Geç kaldım перевод на английский
6,116 параллельный перевод
Kalıp sohbet etmek isterdim ama Polifonik dersine geç kaldım.
I'd love to stay and chat, but I'm late for Polyphonics.
Üzgünüm, geç kaldım.
Sorry I'm late.
Özür dilerim, geç kaldım.
Hey, sorry I'm late.
Müsaadenizle, ben geç kaldım.
Now, if you'll excuse me, I'm late.
Çok önemli bir randevuya geç kaldım.
I'm late, I'm late for a very important engagement.
Hayır! Çok geç kaldım.
No! I was too late.
Zaten baya geç kaldım.
It may already be too late.
Üzgünüm çok geç kaldım.
( Panting ) Sorry, I'm so late.
Sandy, uçak yeni indi ve bir toplantıya geç kaldım.
Sandy, uh, I just landed. I'm late for a meeting.
Yuvaya o yüzden geç kaldım.
That's why I came late to the daycare.
İşe şimdiden geç kaldım.
Oh, Mike was a little shit, he deserved it. So, we just need to figure out... whose shadow it was and why they're here. JOANNA :
İşe şimdiden geç kaldım. İzin al.
You're a very distracting man.
- Derse geç kaldım.
- I'm late for a class.
Çok mu geç kaldım?
Am I too late?
- Çok mu geç kaldım?
Hey, am I too late?
- Geç kaldım.
I'm late.
Biraz geç kaldım...
I am a little late...
Geç kaldım.
Kisses.
Yemek randevuma geç kaldım ve öğleden sonra da Dr. DePaul ile çekimimiz var ama yarın...
I'm late for a lunch engagement, and then the PSA shoot with Dr. DePaul is this afternoon, but tomorrow...
- Özür dilerim, geç kaldım.
- Sorry I'm late.
Üzgünüm, geç kaldım.
Hi, sorry I'm late.
Kusura bakma Conrad. Geç kaldım.
Sorry I'm late, Conrad.
Çok geç kaldım.
I was too late.
Kusura bakma, kutlamaya geç kaldım.
Sorry, I'm late for celebration.
Programımda bir hata yaptıktan sonra dün öğleden sonra onu kovdum. Genel kurul toplantısına geç kaldım.
I fired her yesterday afternoon, after she made a scheduling mistake and I showed up to a board meeting late.
Üzgünüm geç kaldım.
Sorry I'm late.
- Yarar. Daha önce çok geç kaldım.
Yes, it will, I was just too late before.
İşe geç kaldım.
I'm late for work.
Sizi şok edeceğinden eminim ama geç kaldım.
Sure this comes as a shock to you, but I'm running late.
Korkarımki belki de çok geç kaldım.
I'm afraid we may be too late.
Geç kaldım.
Running late.
Merhaba, kusura bakma geç kaldım.
Hey, sorry I'm late.
Marshall ile olan seçmelerinde akşamdam kalmaydım, benim yüzünden geç kaldın.
And your audition with Marshall, I was hungover, and I made you late.
- Beni ofisine müdür odasına götürüp geç kaldığım için cezalandırabilirsin o zaman.
- Then you could take me to the principal's office and punish me - for being tardy, and...
Çok geç kaldığımız anlamına.
That we may be too late.
Videoya bakılırsa, zaten çok geç kaldım. Freya için çok geç kalmış sayılmazsın.
From the looks of that video, I'm already too late.
Çok geç kaldınız canım. Geri dönecek.
It's too late... it will happen.
Geç kaldığım üzgünüm.
- Hey. Sorry I'm late.
Kusura bakmayın geç kaldım.
Sorry I'm late.
Dördüne geç geldiniz. Burada olmak istemediğim için mi geç kaldığımı söyleyeceksiniz?
Are you gonna say that I'm late because I don't want to be here?
Geç saatlere dek bir toplantıya yapışıp kaldım, Ve bir türlü çıkamadım.
I got stuck in a meeting that ran long, and I've just been swamped.
Geç kaldığım için özür dilerim.
Uh, apologies, uh, for being late.
- Benim için bir zevkti. Seninle çatıyı yapmamız geç kaldığım çocuklarla zaman geçirme konusunda kendimi iyi hissettirdi.
Pitching with you around here makes me feel better about being late with the child support payments.
Dizi yayından kaldırılacak adamım. Er ya da geç bu olacak, sonra ne yapacağız?
Show's gonna get canceled, dude, sooner rather than later, and then what are we gonna do?
Geç kaldığım için özür dilerim.
I apologise for running late.
Geç kaldığım için özür dilerim.
Sorry I'm late.
Geç kaldığımız için arka kapıdan geldik
Because we're late, we came in through the backdoor.
Tehlikeyi öngöremediğim için, bir sonraki adımda ne olacağını bilemediğim için, sadece bir-iki saniye geç kaldığım için kendimden nefret etmediğimi mi sanıyorsunuz?
Think I haven't... I haven't hated myself for not anticipating a threat or seeing around the next corner or being just a second too slow...
"Buralar kayıt dışı olsun" demek için geç mi kaldım?
Is it too late to say, "off the record"?
Gary'e yardım etmeye de geç kaldık zaten.
A little too late to help Gary anyways.
Kusura bakmayın, geç kaldım.
Sorry I'm late.