Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ Y ] / You come with us

You come with us перевод на турецкий

3,533 параллельный перевод
You come with us.
Tamam mı? Bizimle geliyorsun!
Will you come with us?
Bizimle gelecek misin?
We are going to have to ask you come with us, please.
Lütfen bizimle birlikte gelin.
Hella, won't you come with us?
Hella, şimdi bizle birlikte gel.
Will you come with us?
Bizimle gelecekmisin?
Okay. You come with us, buddy.
Tamam.
You wanted to come with us.
Bizimle gelmek istedin.
Why would you want to come back and suffer with us?
İnsan neden geri dönüp bunları çekmek ister?
We want you to come and live with us.
Gelip bizimle yaşamanı istiyoruz.
You should have come with us, India.
Bizimle gelmeliydin India.
You could come with us.
Bizimle birlikte gelebilirsin.
You sure you don't want to come with us?
Bizimle gelmek istemediğinden emin misin?
Or when you were nine and Rosemary Clark lost her mother, you invited her to come live with us.
Sen dokuz yaşındayken Rosemary Clark'ın annesi ölmüştü de onu bizimle yaşaması için davet etmiştin.
If there is a chance that, because of you, the Formics might leave us alone forever, then I have to ask you to come with me.
Senin sayende Formicler'in bizi sonsuza dek rahat bırakma ihtimali varsa benimle gelmeni istemek zorundayım.
You better come with us.
Bizimle gelsen iyi olur.
She promised me that you could come home with us.
Bizimle eve gelebileceğine dair bana söz verdi.
Why don't you come and grab a bite with us?
Neden bizimle yemiyorsunuz?
Yes, and after dinner you'll come and have coffee with us.
Ne demezsin. Yemekten sonra da bizimle kahve içersin.
And now that you're here, we'd like you to come and live with us... and make this beautiful hotel your home.
Ve şimdi de buradasın. Gelip bizimle yaşamanı ve bu güzel oteli evin yapmayı çok isteriz.
And would you like to come over, have a chat with us and see if we could do something? "
Gelip, konuşup bir şeyler yapıp yapamayacağımızı görmek ister miydin? "
Why don't you come to the front of the class and share it with us all?
Neden tahtaya çıkıp bizimle paylaşmıyorsun?
Hey, you should come with us.
Bizimle gelmelisin.
You need to come with us.
Bizimle gelmeniz lazım.
Miss Lucas, do you want Miss Claudel to come with us?
Bayan Lucas, Bayan Claudel'in bizimle gelmesini ister misiniz?
You and Danny gonna come over and ring in the New Year with us?
- Evet. Danny ile beraber yılbaşı için bize gelicek misiniz?
When he's finished with you, don't come crying to us.
Seninle işi bitince ağlayarak bize gelme.
- No guys, that's ridiculous, you can't do that, you got to come with us.
- Olmaz, saçmalamayın. Bizimle gelmelisiniz. - Evet.
Jesse Ben Benjamin, you are to come with us.
Benyamin oğlu Jesse, bizimle geleceksin.
Where are you going? Come with us! Come with me!
Nereye gidiyorsunuz, bizimle gelin!
Benny, what do you say? Skip the traders and come with us instead?
Benny, tüccarları boş verip bizimle gelmeye ne dersin?
Well, you should come hang with us.
Gelip bizimle takılmalısın o zaman.
Bet you'd love to come with us.
- Eminim bizimle gelmek isterdin.
I wish you'd come with us.
Keşke bizimle birlikte gelseniz.
Well, you can come on the bus with us, if you want.
İstersen otobüse binebilirsin.
- You wanna come with us?
- Bizimle gelmek ister misin?
Artista, you will come with us.
Sanatkâr, bizimle geliyorsun.
You better come with us, please.
Gelmeniz iyi olur, lütfen.
You can come with us.
Bizimle gelebilirsin.
You need to come home with us now.
- Bizimle birlikte eve gelmelisin.
Hey, hey, you didn't come back with us'cause you could barely walk.
Yürüyecek hâlin bile yok diye bizimle gelemedin.
You must come with us.
Bizimle gelmelisin.
You coming? Come along with us, honey.
Bizimle gel tatlım.
I want you all to come, to their home with us.
Benimle birlikte hepinizin eve gelmesini istiyorum.
Would you like us to make another appointment with the committee in a year's time and come back then with half a million more photographs?
Seneye bugün burada tekrar toplandığımızda...,... size yarım milyon fotoğraf getirebilirim.
Why don't you come in and have some with us?
Neden içeri gelip bizimle oturmuyorsun?
I'm afraid you're gonna have to come with us, Ed.
Korkarım ki, bizimle gelmek zorundasın, Ed.
You're gonna need to come with us.
Bizimle gelmeniz gerekiyor.
- Do you want to come with us?
- Bizimle gelmek ister misin?
- If you wanna come party with us,
- Bizle partiye gelmek isterseniz beni arayın.
Would you ever want to come work with us?
Bizimle çalışmak ister misin?
If you're frightened, you can come in and sleep with us.
Korkarsan gelip bizimle yatabilirsin.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]