Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ Y ] / Your change

Your change перевод на турецкий

8,478 параллельный перевод
- ♪ no more gravity ♪ I'll get your change.
Üstünü getireyim.
- I'm good. Want anything? Your change here for you.
- Ben iyiyim, sen ister misin?
Call me if you change your mind.
Fikrini değiştirirsen ara beni.
Change your mind about that drink?
- İçki konusunda fikrini mi değiştirdin?
I'm not gonna change your rating, okay?
- Selam Dee. Yine mi sen?
Did you change your mind?
Fikrini mi değiştirdin?
I hoped that you would change your mind.
Fikrini değiştirmeni umdum.
Sanju is coming to have a talk go change your clothes or go to the stand...
Sanju konuşmak için geliyor. Git üzerini değiştir ya da yerine git.
be at her mercy to change your clothes and if you've passed motion in those clothes, then just keep lying down,... waiting for her again...
Kıyafetlerinin değişmesi onun insafında. Kıyafetlerini pislersen, yatmaya devam edersin, onu beklersin.
You can change your name. You can change where you live.
İsminiz değiştirebilirsiniz ve yaşadığınız yeri de değiştirebilirsiniz.
It means it's time to change your ride.
Bindiğin aracı değiştir demek.
Maggie is going to change your bandages.
Maggie bandajlarını değiştirecek.
Maybe you'll change your mind after you hear about my finale.
Belki finalimi duyunca fikrinizi değiştirirsiniz.
If you ask me, change your act.
Bana sorarsanız tarzınızı değiştirin.
You really think I need your spare change?
Cidden iki-üç kuruşunuza ihtiyacım olduğunu mu sanıyorsunuz?
" They change your life, and yes, they drive you nuts,
"İnsanın hayatı değişiyor, kafayı falan kırıyorsun ama olsun."
Then if you change your mind, only us'd know.
Fikrini değiştirirsen de sadece ikimiz biliyor olacağız.
As you know, I don't believe in tipping, so I will collect my change from your wife.
Bildiğin gibi bahşişle işim olmaz. O yüzden paranın üstünü karından alacağım.
Anytime your name comes up, I panic and change the subject to the Twin Peaks reboot'til she gets bored.
Ne zaman adın geçse sıkıntıdan patlasın diye İkiz Tepeler'in yeni sezonundan söz açıyorum.
Well, if we have to change, what about you? What's your mountain?
Peki, biz değişmek zorundaysan, sana ne olacak?
This wedding, we can change all that, create a new pack. One with your ability to turn at will.
Yeni bir sürü oluşturup senin yeteneğin sayesinde kontrollü dönüşüm sağlanabilir.
This marriage could change that. The outcome of your strategy is not worth the risk it imposes on our daughter.
Yaptığın planın getirisi kızımızı riske atmaya değmez.
If you could go back and change one thing about your life, one decision, one answer, one mistake, what would you do, knowing everything you know now?
Eğer geçmişe gidip hayatınızdaki bir şeyi değiştirme şansınız olsa bir kararı, bir cevabı, bir hatayı neyi değiştirirdiniz? Şu anda bildiğiniz her şeyi bilerek?
If you could go back and change one thing about your life, one decision, one answer, one mistake, what would you do?
Eğer geçmişe gidip hayatındaki bir şeyi değiştirme şansınız olsa bir kararı, bir cevabı, bir hatayı neyi değiştirirdiniz?
Well, look, if you change your mind I'll be standing right here.
- Pekala, bak fikrini değiştirecek olursan diye ben hemen burada bekliyor olacağım.
Your father's going to die, and if you want to change the course of nature... you have to honor that cycle.
Baban ölecek ve doğanın istikametini değiştirmek istiyorsan o döngüyü onurlandırmak zorundasın.
Because I'm afraid you'll change your mind.
Fikrini değiştirmenden korkuyorum.
And I can teach you how to change your story.
Ve sizlere öykünüzü nasıl değiştireceğinizi öğretebilirim.
Yeah, well, you may change your mind when you hear that this is the new expanded edition which contains a more complete map of Middle Earth, now including the Haradwaith Territories.
Bunun Orta Dünya haritasının daha detaylı işlendiği yeni genişletilmiş versiyonu olduğunu duyunca fikrini değiştirebilirsin. Artık Harat Toprakları'nı da içeriyor.
If your plans fall through or if you change your mind... I'm a pretty good dancer, so...
Planın iptal olursa ya da fikrini değiştirirsen bayağı iyi bir dansçıyımdır...
You will have to change your name!
Ama ismini değiştirmen gerek.
You're gonna change your mind about something- - a case.
Bir dava hakkında fikrini değiştireceksin.
I'm gonna change your mind.
Fikrini değiştireceğim.
And the Devil said, "I can change his mind and make him curse your name." And God said, "Try and you will only fail."
Şeytan demiş ki, "Fikrini değiştirip sana lanet okumasını sağlayabilirim." Tanrı "Dene ama başarısız olursun," demiş.
Abed, if you change your clothes one more time today, you're fired.
Abed, bugün giysilerini bir daha değiştirirsen, kovulursun.
Miss Dart, word of advice, change your personality, or start looking for companies run by insane people.
Bir tavsiye vereyim, ya kişiliğinizi değiştirin ya da deliler tarafından yönetilen şirketleri aramaya koyulun.
You're gonna change out of your warm-up suit, right?
Eşofmanını değiştireceksin değil mi?
I don't know what's going on in your head, but something has gotta change.
Kafanın içinde neler döndüğünü bilmiyorum ama bir şeyler değişmeli.
Once you see it, you'll change your mind.
Bir kere seyret fikrini değiştireceksin.
Dyeing your hair doesn't change that.
Saçını boyamak bunu değiştirmez.
I do hope you change your mind about that.
Umarım bu konudaki fikrin değişir.
I'm not giving you a chance to change your mind.
Fikrini değiştirmen için sana şans tanımayacağım.
If you're smart, you'll eat a hearty meal, have a wash, and your luck can change at any minute, boyo.
Aklın varsa lezzetli yemeğini yiyip yıkan çünkü şansın her an değişebilir evlat.
There's still time to change your mind, Gabriel.
Fikrini hala değiştirebilirsin, Gabriel.
There has been a, um... a change in the availability of the witnesses, Your Honor.
Tanıkların durumlarında bir değişiklik oldu, Sayın Hakim.
When it finally hits the fan, and your back': Against the wall, most of us would dig deep and try to change.
Olay sonunda skandala dönüştüğünde ve köşeye sıkıştığınızda bir çoğumuz varını yoğunu ortaya koyar ve olanı değiştirmeye çalışır.
Maybe if I smoke your bollocks you'll change your mind.
Belki de hayalarını yakarsam fikrini değiştirirsin.
Please help yourself if you change your mind.
Fikrinizi değiştirirseniz çekinmeyin.
What's your next move? I'm going to change a diaper.
Bebek bezi değiştirmem gerekiyor.
Change your clothes?
Kıyafetini değiştir?
What if Shirley came back, would that change your disposition?
Peki Shirley geri gelse fikrin değişir mi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]