Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ W ] / Who called

Who called перевод на турецкий

3,523 параллельный перевод
I've spoken with Wesley Clark, who called NATO HQ in Brussels.
Brüksel NATO Kumanda Merkezinden Wesley Clark ile konuştum.
There he is, Gerry, the holy reverend who called me a coward.
İşte geldi Gerry. Bana korkak diyen muhterem peder.
Who called just now from your phone?
kim senin telefununu kullandı?
The guy who called in the anonymous tip on Mary.
- Mary'yi ihbar eden adam.
Who called him Mubarak's poodle?
Mübarek'in köpeği diye kim diyor?
Well then, so who called me a "chunk"?
- Peki kim bana "kocaman" dedi?
Lindbergh asked to rejoin the military but was publicly banned from doing so by the President, who called him "unpatriotic."
Lindbergh orduya bir kez daha katılmak istedi ama kendisine "O vatansever değildir" diyen Başkan tarafından bu istediği alenen yasaklanır.
The man who called the play that killed your best friend is gunned down by the man you hate most.
En yakın arkadaşının ölümüne neden olan adam en nefret ettiğin adam tarafından öldürüldü.
I was one of those guys in high school who called you that.
Lisede sana öyle diyenlerden biri de bendim.
This is the guy who called you, giggling, from my bathroom after we had sex for the first time.
Bu adam ilk seksimizden sonra banyomda seni arayıp konuşan adam.
I think it was the same woman who called before.
Sanırım daha önce de aynı kadın aramıştı.
What about the woman who called it in?
Peki ya aradığı kadın?
I had other friends who called me out.
Arkadaşlarım da dışarı çağırmışlardı.
Homeless guy heard a gunshot... alerted a patrol officer who called Homicide.
Evsiz biri silah sesi duymuş, Cinayet masasını arayan devriye polisine o haber vermiş.
Who called her?
- Arayan kimdi?
I just spoke with the lady who called 911.
Hayır efendim. Şimdi 911'i arayan kadınla konuştum.
Well, he's the one who called 911, but I have not been able to track him down, and I was hoping you might be able to tell me where he is.
- 911'i arayan oymuş ama onu bulamadım ve senin, nerede olduğunu söyleyebileceğini umuyordum.
Report said that they were trapped inside and bled out, and that if the person who hit them would've stopped and called for help, they might have lived.
Raporda yazana göre, arabanın içerisinde hapsolmuşlar ve kan kaybından ölmüşler. Onlara çarpan kişi dursa ve yardım çağırmış olsa, yaşıyor olabilirlermiş.
The dude who bought the jag called, and Ezra left to meet him.
- Alkonuluyor mu? - Arabayı alan adam aradı ve Ezra onunla konuşmaya gitti.
It's called a girlfriend, who, by the way, you're asking to spy on your mother.
Anneni arayan ajan sevgilin var, evet.
- Yeah? Everyone's reporting that it was a T-shirt vendor named Lance Orton who spotted the smoking car and called 911.
Herkes, dumanı tüten arabayı görüp 911'i arayanın Lance Orton adındaki tişört satıcısı olduğunu söylüyor.
Michele Bachmann's called for Congress to be investigated to ferret out House members who are un-American.
Michele Bachmann, Amerikalı olmayan meclis üyelerinin araştırılıp ortaya çıkarılması için kurul talep ediyor.
For the moment, we traded an 82-year-old dictator for a 79-year-old field marshal who's been called Mubarak's poodle.
Şu an sadece 82 yaşında yaşlı bir diktatör ile Mübarek'in köpeği denilen 79 yaşında bir mareşalin yerini değiştirdik.
He told me there was someone called Joseph who used to work in the asylum
Dediğine göre, tımarhanede çalışan Joseph isimli biri varmış.
A titan who was looking to buy out a company called Unidac Industries?
Unidac Industries adında bir şirketin tamamını almak üzere olan bir dev mi?
Who said you're not the first one I called?
İlk seni aramadığımı kim söyledi?
Reuter tells of a Hungarian who has written a song called "Gloomy Sunday," which is so dispiriting that 18 people are said to have committed suicide after listening to it.
Reuter "Kasvetli Pazar" adında son derece moral bozucu ve 18 kişinin dinledikten sonra intihar ettiği söylenen Macaristanlı birinin yazdığı bir şarkının hikâyesini anlatıyor.
That's who you called?
Onu mu aradın?
Well, they all mentioned the driver who stopped and was the first to help and made sure the EMTs were called.
Hepsinin bahsettiği, yoldan geçerken durup, ilk müdahaleyi yapan bir sürücü varmış ve ambulansı çağırmalarını söylemiş.
