Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ W ] / Where'd you get those

Where'd you get those перевод на турецкий

182 параллельный перевод
Hey. Hey, where'd you get those?
Nereden aldın?
- Where'd you get those figures?
Bu oranlara nasıl ulaştınız?
Where'd you get those?
- Bunları nereden aldın?
Where'd you get those?
Bunları nereden buldun?
- Where'd you get those clothes?
- Bu giysileri nereden buldun?
- Where'd you get those?
- Onları nerede buldun?
Where'd you get those clothes?
O elbiseleri nereden buldun?
Where'd you get those?
Nerede buldun onları?
Where'd you get those?
Onu nereden buldun?
Where d'you get those scratches?
O çizikler nerede oldu?
Where'd you get those things?
Bu kıyafeti nereden buldun?
Where d'you get those saddles?
Bu semerler nereden?
I spent a number of years in... Where'd you get those shoes?
- Bu ayakkabıları nereden aldınız?
Joey, where'd you get those beads?
Joey, bu boncukları nereden aldın?
Hey, where'd you get those pants?
Hey, bu pantolonu nereden buldun?
Where'd you get all those cubits?
- Bu cubitleri nereden buldun? - Kumar oynadım.
Where'd you get all those cubits?
Bütün o cubitleri nereden buldun?
Where'd you get those earrings?
Bu küpeleri nereden buldun?
Now tell me where'd you get those pretty pearly teeth and that beautiful brown hair?
Söyle bakalım, bu inci dişleri ve güzel kahverengi saçları... nereden aldın?
- Where'd you get all those scars?
- Bu yara izleri nerede oldu?
- Where'd you get those threads?
- Bu kıyafeti nereden buldun?
Where'd you get those pants?
Bu pantolonları nereden buldun? Ne yapmaya çalışıyorsun?
Where'd you get those pictures?
Bu resimleri nereden buldun?
Hey, where'd you get those?
Onu nereden buldun?
Man... - Where'd you get those bad rings?
- Harika yüzükleri nerede buldun?
Where'd you get all those marks on your face?
Suratındaki o izler nerden?
Yeah, where'd you get those hot moves?
- O hareketleri nereden öğrendin?
- Where'd you get those cigarettes?
- O sigarayı nereden buldun?
Wait a minute. Where'd you get all those details?
Dur bakalım, bütün bunları nereden biliyorsun?
Where'd you get those funny-looking clothes?
Bu tuhaf kılıkları da nereden buldun?
Where'd you get those?
Nerden aldın bunları?
Where'd you get those glasses?
Nereden aldınız gözlüğü?
Where'd you get all those cars?
Tüm bu arabaları nereden aldın?
- Where'd you get all those books?
- Bütün bu kitapları nereden buldun?
Where'd you get those?
Bunları nereden aldın?
I said, "Where'd you get those shoes?"
Dedim ki, "Bu ayakkabıları nerden aldın?"
Hey, where'd you get those?
Hey, onları nereden buldun?
Where'd you get those?
NasıI aldın?
Where'd you get those?
Nereden aldın?
Hey, where'd you get those?
- Bunları da nereden buldun?
- Where'd you get those?
Bunlar nereden geldi?
- Where'd you get those pajamas?
- O pijamaları nereden buldun?
Where'd you get those cloaks?
Nereden buldun o pelerinleri?
Where'd you get those?
Nereden buldun bunları?
- Where'd you get those?
- Nasıl oldu bunlar?
– "Lucky Strikes means fine tobacco." – Where'd you get those?
- "Lucky Strike iyi tütün demektir." - Bunları nereden buldun?
Where'd you get those pants?
Nereden aldın bu pantalonu?
- Where'd you get those?
- Nerden buldun onu Yerden.
" Jeepers Creepers, where'd you get those peepers?
"Leş yiyenler, sürüngenler, Nerden aldın o dilleri?"
Jeepers Creepers, where'd you get those eyes? "
"Leş yiyenler, sürüngenler, Nerden aldın o gözleri?"
Jeepers kreepers, where'd you get those peepers?
"Leş yiyenler, sürüngenler, Nerden aldın o gözleri?"

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]