Gördüm seni перевод на английский
5,623 параллельный перевод
Ona sorular sorarken gördüm seni.
I saw you asking him all those questions.
Geçen gün tepede gördüm seni.
That day on the hill.
- İyi gördüm seni Dr. Hart.
Whoo! Lookin'good, Dr. Hart!
Wilfred, gördüm seni!
Wilfred, I see you. Let's go.
- Etrafinda dönerken gördüm seni.
I saw you twirl.
Çıplak seks yaparken gördüm seni.
I saw you having naked sex.
Seni bugün George adamıyla konuşurken gördüm.
I saw you talking to that George guy today.
Geçen gece seni Bill ile orada gördüm.
I saw you there last night with Bill.
Ben seni her zaman oğlum gibi gördüm.
I always saw you as like a son.
Seni kendi Tanrı'na dua ederken gördüm.
I've seen you praying to your god.
Seni gördüm lan.
Fucking saw you, man.
Seni çizim yaparken gördüm.
I see you draw, too.
Karantinadan sonra seni gördüm.
I saw you after lockdown.
Julie'yi ziyarete gelmiştim. Seni Roman'la gördüm.
I was there visiting Julie, and I saw you and Roman.
Seni sokak arasında gördüm.
I saw you in the alley.
- Seni onunla parkta gördüm.
I saw you in the park with him.
Seni parçalara ayırdıklarını gördüm.
I saw them tear you to shreds!
Seni geçen gece merdivenlerde gördüm.
I saw you the other night, on the stairs.
Buradan geçiyordum seni orada sallanırken gördüm.
Was passing by here and saw you hanging there.
Seni gördüm... kendine konuşuyor.
I saw you... talking to yourself.
Seni gördüm!
I seen ya!
Seni Pedro'nun arabasından çıkarken gördüm.
I saw you coming out of the car Pedro.
Seni kütüphanede gördüm.
I saw her in the library...
Seni yatakta gördüm.
I saw you on the bed, okay?
Seni havuzda yüzerken gördüm.
I saw you floating in the pool.
Brenda, seni dedektif McCandless'la beraber gördüm.
Jamie : Brenda, I saw you with Detective McCandless.
Seni çok yakından izliyordum ve ufak tefek pek çok hırsızlık gördüm.
I've been watching you very closely, and I do believe I noticed a spot of petty larceny.
Seni gördüm. O odada.
_
Donna, harika bir kadınsın ve belirtmek isterim ki, seni hep aileden biri olarak gördüm.
Donna, you are a remarkable woman, and I just wanted to say that I've always thought of you as family.
Ben de belirtmek isterim ki, seni hep çok seksi biri olarak gördüm.
I just wanna say that I've always thought you were hot.
Seni Ben'le gördüm.
I saw you with Ben.
Geçen gün seni boş paketi atarken gördüm.
I saw you throw an empty pack away the other day.
Seni dışarı çıkarken gördüm.
I saw you go outside...
Çiçek çiftliğinden geri geliyordum. Buraya geldim ve seni Phuong'un kıyafetleriyle yürürken gördüm.
I was coming back from the flower farm I came here and saw you walking in Phuong's clothes
Ryan, seni yanında köpekle arabada gördüm.
Ryan, I saw you in the car with the dog.
Ve ertesi gün seni gördüm.
I spotted you the next day.
- Bunca yıl kâbuslarımda seni gördüm.
All these years, I had nightmares about you.
Seni gördüm, kokuşmuş fahişe.
I saw you, you stinkin'whore.
Seni çocukların etrafında gördüm, onların yanında nasıl ışıldadığını gördüm.
I've seen you around children seen how you light up around them.
Seni etrafta dolanırken gördüm ve yardım edebilirim dedim.
I've seen you milling around. Maybe I could help.
Seni haberlerde gördüm.
I saw you on the news.
Neye sahip olduğunuzu, en başından beri nasıl yakın olduğunuzu ve seni nasıl gördüğünü gördüm. Beni nasıl gördüğünden biraz farklıydı.
I saw what you guys had, how close you were from the get-go, and I saw how she saw you, and it was different than how she saw me.
Seni, bugün duruşmada ifade verirken gördüm.
I-I-I saw you testify in court today.
Seni televizyonda gördüm ama aramadım.
I seen you on TV but you never called
Camdan baktım ve seni bir adamla birlikte gördüm.
I looked in the window and I saw you with a man.
- Seni mezarlıkta gördüm.
I saw you at the cemetery.
Seni orada Amanda'yla gördüm.
I've seen you there with, um... with Amanda.
Rüyamda seni gördüm.
_
Beni kurtardığın için seni kahramanım olarak gördüm.
I saw you as a hero because you rescued me.
Amailk kez ben, seni gördüm Çakralarınızı netti.
But the first time I saw you, your chakras were clear.
Seni Rudy ile beraber takılırken gördüm.
I saw you go in the walk-in with Rudy.
seni çok seviyorum 321
seni seviyorum 4697
seni çok özledim 187
seni 1182
seni görmek istiyorum 81
senin adın nedir 33
seni istiyorum 270
senin adın ne 311
seni anlamıyorum 181
senin 814
seni seviyorum 4697
seni çok özledim 187
seni 1182
seni görmek istiyorum 81
senin adın nedir 33
seni istiyorum 270
senin adın ne 311
seni anlamıyorum 181
senin 814
seninle 184
seni seviyorum baba 42
seni gördüğüme sevindim 550
seninle olmak istiyorum 35
seni seviyorum anne 35
seni bekliyorum 106
seni çok özlüyorum 22
seni özledim 350
senin için çıldırıyorum 35
seni seviyorum bebeğim 22
seni seviyorum baba 42
seni gördüğüme sevindim 550
seninle olmak istiyorum 35
seni seviyorum anne 35
seni bekliyorum 106
seni çok özlüyorum 22
seni özledim 350
senin için çıldırıyorum 35
seni seviyorum bebeğim 22