The officer just called, said the woman who does live there sold the Pontiac a couple of weeks ago, and she gave him an address for the buyer, ma'am.
Memur az önce arayıp orada oturan kadının Pontiac'ı iki hafta önce sattığını ve alıcının adresini verdiğini söyledi.
The woman at that first address... the one who sold the car... she told the officers that someone else had just called about the Pontiac.
Şu arabayı satan, ilk adresteki kadın, bizim memurlara "Başka biri de az önce Pontiac'ı sormak için aradı." demiş.
These are today's so called modern women... shameless - who can give birth to a child with anybody...
Bunlara çağdaş kadınlar diyorlar. ... utanmazlar - Nasıl başkasından bir çocuk yaparlar...
This spectacular plateau was once the sacred place of an ancient culture called the Quitos, who came from this region.
Bu muhteşem plato bir zamanlar bu yöreden çıkan, kadim inanç Quitos için kutsal bir mekandı.
Let's see who she called last.
- Bakalım en son kimi aramış.
Who you called a war criminal.
Savaş suçlusu diyorsun yani.
I called him, who had broken up with me... and he comforted me, and it was really lovely... for a long time.
Benimle ayrılan o adamı aradım beni teselli etti, ve uzun bir süre için bu gerçekten güzeldi.
The people you called aren't who you think they are.
- Aradığın insanların kim olduğunu sanıyorsun ki sen?
He's the one who saw the body through the door and called 911.
Kapı deliğinden cesedi görüp 911'i arayan oydu. Baş komiser.
And eventually, his wife found out and called the police, and... even though I was the one who started it all, he was the one who went to jail.
Sonuç olarak karısı bizi öğrendi ve polisi aradı sonra bunu başlatan kişi olmama rağmen hapse giren kişi o oldu.
We got about an hour to figure out who really killed Glitch before I get called to the carpet by the chief of detectives.
Glitch'i öldüren gerçek katili bulmamız için yaklaşık 1 saatimiz var Şef Dedektif tarafından aranmadan önce.
If we can't win a class action against a man who swindled hundreds of people out of their life savings we're not fit to be called a legal aid office.
Yüzlerce insanın evlerine mal olan ve birikimlerini zimmetine geçiren bir adama karşı grup davasını dahi kazanamıyorsak o halde kendimize yasal yardım ofisi diyebilmeye uygun olmayız.
You just called someone. Who was it?
Demin birini aradın.
Well... Well, I hate to burst your bubble, but... before my son became a great warrior, he was just little Stevie, the boy who wore camouflage footsie pj's and called himself G.I. Joe.
Şey, hevesini kırmak istemem, ama oğlum o müthiş savaşçı olmadan önce sadace küçük Stevie idi.
Yeah? My mom and her boyfriend did that too, but they called it, "Who smoked the last cigarette."
Annemle erkek arkadaşı da bunu oynardı ama onlar buna "Son sigarayı kim içti" derdi.
Might Leonardo da Vinci, the man many have called the greatest genius who ever lived, have been chosen by extraterrestrial beings to accelerate the advancement of the human race, or was he merely trying to communicate the incredible
Birçok kişi tarafından, yaşamış en büyük dahi olarak kabul edilen Leonardo, Dünya dışı yaşamlar tarafından, insan ırkının gelişimini hızlandırmak için mi seçilmişti? yoksa bizzat şahit olduğu gelecekteki inanıImaz icatları, haber vermeye mi çalışıyordu?
Quinn, who else have you called?
Quinn, başka kimi aradın?
There was a man called Mike Hoare who was battling on the other side of this river, the Lualaba.
Mike Hoare diye bir adam vardı nehrin diğer tarafında... Hoare'nin bir aylık ödemesi 400 pound... Lualaba denilen yerde savaşıyordu.
And a friend of mine called David King, who worked at the Sunday Times, said to me,
David King isimli bir arkadaşım The Sunday Times'ta çalışıyordu ve bana...
I came upon this highway and saw these dying soldiers in the road, and I was with a very nice friend of mine called Michael Nicholson, who was an ITV reporter.
Bu otobana rastladım ve yolda ölen askerleri gördüm ve ITV'de muhabir olan Michael Nicholson isimli çok yakın bir arkadaşımla birlikteydim.
A man called Andrew Neil, who was very ambitious, and quite, you know, he knew what he wanted.
Andrew Neil isimli bu adam çok hırslı ve sessizdi... Ne istediğini biliyordu.
I'll dump her cell, see who she called after she got it.
Notu aldıktan sonra kimi aramış telefonuna bakacağım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]