Dışarda перевод на английский
3,625 параллельный перевод
7 / 24 dışarda polisler olacak.
We have officers outside 24 / 7.
- Şey, pencereleri aç, halıları dışarı at, dışarda kurusunlar.
Well, you open the windows, chuck out the carpet, let it all dry out.
Siz ikiniz dışarda keyif çatarken, kızınız burada kendini aptalş yerine koyuyor.
You gotta tell her the truth! Axl, look.
İkisi dışarda!
Two outs!
Çocuklar dışarda ne yapıyor ki?
What do kids even do outside?
Dışarda ne buldum bilemezsin.
You'll never guess what I found outside.
Bu yüzden kızımın katili elini kolunu sallaya sallaya dışarda geziyor.
And that's why my daughter's killer was set free.
Dışarda yalnız!
Tessa, you have to find my girl. Promise me.
Benimle dışarda biraz dolanmak ve laflamak ister misin?
Would you like to step outside with me and catch up?
Bir Gece daha dışarda kalma.
Don't stay out overnight again
Uzun süre dışarda kalıp dönünce hemen bir yabancı oluyorsun.
Since you've been out of touch for so long you're practically a stranger
Sence dışarda senin fikrini... değiştirebilecek kimse yok mudur?
You don't think there's anybody out there who can make you change your mind?
- Sadece dışarda oturmamı mı istiyorsun?
You just want me to sit out there?
- Yeni kurallara göre, bazı insanlara dayanarak kabile üyeleri aniden kendilerini dışarda buluyorlar.
Based on the new rules, some people who have been considered members of the tribe their whole lives would be suddenly out.
Dışarda dava üzerinde.
He's out on the case.
Londra Şehir Stüdyolarının emlak planlamacıları dışarda.
The name of the London City Studios'property developers is already out there Weinstein De Vere.
kampanya işleri dışarda.
Campaign is outside.
kampanya işleri dışarda.
Campaign's outside.
Bu akşam yemeği dışarda mı yiyiyoruz?
Are we eating out tonight?
- Dışarda 17-78'le başlayan dört plaka var, yalnızca bir tanesi dün Ellis'in benzin istasyonunda olması mümkün.
Out of the four license plates that start with 17-78, only one could have possibly been in Ellis'gas station yesterday.
Bu kızı o eve göndermek için elimden geleni yapıyorum ve sen onu dışarda tutmayı mı istiyorsun.
I'm doing my best to send this girl in that house.. .. and you want to keep her out.
Beni dışarda bekle.
Wait for me outside.
Molly bu gece dışarda yememizi istiyor ve tüm iyi restoranlar dolmuş durumda.
Molly wants to go out to dinner tonight, and every nice place is booked. - See?
Dışarda kar yağıyordu ve bunu yapmak zorunda değildim.
And it was snowing out, and I didn't have to do that.
- Onu dışarda bırakmalısın.
Let him figure it out.
Aradığında dışarda olmamın sebebi mi?
Reason I was over the border when you called?
Çünkü ben evlatlığım, ve bunca yıl gerçek annem dışarda beni arıyor.
Because I'm adopted, and after all these years, my real mother has been out there looking for me.
On katlarına kadar adamı dışarda tutabilirler.
They could hold off ten times their number.
Tutkularımızı dışarda keşfetmemiz gerektiğini söylemiştim.
Told you we should have explored our passions outside.
Eski karına gidip gelerek... bir ayağının içerde bir ayağının dışarda olmasına katlanamıyorum.
I can't stand this "one foot in, one foot out" thing that you've got going with your ex.
Hemen dışarda.
Right outside.
Zaten dışarda çok vakit geçireceğimizi düşünmemiştim.
So? I wasn't seeing us spending a lot of time outdoors.
Hepiniz haklısınızdır ama bu sefer dışarda kalacağım.
Mm-hmm. Well, y'all are probably right, but I'm gonna sit this one out.
Katilimiz hala dışarda bir yerde.
Our killer's still out there.
Oraya herkesi almışsın bir tek kendin dışarda soğuktan titriyorsun.
You have taken everybody in there but you are shivering outside.
Erkeğinin gözünün dışarda olduğunu bilmek, seni gerçekten kızdırmış olmalı.
It must make you so bloody mad to know your man has a wandering eye.
Oh, dışarda elinde kamerayla bir adam var- -
Oh, there's a man with a camera out there. That's- -
Bugün daireyi temizlerken ve ellerim hiç tanımadığım birinin tuvaletindeyken fark ettim ki eğer başarılı olmak istiyorsak dışarda erkek gibi düşünmeliyiz.
So today when we were cleaning up that apartment and I had my hands in a total stranger's toilet, I realized if we're really gonna be successful, we've got to think outside the bull.
Bugün dışarda çok yıldız var.
There are so many stars today.
Dışarda insan avı var.
There's a manhunt going on.
Eminim Donald şimdi dışarda bizi kitap eksikliğimiz için yargılıyorur.
I bet Donald's our there right now judging us for our lack of books.
Şüpheli hala dışarda, bu yüzden içerde kalın.
The suspect is still at large, so please remain inside.
Percy C.I.A görevleri için onu muhtemelen dışarda tutmuş.
Percy probably loaned him out to the C.I.A. on select missions.
Her şeyi dışarda unuttum.
I have forgot everything outside.
Tamam, eğer gitmemi istiyorsan şöför dışarda bekliyor.
Fine. But if you want me to go, my driver's right outside.
Napiyim nereye koyiim darken şu benim dışarda kirli torbamın içine sıkıştırıverdim...
So I tried to think what to do, where to hide it. I stuffed it outside in my dirty laundry bag.
Babam içerde ben dışarda hayatımda ilk defa gerçek anlamda yalnızdım.
Dad was locked up, I was free. For the first time in my life I was truly alone.
Gerçek Çöpçü Adam'ın hala dışarda olduğuna inanıyorum.
I believe the real Trashman is still out there.
Max gerçek Çöpçü Adamın hala dışarda olduğuna inanıyor.
Max here believes that the real Trashman is still on the outside.
Geri kalan herkes dışarda kalacak.
Everyone else can stay put.
Kilit yok beni hep dışarda tuttu...
No lock ever kept me out...
dışarı 1436
dışarıda 424
dışarıya 59
dışarıdayım 29
dışarı çık 478
dışarı çıkıyorum 69
dışarı çıkacağım 19
dışarı çıkalım 87
dışarı gel 90
dışarıdaydım 29
dışarıda 424
dışarıya 59
dışarıdayım 29
dışarı çık 478
dışarı çıkıyorum 69
dışarı çıkacağım 19
dışarı çıkalım 87
dışarı gel 90
dışarıdaydım 29