Güvenli перевод на английский
24,146 параллельный перевод
Okul çocuklarınız için güvenli bir yer.
Then what are we doing here? I want you to know that school is a safe place for your kids.
Henry'e okulun güvenli olduğunu söylüyorum, ama bu çocuklar için tam tersi.
I tell Henry school's a safe place, but for these kids it's anything but.
Güvenli yolculuklar.
Safe travels.
Bebeği Kirk'e güvenli bir şekilde... teslim ettiğinize emin olmalıyım.
I need to know that you're gonna safely deliver that baby to Kirk.
Örnekleri Philadelphia dışındaki güvenli bir laboratuvara götürüyorlar.
They're moving the samples to a secure satellite lab outside Philadelphia. What's wrong?
Bir güvenli eve baskın yapmışlar ama gitmiş.
They raided a safe house, but he was gone.
Soygaz olduğu için güvenli ama bir sıkıntı- -
It's an inert gas, so it's safe, but you might have a problem with...
Koruyucular'ım size güvenli bir geçit sağlama emrini aldı.
My Protectors have orders to give you safe passage through our space.
Sistemimizden güvenli geçişiniz güven altında.
Your safe passage through our system is secure.
Bize güvenli bir yol oluşturulduğundan emin olmak için fighterlar eşlik ediyor. Merak etmeyin.
We're being accompanied by a fighter escort to ensure safe passage.
Biz de şüpheliyi güvenli şekilde düzeltmenin yolunu arayalım.
The rest of us need to figure out how to deprogram the unsub safely.
O, güvenli bir yerde.
She's somewhere safe.
Bence artık burası güvenli değil.
What if you were followed? I don't think it's safe to stay here.
- Bu güvenli görünüyor.
- This looks safe.
- Güvenli değil, değil mi?
- Not safe, though, is it?
Hammond'un gemisi onu güvenli bir şekilde diğer tarafa çevirdi.
Hammond's ark made it to the other side safely.
İnanılmaz güvenli bir alet.
It's an incredible safety device.
Tamamen güvenli.
Perfectly safe.
Gooti ve Jonner'i götürebiliyorken güvenli bir yere götürün.
Get Gooti and Jonner to safety while you still can.
Elbette, her zaman kıymet verdiğin insanların yanında olamazsın, ama söz konusu onları güvenli bir şekilde evlerine ulaştırmak olduğunda, her türlü sorumluluğu alırsın.
Sure, you can't be there all the time for the people you care about, but when you have a chance to help, you have a responsibility to do whatever it takes to ensure their safety, to get them home.
Herkesin güzel, temiz ve güvenli zaman geçirdiğinden emin olmak istedim.
Just making sure everybody's having a good, clean, safe time.
Biri yüksek güvenli duvarı olan kurumsal hesap fakat bu kişisel hesabı ise dikkatimi çekiyor.
This one's his corporate account with a massive firewall, but this personal network is begging for my attention.
Adlarımızı söylemesek, herkes için daha güvenli olur.
It's safer for everyone if we don't say names.
Ters giden bir şey olursa, güvenli sözcük "muz".
If anything goes wrong, the safety word is "banana."
Buluşamayız, güvenli değil.
It's off. We can't meet.
Bölge güvenli.
I-I secured the location.
Bu şehirdeki en güvenli bina, beni takip edin.
This is the safest building in town. Follow me.
Amerika Posta Servisinin, McCIoud şubesi.. ... Siskiyou kasabasındaki en güvenli binadır.
The McCloud Branch of the USA Postal Service is the safest building in Siskiyou county.
Ve onu bütün bunlardan çok uzağa güvenli bir yere götürür müsün?
And will you take him somewhere safe, somewhere far away from all this?
Önce klempleyeceğiz. Sonra da güvenli olması için bağlayacağım.
We'll clamp this, and then I'm gonna secure it with a tie.
Hiç güvenli değil.
It's not safe.
Tamam ama öncelikle sana güvenli kelimemin "Lahana" olduğunu söylemem lazım.
Okay, but first I should tell you my safe word is "cabbage."
Hiç güvenli değil.
That's not safe.
Tamam. hemen güvenli bir yere geçip...
Okay, I need you to get to a safe place and lock the door.
Kırmızı meyvelerin yemek için güvenli olduğunu söylemiştin.
You said the red berries are safe to eat.
Diğeri güvenli bir yere indi ve sonra kaçtı.
The other landed safely and then ran off.
Güvenli bir semtte yaşıyoruz.
We live in a safe neighborhood.
Bir tanık, ikinci bir köprü atölyesinin güvenli bir şekilde toplandığını gördü. Ve sonra sahneden kaçın.
A witness saw a second base jumper land safely and then flee the scene.
Buraya gelmeniz kaydedildi. Ve güvenli bir sunucuya gönderildi.
Your arrival here has been recorded and sent to a secure server.
Güvenli bir yere koyabilme.
being able to place it safe.
Bu doğru olsaydı bile, Tall Boy ile etkileşim kurmak sizin için daha güvenli değil, Bir eroin satıcısıyla sohbet etmek benim için olurdu.
Well, even if that was true, interacting with Tall Boy is no safer for you, than chatting with a heroin dealer would be for me.
Dynamics'te güvenli bir depoda duran teknoloji harikası prototipi çalacağız.
We're stealing a state-of-the-art prototype locked in a secure vault at Bradley Dynamics.
Güvenli bölgeye sızıp, çipin bulunduğu RD laboratuvarına gireceğiz. Ama Tom'un kasaya erişimi yok.
We slip into the secure zone and head to the RD lab where the chip's being held, but what Tom doesn't have access to is the vault.
Gidip güvenli mekanı hazırla biz de geliyoruz.
Go ahead and prep the safe house, and we'll meet you there.
Seni güvenli mekanımıza götürmek lazım. Hadi.
We need to get you to the safe house, come on.
FBI'ın güvenli mekanında.
He's in an FBI safe house.
Winter'ı güvenli bir yere alalım. Hadi
We need to get Winter to a secure place, come on.
1 dakka, güvenli daireye saldıranlar Sandstorm olabilir mi?
Wait, could Sandstorm have been the ones that attacked you at the safe house?
Mayfair'den devraldığımda buradan evime güvenli bir hat çekmiştik.
When I took over for Mayfair, we installed a secure line into my apartment.
FBI'daki canım arkadaşımlarımın yanından daha güvenli bir yer mi var?
I mean, what safer place in the world to be than with my good friends at the FBI?
Ofisimi güvenli hale getirmem lazım.
I need to secure my office.
güvenlik 301
güvenli değil 43
güvenlik mi 20
güvenli bir yerde 23
güvenli mi 42
güvenlik alarmı 24
güvenlik şefi 86
güven 68
güveniyorum 32
güvende 82
güvenli değil 43
güvenlik mi 20
güvenli bir yerde 23
güvenli mi 42
güvenlik alarmı 24
güvenlik şefi 86
güven 68
güveniyorum 32
güvende 82
güven bana 558
güvenebilirsin 19
güvenilir 40
güvendesin 88
güvenin bana 41
güvende olacaksın 20
güvende mi 22
güvendeyiz 48
güvendesiniz 21
güvenebilirsin 19
güvenilir 40
güvendesin 88
güvenin bana 41
güvende olacaksın 20
güvende mi 22
güvendeyiz 48
güvendesiniz 21