Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ Y ] / Your feelings

Your feelings перевод на турецкий

3,465 параллельный перевод
So, regardless of your feelings, I would like you to continue dating Leonard.
Yani ne hissettiğini bir kenara bırakarak Leonard ile çıkmaya devam etmeni istiyorum.
I want you to explore your feelings.
Hislerini keşfetmeni istiyorum.
Tell us your feelings, sir.
Bize neler hissettiğinizden bahsedin, efendim.
Your feelings, your memories and I'm sorry, but it's started already.
Hislerin, anıların ve özür dilerim ama başladı bile.
I'm exhausted, and I didn't want to hurt your feelings, but you're huge and you're loud.
Çok yorulmuştum ve seni incitmek de istemedim. Ama çok genişledin ve çok ses çıkarıyorsun.
Son, uh, it's none of my business, but I don't think you oughta be ashamed of your feelings.
Evlat, bana düşmez ama bence hislerinden utanmamalısın.
Look, you can't separate your feelings from sex?
- Duygularını seksten ayıramıyor musun?
I think you're confusing your feelings for me.
Bence bana olan hislerini karıştırıyorsun sen. Hayır.
- Well, I'll trade you that for a good quote on your feelings about the growing unrest in east Sudan.
Onun yerine, Doğu Sudan'da giderek artan gerilim konusundaki düşüncelerinizi alayım.
Here, eat your feelings.
Al, acını yemekten çıkarabilirsin.
But try to remember, always put purpose ahead of your feelings.
- Evet. Fakat daima amacını hislerinin önünde tutman gerektiğini hatırla.
I was trying to spare your feelings.
Üzülmeni istemedim.
Control your feelings, or I guarantee Curry will control them for you.
Duygularını kontrol et yoksa emin ol Curry onları senin yerine kontrol eder.
... can not accept your feelings.
... senin duygularını kabul edemem.
Look, I'm sure $ 200,000 is more than enough for you to put your feelings about Schmidt aside.
Eminim ki 200 bin dolar Schmidt'le ilgili hislerini bir kenara koymana yeter.
Your feelings for him have been magnified.
Ona olan hislerin güçlendi.
Robin doesn't want to hurt your feelings because you're a nice guy, but she thinks you're stupid and she hates you.
İyi biri olduğunu düşündüğü için Robin seni kırmak istemiyor ama seni aptalın teki olarak görüyor ve senden nefret ediyor.
- Sorry if I hurt your feelings.
- Seni üzdüysem kusura bakma.
How could you hide your feelings and not let anyone know?
Duygularını nasıl saklayabildin ve kimseye söylemedin?
For not being careful, for not considering your feelings, and for finding out about this, for getting caught, I'm sorry.
Dikkatsizliğim için senin duygularını düşünmediğim için ve bunu öğrendiğin için, yakalandığım için özür dilerim.
Uh, get in touch with your feelings.
Duygularınla bağlantı kurmalısın.
I'm so sorry that I hurt them, your feelings...
Duygularını incittiğim için çok özür dilerim.
Good luck with your feelings.
Duygularına hakim ol.
I upset your feelings, not knowing you are in a difficult situation because of me.
Majesteleri Sebep olduğum büyük acılarla sizi nasıl üzdüğümü bilmiyorum.
What are your feelings about the Renegade?
Hain hakkında ne hissediyorsun?
I know very well your feelings about on religion and the rest of it.
Din ve geri kalanı hakkındaki hislerinizi çok iyi biliyorum.
If you sit on there, you can be honest about your feelings.
Oraya oturursan duygularınla ilgili dürüst olabilirsin.
I know your feelings well because I've been used recently, too.
Ben de buna benzer bir şey yaşadığım için seni çok iyi anlıyorum.
You think you won't be able to bear breaking up after showing all your feelings?
Hislerinizi ona gösterirseniz..... ayrılık acısına dayanamayacağınızı mı sanıyorsunuz?
To help you locate your feelings?
Hislerini anlamlandırmana yardım etmem için?
Well? Are you able to locate your feelings now?
Artık hislerin anlamını buldu mu?
Even if it hurts your feelings, there's nothing I can do about it.
Bu yüzden duyguların incinse de, yapabileceğim bir şey yok.
Your feelings came through.
Hislerini anlayabiliyorum.
