Bu olmalı перевод на английский
18,507 параллельный перевод
En basit çözüm bu olmalı.
The simplest solution!
Evet, bu o büyü eklenen bu olmalı. O şimdi ne olursa olsun cehenneme onu yapmak.
Well, that must be what he added to the spell to make him whatever the hell he is now.
- Belki de adın bu olmalı.
- Maybe that's your new name.
Bu harika bir gün olmalıydı.
This should've been a great day.
- Bu çok iyi hissettirmiş olmalı.
That's got to feel pretty good.
Bu kişi de sen olmalısın.
It should be you.
O da bu bulmacanın bir çözümü olmalı.
That has to be the solution to this hell puzzle, too.
Bu yüzden olmalı.
It's part of it.
Phillies o gün deplasmanda oynuyordu, bu yüzden trafik Baltimore'da olmalıydı.
The Phillies had an away game that day so that traffic would've been in Baltimore.
Pekâlâ Stewie, son reklâmına çaba bile sarf etmeden seçildin. Yani bu senin için çantada keklik olmalı.
Okay, Stewie, you booked the last commercial without even trying, so this one should be a piece of cake.
Bu Chadley olmalı.
Ah, that must be Chadley.
- Bu, Jerome olmalı.
( horn honking ) Oh, that must be Jerome.
Bir şekilde tüm bu olaylarla ilişkili olmalı.
He's connected to all this somehow.
Hive Radcliffe'i bu yüzden yakalamış olmalı. Ordusunu yaratmak için.
That must be why Hive grabbed Radcliffe... to make his army.
Biz bile ilk etapta bu yapıyor olmalıdır.
We shouldn't even be doing this in the first place.
Bu mümkün değil, mutlaka bir yerlere gitmiş olmalı.
There's gotta be something else.
Bu bir tehdit olmalı.
Well, this has been a treat.
Bu da senin... Atın olmalı.
Ah, and this... must be your knight.
Bir adamın Thane'i üzerinde bu kadar gücü olmalı mı?
Should any man have that much power over his Thane?
Bu seni fazlasıyla üzüyor olmalı Bayan Mathison.
That must have been very upsetting for you, Mrs. Mathison.
Saçının her teli düzgün olmalı. - İşte bu kadar.
Every strand of hair in place.
Kardeşlerim ve bacılarım bu dünyadan göçerken nereye gittiğiniz hakkında biraz bilgi sahibi olmalısınız.
Brothers and sisters, you ought to be doing some thinking about where you're going when you leave this world.
Bu serserilerin söylenileni yaptığından emin olmalıyım.
Make sure these punks do as they're told.
Bu bir şaka olmalı.
This is a joke,
Bu konuşmayı beş dakika önce yapıyor olmalıydık.
Angela, I already know the answer.
Bu şekilde saklanmaları onlar için korkunç bir külfet olmalı.
To hide like this must be a terrible burden.
Eğer bu kadar endişelenmişse, epey yaklaşmış olmalıyım ve sen de ne kadar yaklaşmış olduğumu biliyor olmalısın.
If she was worried, then I must have been close, and you must have known how close.
Bu senin için çok zor olmalı.
This must be difficult for you.
Bu oldukça önemli bir görev. Fevkalade dikkatli olmalısın.
This is a very important thing, you must be extra careful.
Eğer akıntı bu şekilde devam ederse, çıkış yaklaşık olarak şurada olmalı.
And if the current runs this way, the exit should be approximately here.
Bu kadar acıya değecek başka bir şey olmuş olmalı sana.
I want to thank... must be something else happened to you make it so worth the pain.
Bu tür şeylere hakim olmadığı için ona da göz kulak olmalısın.
You gotta look out for him, too,'cause he's new to all of this.
Bu yasadışı olmalı!
It should be illegal!
Kimseye görünmeden bu yolla girip çıkıyor olmalılar.
That must be how they were getting in and out undetected.
Bu kadar çok biliyorsan, belki de soruları soran taraf ben olmalıyım.
If you know so much, maybe I should be asking you.
- Bu hislerime engel olmalıyım.
I need this to stop.
Ama bu dünyada kalmanın bir yolu olmalı.
But there has to be a way for you to stay in this world.
Bu işi nasıl yapacağımız konusunda akıllı olmalıyız.
Okay, we have to be really clever about how we do this.
Bu kez farklı olmalı.
It would have to be different.
Biri onu, bu iş için tutmuş olmalı.
Someone must've hired her for this.
- Tamam, ilerleyişimizi duymak istiyorsan ki bu işte eline geçecekler bundan ibaret olacak... gelişmeler dedektifçilik oynamayı bırakıp bana karşı biraz daha açık olmalısın.
I'll go. " All right, if you want to hear about our progress, and that is all you're getting out of this... updates... You need to stop playing detective and be a little more forthcoming with me.
Yani Eric Dunn'ın resmi olarak dosyaladığı bu raporda, ki bunu hiç görmemiştim ve bu, departmanın tarafından 12 yıl önce İş İşleri'ndeyken bana yollanmış olmalıydı...
So in this report, which Eric Dunn officially filed, which I have never seen, and which should have been forwarded to me at I.A.
Bir davayı bu denli kötü idare etmek çok sinir bozucu olmalı.
- [Cellphone vibrates] - It must be very frustrating - to have mishandled a case this badly.
- Biliyorum, bu davayı çözmenin getirdiği baskı devasa olmalı...
- I know the pressure to solve this case
Dostum, kutusu on dolar olduğuna göre bu şey cidden harika olmalı.
Man, this shit better be on fleek for ten bucks a box.
Ve bu umutla örnek olmalısın.
And with that hope, you must lead by example.
Bu hayatımdaki en acınası görüş olmalı.
- This has gotta be the most pathetic sight ever.
Yüce İsa, bu şarkıyı seviyor olmalısın!
Jesus Christ, you must love this song.
Bir milyarderle konuşmak için en az bu boyda olmalısın.
Well, you gotta be at least, uh... This tall to ride a billionaire. So...
Ben değildim bile, bu şovda birileri olmalıydı. Bu bir başkasını temsil ediyor...
Even if it wasn't me, there should be somebody else on this show that represents another...
Dürüst olmak gerekirse, bu şovda olmalısın.
Honestly, you should be on this show.
olmalı 170
olmalısın 39
olmalıydı 23
bu olabilir 58
bu olmayacak 50
bu olsun 16
bu olmaz 67
bu olur 45
bu olacak 24
bu olay 48
olmalısın 39
olmalıydı 23
bu olabilir 58
bu olmayacak 50
bu olsun 16
bu olmaz 67
bu olur 45
bu olacak 24
bu olay 48
bu olamaz 268
bu olur mu 39
bu olayda 16
bu oldu 16
bu olabilir mi 19
bu olmamalıydı 17
bu olağanüstü 52
bu olduğunda 20
bu olanaksız 43
bu olur mu 39
bu olayda 16
bu oldu 16
bu olabilir mi 19
bu olmamalıydı 17
bu olağanüstü 52
bu olduğunda 20
bu olanaksız 43