bizden yapmamızı bekledikleri şeyi yapacağız.
The wind in your hair!
Rüzgarı saçınızda hissedin!
When the wind gets upheave, you got the same view as George Everest did.
Rüzgarın olduğu zamanlar George Everest'in gördüğü manzaranın aynısını görüyorsunuz.
Well this night there will be red blood in my cheeks... and on the reeds that will be clustered at the wide feet of the wind.
Bu gece yanaklarım al kanlara boyanacak ve sazlıklar rüzgârda kümelenecekler.
Well, that's the wind-up and the pitch.
İşte sana teklifim.
Into the air, and what seemed corporal melted as breath into the wind.
Havaya. Cismani iken rüzgârda nefes gibi eriyip yittiler.
I don't know if it was the wind or the cold... or it was Christmas Eve and I just didn't want to be there.
Rüzgardan mı yoksa soğuktan mı bilemedim. Belki de yılbaşı arifesi olduğu için orada olmak istemedim.
When the wind blows, the cradle will rock.
Ne zaman rüzgar eser, beşik sallanır.
Then comes the soft, whispering sound of the wind.
Ardından rüzgarın yumuşak, fısıldayan sesi gelir.
Soon, even the wind fades.
Hemen sonra rüzgar bile kaybolur.
Cry with the wind for the dawn is breaking ;
# Rüzgarla uğulda, çünkü gün doğmakta! #
"For the wind pass over it, and it is gone..." "and the place thereof shall know it no more."
" Rüzgâr üzerine esince yok olur gider bulunduğu yer onu tanımaz.
Do you hear his name when you listen to the wind? Um... Yes?
Rüzgar estiğinde onun adı nı duyuyor musun? Evet?
May I hide from the wind over here?
Şöyle rüzgârdan saklanabilir miyim?
It feels like there are little weights hanging from my heart that swing and tug every time I move, every time the wind blows.
Kâlbime asılı bir şekilde duran ve her hareket edişimde sallanıp birbirine dolanan ağırlıklar varmış gibi hissediyorum. Rüzgâr her estiğinde.
You were the wind beneath my ass.
Kıçımın altındaki rüzgar oldun.
I guess you've knocked the wind out of me.
Sanırım beni indirdiğinden.
¶ and the wind is howling ¶ ¶ like this swirling storm inside ¶
* Rüzgar içeride * * kopan fırtına gibi uluyor *
¶ i'm one with the wind and sky ¶
* Gökyüzü ve rüzgarla olan benim *
I command THE WIND!
Fırtınaya emrediyorum!
It wasn't the wind.
Rüzgâr değildi.
With the wind we'll see the red begin today our celebration of the sacrament of baptism.
Bugünkü törenimize vaftiz ayini ile başlıyoruz.
♪ It's where the wind blows ♪
# O rüzgarın estiği yerde #
- Who locked the door, the wind?
- Kim kilitledi, rüzgar mı?
- Goes where the wind blows.
- Ahmak iti yol kocatır.
When I feel the wind whipping me as I ride along, knowing that I m not on someone elses moto bike.
Motor sürerken yüzüme çarpan rüzgarı hissettiğimde, başkasının motorunda olmadığımı bilirdim.
"in the leaves and in the wind."
"yapraklarda ve rüzgarda."
That took the wind out of my sails, I'll tell ya.
Bütün şevkim kırıldı.
What if the wind decides to change direction?
Ya rüzgar yön değiştirirse?
Parts in the wind.
Rüzgara bin.
Now it is time for you to run. Fly with the wind
Şimdi sizin koşma zamanınız.
The wind got strengthened
Rüzgâr iyice kuvvetlendi.
Go. We're in the wind.
Acele edin.
Maybe a little lower in the wind.
Rüzgar biraz düşük olabilir.
Hold the lines. - Get that wind in the sails.
Sırayı bozmayın.
With the right wind it's only a two day sail inland.
Doğru rüzgârla ülke içinden 2 günlük mesafede.
That's the east wind.
Doğudan esen rüzgâr.
Let the wind Blow kindly Thomas?
Thomas?
The boys hit a bit of a high wind.
Çocuklar sert rüzgâra yakalanmış.
I wanted to be the first to tell you that people at the state level have caught wind of what's going on here, and our school has been invited to the state invitational for the first time in seven years!
Bunu ilk söyleyen kişinin ben olmasını istedim. Bölge jurisi burda olup biten herşeyi öğrenmiş. Okulumuz 7 yıl içerisinde ilk defa bölge seçmelerine davet edildi.
Wind, 35 degrees, out of the northwest.
Rüzgar, 35 derece kuzeybatıdan...
Wind, rain, fire, snow, all of the normal stuff that we do.
Rüzgar, yağmur, ateş, kar, bunlar yaptığımız normal şeyler.
I command the magic of England's stones, trees, wind and water to rise up.
İngiltere'nin taşlarının, ağaçlarının, rüzgarının ve suyunun büyüsünün ortaya çıkmasını emrediyorum!
Or you'll have no wind and lose back the gains you've made.
Aksi takdirde kazanamazsınız kazandıklarınızı da kaybedersiniz.
It's not gonna be admissible in court and you may wind up, uh, jeopardizing the outcome of an entire investigation.
Bu olmayacağım değil Mahkemede kabul ve sen, ah, kadar rüzgar olabilir sonucu tehlikeye Bütün bir soruşturma.
The on-site British Intelligence Department caught wind of it.
İngiliz İstihbarat Dairesi bir duyum aldı.
'Twas the icy wind whispering over my nipples. Makes'em harden like acorns.
Buzlu rüzgâr memelerime fısıldayıp onları meşe palamudu gibi sertleştirdi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]