That is a really, really mature way to deal with your fucking feelings!
Duygularınla çok yetişkin bir şekilde başa çıkıyorsun gerçekten!
And so it's perfectly natural, in the weeks prior to your due date, to... develop feelings of- - of fear and despair...
Çok da doğal hissettiğin, doğumuna haftalar kaldı korkman, çaresiz hissetmen oldukça doğal.
But she's practically the first person since your wife that you've, you know... Oh. It wouldn't be surprising if you had feelings for her.
Pratikte, karın öldüğünden beri bir şeyler yaşadığın tek kişi o olduğundan ona karşı bir şeyler hissetmen sürpriz olmazdı yani.
I think your so-called feelings for Damon are really starting to cloud your judgment, and I don't like it, and the thought of you two together really makes me want to barf.
Bence Damon'a olan sözüm ona hislerin sağduyunu karartıyor ve bu hiç hoşuma gitmiyor. Ve ikinizin beraber olduğunu düşününce kusasım geliyor.
Whatever your... Feelings were for him last summer, his actions now are pure Grayson.
Geçen yaz ona karşı olan hislerin ne olursa olsun şimdiki davranışları katıksız Grayson.
Well, let's see, um, you could always tell her that your, your work is taking you to Europe, or that you're dying or that you finally realized you're gay and you're sick of fighting the feelings you have for me.
Bir düşünelim, ona her zaman şirketinin seni Avrupa'ya gönderdiğini ya da ölmek üzere olduğunu veya en sonunda eşcinsel olduğunun farkına vardığını ve bana karşı olan hislerinin baskın çıktığını söyleyebilirsin.
I may have allowed my prejudices, my totally legitimate prejudices against Eagleton affect my feelings towards your involvement in this project, and so therefore,
Önyargılarımın, Eagleton'a karşı meşru önyargılarımın, sizin bu projeyi geliştirmenize karşı gelecek şekilde duygularımı etkilemesine izin verdim.
I'm not gonna let you turn our scathing expose into a sentimental sonnet because of your delusional feelings for Blair.
Blair'a olan kuruntulu hislerin yüzünden kirli çamaşırları ortaya çıkarma işini duygusal şarkılara çevirmene izin vermeyeceğim.
Backdated, of course, lest someone suspects your union was motivated by something other than your tender feelings.
Tarih öne alınmış olarak, tabii, biri evliliğinizin sebebinin şefkatli duygularınızdan başka bir şey olduğundan şüphelenir diye.
Look, Max, I know you feel like we had a connection yesterday, but you were just still in a lot of pain from your breakup with Lynette, and you're transferring those feelings
Bak, Max, biliyorum dün aramızda bir şeylerin olduğunu düşündün, ama Lynette'ten yeni ayrılmıştın, ve ona karşı olan hislerini bana yönlendirdin.
Just find someone else to attach your warm and fuzzy detour feelings to.
O sicak diger yol duygularini besleyecek baska birini bul.
The possible theft of a $ 50,000 necklace supersedes any concerns about your personal feelings toward Ted Griffin.
50.000 dolarlık kolyenin muhtemelen çalınmış olması senin Ted Griffin'e olan duygularından çok daha önemli bir sorun.
One of your funny feelings again?
Senin şu tuhaf hislerin mi yine?
And without Joylandia, your Baby Feel-Me-Up with all her little feelings that make the kiddies so emotionally articulate... You know what happens to it?
Joylandia olmadan, senin o Oramı Buramı Hisset Bebek'in çocukların duygularını ifade etmesini sağlayan o hislerini de alıp ne yapacak, biliyor musun?
For treating this lowly Shaman like a normal person, for seeing me as a woman, and even giving me your precious feelings,
Bu düşük şamana insan gibi davranıp, kadın olarak gördüğünüz için, ve sevginizi verdiğiniz için,
You said that you would follow your true thoughts and feelings.
Ne istesem, ne düşünsem olduğu gibi söylerim, demiştin.
Are those your sincere feelings?
Bunlar gerçek duyguların mı?
I know what you say are your true feelings ; are not so. I'm not going to pretend to understand, accept or act nonchalantly.
Söylediklerinin gerçek duyguların olmadığını bildiğim halde anlamış, kabullenmiş, pes etmiş gibi davranmayacağım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]