За свободу перевод на турецкий
520 параллельный перевод
И я полностью за свободу их высказывания.
Ve ben hepsini özgürce açığa vuruyorum.
Солдаты, не сражайтесь за рабство! Сражайтесь за свободу!
Askerler, kölelik için savaşmayın, özgürlük için savaşın!
Я сражался за свободу Турции.
Gazi'yle birlikte Türkiye'nin özgürlüğü için savaştım.
За свободу Польши?
Polonya'nın özgürlüğü mü?
Как всегда за свободу драться.
Her zamanki gibi özgülük için savaşmaya
за беззаветное мужество и отвагу, проявленные в боях за свободу и независимость нашей Родины
Özverili cesaret ve metanet için, özgürlük ve kurtulıuş için, mücadele gösteren
Тоже мне открытие, я воевал за свободу.
özgürlük için Savaş!
Кто захочет сегодня бастовать за свободу Анголы?
Angola'nın özgürlüğü için bugün grev yapmaya kim istekli?
Вы спутались с организацией, известной под названием "Крестовый поход за свободу".
Özgürlük Savaşçıları olarak bilinen bir organizasyonun işlerine bulaştın.
А где находится организация "Крестовый поход за свободу"?
Özgürlük savaşı organizasyonu adamları nerede?
Мы - "Крестовый поход за свободу".
Onlar biziz işte.
Мировой крестовый поход за свободу.
Özgürlük için bir dünya savaşının.
Я добьюсь победы, потому что сражаюсь за свободу!
Başaracağım çünkü özgürlük için savaşıyorum.
Завтра утром, на рассвете народ Латвии вступит в бой за свободу.
Yarın sabah şafak sökerken, Letonya halkı özgürlükleri için bir savaşa girecek.
- "Намеревается бороться за свободу"
- "Özgürlük için savaşılacak... -... ne pahasına olursa olsun."
А Шестой за свободу для всех, за свободу для всех.
Altı, herkes özgür olsun diye var. Herkes için özgürlük.
За свободу.
ozgurluk.
Сэр... когда я сражался за свободу этого народа,... вы носили ещё штанишки.
Bay Ireton, ben halkın özgürlüğü için çalışırken, siz daha kısa pantolon giyiyordunuz. Öyleyse niye gidiyorsunuz?
Он заслужил его в войне белых за свободу черных.
Beyazların siyah adamları kurtarma savaşında.
Вам выпал шанс умереть за свободу.
- Özgürlük için ölme şansın var.
Я за свободу, понятно!
Çünkü ben özgür biriyim, anlıyor musun?
Голубые за свободу!
Delikten çık ve sokağa gel!
Пришла осень, лил дождь, а Биркут... все боролся за свободу Витека.
Sonbahar geldi ve sürekli yağmur yağdı... ancak Birkut... Witek'in özgürlüğü için savaşmaya devam etti.
Они борются, борются за свободу.
Onlar özgürlük için savaşıyorlar.
... группа борцов за свободу во главе с Люком Скайуокером основала новую тайную базу на отдалённой, покрытой льдом планете Хот.
Kötülükler Lordu Darth Vader genç Skywalker'ı yakalamak için uzayın her köşesine uzaktan kumandalı keşif araçları gönderdi...
Они не видят причин отдавать свою преданность богатым и влиятельным людям которые просто хотят занять место англичан под вывеской борьбы за свободу.
Özgürlük söylemiyle İngilizlerin yerini almak isteyen zengin ve güçlü kesime sadakat göstermek istemiyorlar.
Меня заставляют бороться за свободу Англии. Я молю господа, чтобы мы победили. А те, кто против нас, попали в ад.
Tanrıya dua ediyorum ki, biz selamete kavuşuruz bizimle savaşanlar da cehennemi boylarlar!
Когда борешься за свободу, смерть не кажется такой ужасной.
Beni korkutmuyorsun. Özgürlük için savaşırken ölüm o kadar korkunç değildir.
Когда постройка закончится, это оружие станет смертельным... для маленькой группы мятежников, борющихся за свободу в галактике...
Tamamlandığı zaman, bu istasyon..... galaksinin özgürlüğü için savaşan asilerin sonu olabilir.
В шестидесятых он участвовал в движении за свободу слова в Беркли.
60'lı yıllarda, Berkeley'deki "özgür konuşma" hareketine katılmıştı.
За свободу.
Özgürlük.
Думаешь, мы кладем их за свободу?
Kızılları özgürlük için mi haklıyoruz sanıyorsun?
Это цена, которую тебе пришлось заплатить за свободу.
Özgürlüğünün bedelini ödemek zorunda olduğun bir bedeldi.
Фанни борцы за свободу благодарят Вас.
- Fanny özgürlük savaşçıları sana müteşekkir.
- Ясно. Как дела у борцов за свободу?
Özgürlük savaşçıları nasıllar?
Пока мы здесь, мы боремся за свободу.
Burada olduğumuz sürece, özgürlük için savaşacağız.
Теперь, кто за свободу печати?
Şimdi, kim haklarımızdan yana?
Я католический священник и думаю, что тот, кто борется за справедливость и свободу, ид-т по пути, начертанному Господом.
Hayal bile edemeyeceğin acılardan, seni kurtarmaya çalışıyorum.
Будет особенно уместным в этот вечер отдать честь.. тому, кто боролся за нашу свободу.
Özgürlük uğruna kahramanca savaşan onurlu biri için, burada toplanmamız çok münasip düştü.
А кроме того, если вы выйдете за меня, вы сохраните свободу.
Ayrıca benimle evlenirsen, özgür kalırsın.
В 19З1 г., отсидев 2 года за вооруженное ограбление, был выпущен на свободу.
Silahlı soygundan iki yıl hapis yattı ve 1931'de iyi halden salındı.
Мы умираем за Свободу, за Бога, за Власть.
Özgürlük için, Tanrı için, iktidar için ölürüz!
За демократию и свободу.
ozgurluk. Demokrasi.
За хлеб, свободу и новую Польшу, Янек Вишневский пал.
# Ekmek, özgürlük ve Polonya için. # Janek Wisniewski düştü.
За хлеб, свободу и новую Польшу, Янек Вишневский пал.
Çeviri : Süt Kardeşler ( Hakan Orhan )
Но они сражаются. За наше общество и за нашу свободу.
Yine de bizim toplumumuz ve özgürlüğümüz için savaşıyorlar.
В вашей семье не должны ограничивать свободу выражать свои мысли вслух. За это выступают психологи и наши специалисты.
Gençlerin bir şeyini mahvetmeye hiçbir zaman çok yaşlı değilsinizdir.
Хотя писатели находят новую свободу, когда они переехать за границу.
Buna karşın yazarlar yeni yerlere gidince özgürlüğe kavuşur.
Кто-то сейчас борется за свою свободу, жизнью рискует а мы тратим своё время на просмотр такого мусора.
İnsanlar var, savaşıyorlar hayatları, özgürlükleri için ve biz burda oturmuş anlamsız, saçma sapan şeyler izliyoruz.
Я ухватился за пылесос, нажал на кнопку возврата провода и вырвался на свободу.
Elektrik süpürgesine sarıldım ve kablo toplama düğmesine bastım. .. ve bu da benim özgürlüğüm oldu.
Они воевали за нашу свободу, против южан.
Güneyli hükümete karşı, özgürlüğümüz için savaşıyorlardı.