Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ G ] / Geldik

Geldik перевод на английский

23,394 параллельный перевод
- Biz sadece pasta için geldik.
- Oh, we're just here for the cake.
İşte geldik.
Here we are.
- Beraber geldik.
- Oh, he's with me.
- Geldik.
- Here we are.
Sadece iki kısa günde, liderlerle görüştük ve Apollo ruhunu getirmeye geldik.
In only two short days, we've met the leaders and we came to bring the spirit of Apollo.
Sizi dinlemeye geldik.
We're here to listen.
Alisha'nın evine geldik.
We're at Alisha's home now.
Oyuna geldik.
We got played.
Buna mı geldik, işlevsel.
That's where we're going, functional.
Buraya Baron Zemo'yu yakalamaya geldik.
We're here to capture Baron Zemo.
Şimdi eşitliği bozma raunduna geldik ve dayanıklılık testi yapacağız.
In our tie-breaking round, we will test a match of endurance.
Neden kliniğe geldik?
Okay, why are we in the clinic?
İşte geldik.
Ah. Here we are.
Bütün hafta sonu çalışan seksi bilim adamları var dediler geldik.
We heard there were some sexy scientists working hard all weekend.
Yani emekleye emekleye çıkmaz sokağa geldik.
So we crawled into a dead end.
Üzerimde psikanaliz yapacağın kısma mı geldik?
Is this the part where you try to psychoanalyze me?
Biz geldik.
We're here.
Kusura bakmayın erken geldik. Hiç trafik yoktu.
Sorry we're early, the traffic was light.
Bay Eichorn, aslında buraya Al Baxter'la konuşmak için geldik.
Actually, Mr. Eichorn, we're here to speak with Al Baxter.
Topraktan geldik, yine toprağa döneceğiz.
All comes from dust. And all returns.
Eki savaş mühimmatlarını kontrol etmek için geldik.
We were sent to the base to check on old weapons ordnance.
Sonra randevunun nasıl geçtiğini görmek için buraya geldik.
And then we drove over here to see how your date went.
Ama biz geldik, değil mi?
[Tommy] But we're here, right?
Bu konulara nereden geldik ki?
What brought all of this on?
Nasıl geldik buraya?
How did we get here?
Zahmet etmeyin, geldik zaten.
No trouble. We're right here.
Hanna, hepimiz geldik.
Hanna, we're all here.
Bay Cochran buraya geldik çünkü insanlar kayboluyor.
Mr. Cochran, we're here because more people have gone missing.
Buralara nasıl geldik?
How did we get to this?
Buraya bir gün, yarın gelecek hafta, gelecek yıl öleceğini söylemeye geldik.
We're here to tell you that one day, tomorrow, next week, next year, you're going to die.
Joanie Jennifer'ı davet etmiş. Beni de özel şoförü olarak görmüş. Paket halinde geldik.
Joanie invited Jennifer and seeing as how I am her chauffeur, we're part of a package deal.
Buna inanmayabilirsin Sam ama yardım etmeye geldik.
And while you might not believe this, Sam, we're here to help.
Pardon erken geldik.
Sorry we're early.
Şaire tüm saygımıza rağmen, Burada kendimize ait bir hikaye ile geldik...
All due respect to the Bard, we're here with a tale of our own...
Buraya bir anlaşma için geldik.
We're here to broker a deal.
Buraya kızım Olivia'nın kalp nakli için geldik.
We're here for my daughter Olivia's heart transplant.
Biz geldik.
We're back.
Geldik.
We're here.
Pekala ekip işte geldik.
Well, gang, here we are.
Bizde bunu öğrenmek için geldik.
That's what we're here to figure out.
- Gelebildiğimiz kadar çabuk geldik.
Hey. Got here as fast as we could.
Sahiden bunun için mi geldik?
Is that really why we came here?
Buraya iş konuşmaya geldik. O yüzden hemen başlayalım.
I'm sure you're all aware that ever since I left, profits have dropped 15 %.
Burada işlerin farklı yürüdüğünü söyleyeceğin kısma mı geldik?
Okay, this is where you tell me things work differently here?
Biz geldik.
Hey, we're here.
Bekle biraz, bu yüzden mi geldik buraya? Hangi kafayla bu parayı çalmanın doğru olacağını düşündün?
In what world did you think it was okay to steal that money?
Sadece davaya hazır olup olmadığını, görmek için buraya geldik.
We just wanted to make sure you felt fully prepared to take the stand.
Sence Axl davetsiz geldik diye kızar mı?
Oh-ho-ho-ho. You think Axl'll be mad that we're crashing here?
İşte geldik.
There we go.
- Sizi saraya götürmeye geldik.
We're here to take you to the palace.
Klimayı açın, çünkü yakıp yıkmaya geldik! Aynen öyle, bebeğim!
- Turn up the A / C'cause we about to destroy this joint!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]