Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ Y ] / Your point being

Your point being перевод на турецкий

126 параллельный перевод
- Your point being? - [Men Laughing]
Sizin için sorun yaratır mı?
- Your point being?
- Eee ne olmuş?
Your point being?
Sadede gel.
If you're going to be worried every time... the universe doesn't make sense, you'll be worried every moment... -... for the rest of your natural life. - Your point being?
- Evrendeki her mantıksızlık seni endişelendiriyorsa, hayatının geri kalanını endişe ederek geçireceksin demektir.
Your point being?
Yani?
- Your point being?
— Nereye gelmeye çalışıyorsun?
Your point being?
Demek istediğin nedir?
Your point being?
Nereye varmak istiyorsun?
Your point being?
Söylemek istediğin?
- And your point being...
- Söylemek istediğin şey...
Your point being?
Ne demeye çalışıyorsun?
- Your point being?
- Ne demeye çalışıyorsun?
Didn't you specialize in haute cuisine or some such nonsense... -... before you became a raging sellout? - Your point being?
- Kudurup ruhunu satmadan önce yüksek sınıf damak zevki alanında uzman değil miydin sen?
Your point being, you're just like me?
Yani sen de aynı benim gibi misin?
AND YOUR POINT BEING? WELL, THERE MUST BE EIGHT GAZILLION GAY PORN SITES.
Sekiz bin yüz milyon tane porno sitesi var en azından.
- Your point being?
- Demek istediğiniz?
Your point being, it's probably not a running suit. - Right. - And tonight's a dress?
Herhalde eşofman giymeyecek demeye çalışıyorsun.
- Your point being?
- Ne demek istiyorsun?
Your point being what, Junior?
Ne demek istedin, Junior?
- Your point being?
- Şu anda mı?
Your point being...?
Ne olmuş yani?
Your point being?
Senin amacın bu.
Your point being, the only way to make a difference is to win every fight.
Sence faydalı olmanın tek yolu, her savaşı kazanmaktır.
- Your point being?
- Demek istediğin?
Your Point Being?
Ne demek istiyorsun?
Your point being, you do not desire or appreciate my company.
Bahsettiğiniz nokta, refakatimi istemediğiniz ya da beğenmediğiniz mi?
Your point being?
Ne demek istiyorsun?
Being up North changed your point of view.
Kuzeyde olmak bakış açını değiştirmiş.
Now, what's the point your being a nun... if we're all alone? Answer me that.
Sadece biz varsak, rahibe olmanın ne anlamı var?
The point being, that among great art forgers... your grandfather is the da Vinci?
Yani bütün büyük sanat sahtekarlarının içinde... senin deden Da Vinci'ydi mi diyorsun?
- going back for your Master's was... getting used to being back in school again... just when you're at a point that you really...
- Paltom. -... en zor kısmın... okula dönmeye alışmak olduğunu düşünmüştüm. Tam hayatının gerçekten...
The reason you want to read these works... is so you can experience them for yourself... so you can share the thoughts and feelings of the writer... without the interference of your actor and director... and professor's point of view getting in the way... to truly share and understand... the common feelings of all mankind... the feelings of being alive.
Bunları kendin tecrübe edebilmek için okuyacaksın. Böylece yazarın düşüncelerini ve hislerini kendin paylaşabilirsin aktör ve yönetmenin müdahalesi olmadan ve profesörün bakış açısı araya girmeden. Tüm insanlığın genel hislerini gerçekten paylaşıp anlaman için.
And what's the point of every word out of your mouth being a curse word?
Peki ya ağzından çıkan her sözde niye hep bir küfür çıkıyor?
With all due respect to the Colonel as a West Point graduate your father being the first Negro appointed General to the US Military I think we all have something to prove.
Bir Kara Harp Okulu mezunu olarak albaya saygısızlık etmek istemem babanızın Amerikan ordusundaki ilk Negro general olduğunu düşünürsek sanırım hepimizin kanıtlayacağı bir şeyler var.
The point being, you got to be responsible for your actions.
Ana fikir şu, hareketlerinin sorumluluğunu almalısın.
Um, Cindy, I hate to press a point here, but I keep thinking about what you said earlier about last night being your first time and everything.
Cindy, Bir şeye dikkat çekmekden nefret ediyorum, ama hala, az önce söylediğin şeyleri düşünüyorum senin için dün gecenin ilk olmasını.
The point being, Mr. King if you are feeling pressure on your testicles, you have yourself to blame.
Kısacası Bay King, canında basınç hissediyorsan, suçlusu sensin.
Your point being...
Ne olmuş?
Your point being?
- Ne demek bu?
My point being, you're wasting your life, man.
Vurgulamak istediğim, hayatını boşa harcıyorsun dostum.
You wanted to know the point of your being alive.
Hayatta olmanın önemini bilmek istemiştin.
Well, that's the point of being your own boss, isn't it?
Patron olmanın anlamı da bu değil mi?
Well, anyway... he said, considering this turning point in your life, you know, losing so much so suddenly, that being involved in the future would be the best therapy in the world for you right now.
Her neyse. Dedi ki yaşamındaki bu dönüm noktasını düşünerek bilirsin, aniden çok şeyi yitirmek ki bunlar gelecekle ilgili şeyler senin için en iyi tedavinin bu olacağını söyledi.
There's no point in your being here.
Burada olmanın bir anlamı yok.
You can make your point without being mean.
Aklı olan parasını o yönde sarfetmez.
there's no point in being presented if it's improperly, and your daniel is not a proper companion for a girl like serena.
Bunun olmamasını tercih ederdim. Uygunsuzsa takdim edilmenin hiç bir yararı olmaz. Ve senin Daniel, Serena gibi bir kız için uygun birisi değil.
Your point being?
Vardığın nokta ne?
Ken, you will realize in your private life that at a certain point seduction is over and force is actually being requested.
Ken, özel hayatında da göreceksin ki, güzelce ikna etmek de bir yere kadar. Sonra zorlamak gerekiyor.
Point is, pal... that being an asshole every day of your life... is a dead-end for loneliness.
Amacım, dostum, hayatın her gününü bir aşağılık gibi geçirmenin sonu yalnızlıkla sonlanıyor.
The point is, your judgment in this case is being clouded by your emotions.
Önemli olan, kararların duygusal olarak etki altında.
What's the point of being manager if you can't do your best for your customers.
Müşterilerime yardımcı olamayacaksam müdür olmamın ne anlamı var?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]