Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ W ] / When i was there

When i was there перевод на турецкий

4,758 параллельный перевод
And when Sophie discovered that there was no magic in your remains, I wondered... Could you have possibly cheated death by using your power to place your essence into the body of another?
Sonra da Sophie, senin kalıntılarında büyü kalmadığını söylediğinde düşündüm ki acaba o gücünü kullanarak ruhunu başka birisinin bedenine aktararak ölmekten kurtulmuş olabilir miydin?
I was down there a couple years ago when I was looking at schools, and people were really nice.
Birkaç yıl önce okullara bakarken oraya yolum düştü ve insanlar gerçekten hoştu.
She was already dead when I got up there.
Oraya çıktığımızda zaten ölmüştü.
I don't remember the last time I was here when there wasn't music playing.
En son ne zaman buraya geldiğimde müzik çalmıyordu, hatırlamıyorum.
I learnt to play the lute when I was eight. There was a girl involved.
Sekiz yaşındayken ut çalmayı öğrenmiştim.
And when I got to his loft, um, there was a gorgeous redheaded woman there.
Evine gittiğimde, orada güzel bir kızıl kadın vardı.
She was hovering around a piece when I got there, and she was still there when I left.
Kadın bir işin etrafında dört dönüyordu gittiğimde ve ben çıkarken hala oradaydı.
I mean, I was standing right there when Lukas inhaled whatever that was.
Lukas o şeyi soluduğunda ben de tam yanında duruyordum.
I think it's amazing that there was a time when that was okay.
Bence bunun müsait olduğu zamanlar iyiydi.
Back in freshman year when I actually did Model U.N., there was... an incident.
Birinci sınıftayken, U.N. de gerçekten modellik yaparken,... bir şey oldu.
When everything's on the line, like it was today, there's nobody I'd rather have by my side.
Her şey yolunda gittiği zaman, bugünkü gibi yani yanımda sizden başka kimseyi tercih etmem.
That's when I observed there was blood on it.
- İşte o zaman üzerindeki kanı fark ettim.
For 145 years, Damon thought I was in a tomb underneath the old church, and, boy, was he disappointed when I wasn't there.
145 yıl boyunca Damon benim eski bir kilisenin altındaki bir kabirde olduğumu sanmış. Orada olmadığımı görünce ne hayal kırıklığına uğradı bir bilsen.
He was there for me when I was at my worst.
En kötü anlarımda benimle beraberdi.
You know, when I was a kid, I used to think that there were people in the radio.
Ben çocukken insanların radyonun içinde olduklarını düşünürdüm.
But there was once a time when I lost that certainty... and everything I thought I knew was just a lie.
Ancak öyle bir zaman vardı ki o kararlılığımı kaybettim ve bildiğimi düşündüğüm her şey sadece bir yalandan ibaret oldu.
And you shut out everything else. There was a time when I didn't believe in the students.
Geçmişte benim de öğrencilere güvenmediğim zamanlar oldu.
When I was a teenager I think there was a time when I just go and ran without thinking anything.
Genç olduğum zamanları hatırlıyorum da hiçbir şeyi düşünmeden yarışıyordum.
I know that I made mistakes, and I know that he was there when you needed him,
Hata yaptığımı ve ona ihtiyacın olduğunda Sam'in senin yanında olduğunu biliyorum...
I'm not the same kid that I was when I walked in there.
Oraya girdiğim zamanki çocuk değilim artık.
They don't, but when I went to the apartment, there was someone there- - a man.
Yok, ama ben oraya gittiğimde bir adam vardı.
When I lost my wife, I felt that there was no reason to go on.
Karımı kaybettiğimde hayatıma devam etmek için hiçbir sebebim yokmuş gibi hissettim.
I was there when we first went in, Aaron.
Oraya savaş açtığımızda oradaydım Aaron.
Yeah, when you told me that, there was no way I wasn't marrying you.
Evet, bunu bana söylediğinde seninle evlenmemem imkansızdı artık.
And then he pulled some strings and got me into St. Ignatius, and when I got there, I just made up who I was...
Ve bir dizi olaylar beni St.Ignatius içine çekti ve orada olduğum zaman, kim olduğuma karar verdim...
I'm just thinking that maybe there was some other object inside the vehicle when it blew up.
Ben de şöyle düşündüm patladığı zaman aracın içinde başka aletler vardı.
