Her şey bitti перевод на английский
2,268 параллельный перевод
Tam bir ezik gibi hissediyorsun ve kendinden iğreniyorsun, tiksiniyorsun hayatın hiç anlamı yok, her şey bitti aslında ölüsün, vs... vs... Belki de cevapların bende olduğu zannediyorsun.
Life has no point, it's over, you're basically dead... blah, blah, blah, blah, blah, and you think maybe I have the answer.
Her şey bitti artık.
It's all over now.
Her şey bitti.
It's all over.
Her şey bitti artık.
It's over.
Ama her şey bitti derken, mağlubiyete baktım ve umudu gördüm.
But when all seemed lost, I stared at defeat and found hope.
Her şey bitti mi?
Is it all over?
Her şey bitti.
It's over.
Her şey bitti!
I've done everything!
- Her şey bitti, Allen!
- Eventually, Allen!
Artık her şey bitti.
Now this is really the end.
Sanırım her şey bitti.
So, I guess it's over now, huh?
Görünüşe göre her şey bitti millet!
Looks like it's over.
Her şey bitti.
We're done.
"Kariyerinin bittiğini düşündün mü * Her şey bitti diye mi düşünmüştün?" dedi.
"Did you think your career was over? Were you finished?"
" Bana diyabetik olduğumu söylediklerinde ki o zaman çok hastaydım, her şey bitti.
He said, "When they told me I was diabetic " and I was really sick with it ", which was right before he did my song,
Artık her şey bitti ve eve dönüyorsun.
Well, it's all over now and you're going home.
Her şey bitti, Frank.
It's over, Frank.
Artık, her şey bitti, küçük kız.
Now, it's all over, little girl.
Yani her şey bitti mi?
So is it all over now?
Her şey bitti.
It's really over.
Her şey bitti.
Everything's over.
İşin, sigortan ev kredin, emekliliğin, her şey bitti!
Your job, medical insurance... home loan, pension plan, everything is finished!
Bitti, her şey bitti!
It's over. Everything's over.
Her şey bitti artık, Jim.
Jim, it's over.
- Her şey bitti.
It's over.
- Her şey bitti, değil mi? - Hayır.
- It's over, isn't it?
Çığlıklar cennete kadar yükseliyordu ama Tanrılar onlara sırt çevirmişti tam her şey bitti derken Roma'nın en sevilen evladı Marcus Minucius Rufus geldi!
Echoing into the heavens, where the gods themselves turned their backs. All seemed lost, until Rome dispatched it's favored son... Enter Marcus Minucius Rufus!
Her şey bitti.
It's over, man!
- Her şey bitti, efendim.
It's all over, sir.
Her şey bitti.
- It's over.
Her şey bitti adi herif.
It's over, jerk-off.
İşte, her şey bitti.
There. Over and out.
- Her şey bitti mi?
- Everything done?
Birkaç yıl evvel bazı problemler yaşadım ve ameliyat oldum ve her şey bitti.
There were issues a few years back... then some surgery, and that's that.
- Her şey bitti.
- L-It's over.
- Ne yazık ki her şey bitti, ihtiyar.
It's all over, I'm afraid, old thing.
Etrafına bir bak, minik Mesih. Her şey bitti.
Look around, tiny messiah - it's over.
Grupla ilgili her şey bitti o an.
Everything to do with the band ended at that moment.
Her şey bitti sanırım.
That should be everything.
Her şey bitti.
It's you all over.
Her şey bitti. Otel gitti.
The Empire is gone.
Her şey bitti, Keller.
It's over, Keller.
Martin, her şey bitti.
Look, Martin, it's over.
Her şey bitti.
It's over. It's all over.
Hiçbir şey, her şey bitti.
Nothing. It's all over.
Her şey orada oldu bitti.
That's where it all happened.
Bitti. Her şey çok güzel.
Everything is beautiful.
Uğruna çalıştığımız her şey onun yüzünden bitti.
Everything we have worked for, it's all over because of him.
- Cole her şey bitti.
Cole... it's over.
Evine dön. Artık her şey bitti.
It's over now.
Bu kadar erkege söz vermiş sen, işe yaramaz her şey bitti... gel... Dur... dur...
Stop... stop...
her şey yolunda 1390
her şey yolunda mı 840
her şeyin bir zamanı var 23
her şey için teşekkürler 136
her şey iyi olacak 102
her şey için teşekkür ederim 55
her şeyin 49
her şeyim 18
her şeyin bir ilki vardır 44
her şeyi yaparım 77
her şey yolunda mı 840
her şeyin bir zamanı var 23
her şey için teşekkürler 136
her şey iyi olacak 102
her şey için teşekkür ederim 55
her şeyin 49
her şeyim 18
her şeyin bir ilki vardır 44
her şeyi yaparım 77