Want to help перевод на турецкий
8,582 параллельный перевод
You don't want to help us, fine but I don't need to remind you what will happen if you stand in our way.
Bize yardım etmek istemiyorsan sorun yok, ama eğer yolumuzda durursan neler olacağını söylememe gerek de yoktur.
And... I believe you want to help me.
- Ve bana yardım etmek istediğine inanıyorum.
You want to help me pick up the chairs?
Sandalyeleri toplamama yardım eder misin?
I want to help you liberate Abuddin from the apostate Al Fayeeds.
- Abuddin'i dönek Al Fayeed'lerden kurtarmana yardım etmek istiyorum.
'I only want to help.'
Yalnızca yardım etmek istiyorum.
I want to help, believe me, I...
Yardım etmek istiyorum inan, ben...
I want to help.
Yardım etmek istiyorum.
Really want to help?
Gerçekten yardım etmek istiyor musun?
What rats tell us is that we have a mammalian inheritance which makes us want to help another in distress.
Fare deneyinin bize gösterdiği, zor durumda kalanlara yardım etmek genetik bir miras.
But... I-I want to help.
Ama yardım etmek istiyorum.
You still want to help out with the Sarkissians?
Sarkissianlarda hala yardım etmek istiyor musun?
If you want to help your family, you're going to tell her to be a good girl.
Ailenize yardım etmek istiyorsanız, iyi bir kız olmasını söyleyeceksiniz.
If I can help, I want to help.
Ben yardım edebilirim. Yardım etmek istiyorum.
If the professor doesn't want to help us, and I mean "if", give us a bit more time and we can take over.
Eğer profesör bize yardım etmek istemiyorsa "eğer" diyorum bize biraz daha zaman tanıyın biz devralabiliriz.
I want to help.
Yardım etmek isterim.
And why would I want to help?
Neden yardım etmek isteyeyim ki?
Do you want to help, or do you want to die?
Yardım etmek mi istiyorsun? Ölmek mi istiyorsun?
I want to help you, Tia.
Sana yardım etmek istiyorum, Tia.
There's no shortage of people who want to help you.
- Herkes sana yardım etmek istedi.
Do you want to help me out with something?
Bir konuda bana yardım etmek ister misin?
All right, well, um... you want to help me do some more research and we'll find a place that's still open?
Tamam o zaman, hâlâ açık olan en iyi mekanı bulmama yardım etmek ister misin?
I want to help you.
Bana yardım etmen lazım.
William, I know this is hard to believe, but I want to help.
William, Biliyorum buna inanman zor senin için ama sana yardım etmek istiyorum.
Please, I want to help.
Yardım etmek istiyorum.
I'd understand if you didn't want to help.
Yardım etmek istemezsen anlarım.
You want to help people. Watch over'em.
İnsanlara yardım etmek, göz kulak olmak istiyorsun.
You want to help us or I.C.E.?
Yardım etmek mi yoksa göçmenlik bürosu mu?
I do want to help him, I do.
Tamam, yardım edeceğim.
We want to help him, but we need to find him first.
Ona yardım etmek istiyoruz, ama bunu için önce onu bulmalıyız.
She's not gonna want to help us.
Bize yardım etmeyi kabul etmez. Bize yardım etmeyecek zaten.
We just want to help you.
Biz sadece yardım etmek istiyoruz.
You don't want the help, I'm happy to leave.
Yardım etmemi istemiyorsanız, seve seve giderim.
Oh, I-I just assumed after that incident in the parking lot with that bitch in the Lexus, you wouldn't want me to. But, yeah, I'd be happy to help out in the class.
Otoparkta duran Lexus'un içinde yaşanan o fahişe hadisesinden sonra beni istemezsiniz diyordum ama tabii, sınıf işlerine seve seve yardımcı olurum.
You want to give us your confession, help us help you, now would be a good time.
İtiraf etmek istiyorsan "Sen bize yardım et, biz de sana yardım edelim," onun tam zamanı.
Uh... oh, I want you to help me pick out a lobster.
Bir ıstakoz seçmeme yardım etmeni istiyorum da.
John... you want me to help cover up a crime... not just one, more than I can count.
John, benden bir suçu örtmemi istiyorsun sadece bir tane de değil, sayamadığım kadarını hem de.
Do you want me to help you with your hair?
Saçına yardım edeyim mi?
I want you to help Ulises with everything he needs.
Ulises'e ihtiyacı olan her konuda yardım etmeni istiyorum.
Or maybe it's not and you just want the chance to call for help.
Belki de sen sadece yardım... isteme şansını kullanmak istiyorsundur.
I don't want to carry you with me, David, so I'm going to help you live.
Seni benimle götürmek istemiyorum David, bu yüzden yaşamana yardım edeceğim.
Help my social media outreach. You know, be like, "I want to set up this meeting. " It's like a very, like a... " Oh, Elliot!
Bilirsin, hani bu toplantıya hazırım falan.
We want you to help us make a cure to reverse the changes we're seeing in the animal kingdom, and... we want you to come clean, let the world know about the Mother Cell and Reiden's role in all of this.
Senden bize hayvanlar aleminde gördüğümüz değişikliği tersine çevirmek için tedaviyi yapmamıza yardım etmenizi, suçunuzu itiraf edip Ana Hücre'yi dünyaya duyurmanızı ve bundaki Reiden'ın rolünü herkese anlatmanı istiyoruz.
And you're gonna help me, Giuseppe, whether you want to or not.
Ve sen de istesen de istemesen de bana yardım edeceksin Giuseppe.
We only want to find the other Seraphim, so that we may help translate the sacred text you all wear.
Sadece diğer Seraf'ı bulmak istiyoruz ki hepinizin bedenindeki kutsal metni tercüme etmeye yardım edebilelim.
You want to call your imaginary friends at the marine base to help you out?
Deniz üssündeki hayali dostlarını yardım etmeleri için çağırmak ister misin?
Given my client has information that could help your client's case, we want the meeting restricted to her, Colby, and myself.
Müvekkilimin sahip olduğu bilgiler müvekkilinizin davasına yardımı dokunabilir. Sadece Colby, ben ve onun katılabileceği bir görüşme talep ediyoruz.
I want... I need to help fix this.
Bunu düzeltmeni istiyorum...
And I want to assure you that we're working with S.H.I.E.L.D. - to do everything we can to help you.
Sizi temin ederim, size yardım etmek için S.H.I.E.L.D. ile elimizden geleni yapıyoruz.
They want me on a committee to help foster world peace.
Dünya barışını koruma komitesinde beni istiyorlar.
You want me to help you or not?
Yardımımı istiyor musun istemiyor musun?
- That's not... you want me to go on national TV and speak to your character, help you out of this mess, the mess you created?
- Ben bunu... Benden ulusal televizyona çıkmamı karakterinden bahsetmemi bu karmaşadan senin yarattığın bu karmaşadan kurtulmana yardım etmemi mi istiyorsun?
want to come 83
want to watch 20
want to come along 22
want to go 45
want to try 40
want to join me 22
want to know a secret 16
want to play 45
want to try it 17
want to see 63
want to watch 20
want to come along 22
want to go 45
want to try 40
want to join me 22
want to know a secret 16
want to play 45
want to try it 17
want to see 63