But then when there was a reason for the way he was acting, it was kind of like I started to get him back.
Ama sonra öyle davranmasının bir sebebi olduğunu öğrendim. Tekrar kazanmaya başladım.
I was there when you were born.
Doğduğun gün ben de oradaydım.
So why don't we go down to the station, or whatever you want to call it, so that I can tell everyone that Justin was there when Fitori got his stack smoked?
Neden istasyona gitmiyoruz ya da onu aramak istersin. Fitori tahtalı köyü boylarken Justin'in orada olduğunu söyleyecek bir sürü adam tanıyorum.
There was little I wouldn't do when staring into those eyes.
Gözlerini süzdüğü zaman yapamayacağım çok az şey vardı.
Listen to me, there was a time when I would have sold out my badge to find out his name.
Onun adını öğrenmek için rozetimi satacağım zamanlar vardı.
I saw your face when you walked away and I felt so awful, all I wanted to do was erase it, but there is...
Gittiğinde yüzünü gördüm ve çok kötü hissettim, tüm istediğim onu silmekti, ama ondan...
Well, I wasn't lying when I said there was a part of you in every painting.
Her tabloda senin bir parçan olduğunu söylerken yalan söylemiyordum.
But when I stepped out of it, there was...
Ama oradan çıktığımda, hiç...
When I grew up, there was a creek that ran behind my house.
Çocukken, evimizin arkasından bir koşu geçtiğimiz bir dere vardı.
You know, when you had nobody, I was there for you.
Hiç kimsen yokken, senin yanındaydım.
When they saw I was there, they stopped talking... like always.
Orada olduğumu gördüklerinde her zaman ki gibi konuşmayı bırakırlardı.
I have clawed, killed my way to the front of the pack, and when I got there, it didn't mean a damn thing,'cause I was alone.
Liderliğe giden yolda yoluma çıkan herkesi öldürdüm sonra oraya vardığımda ise hiçbir şey ifade etmiyordu çünkü yalnızdım.
No, as I said before, there was no one else present when I arrested Agent Reynolds.
Hayır, daha önce söylediğim gibi Ajan Reynolds'u tutukladığımda yanımda kimse yoktu.
Look, I know there was a time when it seemed like I was capable of going the distance but if it wasn't gonna happen with Robin then it's just not gonna happen with anyone.
Tamam, bir ara bunu başarabilirim gibi göründü ama Robin'le olmadıysa kimseyle olmaz zaten.
Look, I know there was a time when it seemed like I was capable of going the distance, but... if it wasn't gonna happen with Robin, then it's just not gonna happen with anyone.
Tamam, bir ara bunu başarabilirim gibi göründü ama Robin'le olmadıysa kimseyle olmaz zaten.
There was a period in my life when I would have wanted nothing more.
Hayatımın bir döneminde bundan başka bir şey istemezdim.
Now, I can confirm that when I look at the rock, but if it was found there, then it belongs to them.
Şimdi, kayaya bakarak... bunu doğrulayabilirim,... ama öyleyse, o zaman bu onlara aittir.
You know, I started dancing when I was six, and I wanted to be a dancer when I grew up, but as I got older, I realized that there were... There were a lot of girls with the same dream, and I wondered, like, why was I gonna make it?
6 yaşındayken dansa başlamıştım ve büyüdüğümde dansçı olmak istedim ama büyüdüğümde fark ettim ki aynı hayali taşıyan bir sürü kız vardı ve merak ediyordum, neden böyleydi?
When I got in, there was an envelope of money on the driver's seat.
Arabaya bindiğim zaman sürücü koltuğunda bir para zarfı vardı.
I swear I wasn't there when he was murdered.
Yemin ederim ki ben oradayken ölü değildi.
I was there that night... when Lou died.
Lou'nun öldüğü gece ben de oradaydım.
But when I called, there was no answer, no voicemail or message, either.
Fakat aradığımda cevap veren olmadı, telesekreter yada mesajda yoktu.
When there was the massacre of our gorillas, I was out in the field.
Gorillerimizi katlettiklerinde ben sahadaydım.
I was there when he went down.
O gitti ben oradaydım.
When I knew that Sherif was in "Al Abasya". I prayed to God that you would be there.
Şerif'in El-Abaseya'ya götürüldüğünü öğrendiğimde senin de orada olman için Allah'a dua ettim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]