Hâlledeceğiz перевод на английский
40 параллельный перевод
Bu işi hâlledeceğiz.
We'll get a hold of you.
- Bir ay içinde bunu hâlledeceğiz.
- We're gonna go for it in a month.
- Hâlledeceğiz.
- We'll do something.
Bunu hâlledeceğiz!
We can fix this!
Bunu böyle hâlledeceğiz.
We'll deal with this.
- Hep beraber hâlledeceğiz bunu.
I'll take her. - We can take her.
O işi biz hâlledeceğiz.
We'll take care of that.
Çağır onu, bunu hâlledeceğiz.
Get him out here, we'll settle this now.
Önce arabayı tamir edeceğiz, ondan sonra diğerlerini hâlledeceğiz.
We'll fix the car first, then we'll fix the other things.
Hâlledeceğiz bunu.
we'll sort this out.
Sanırım hâlledeceğiz.
I think we'll be fine.
Bunu da hâlledeceğiz, F.
We're gonna work this out, F.
Biz de yaşlı kadını hâlledeceğiz.
And we'll handle the old woman.
Anlaşılan kendimiz hâlledeceğiz.
Well... Guess we just do it ourselves.
Bak, merkeze gideceğiz ve bunu hâlledeceğiz.
! Look, we'll go downtown and we'll sort this out.
Bunu hâlledeceğiz, tamam mı?
We can fix this, okay?
Pekâlâ, bunu hâlledeceğiz.
Okay. We're going to be all right.
Bunu yarın akşam hâlledeceğiz.
We'll get it tomorrow tonight.
Sanırım gereken yardımı burada hâlledeceğiz.
I think we're gonna have to help her here.
- Bunu hâlledeceğiz!
We'll get to the bottom of this.
Hâlledeceğiz.
We'll fix it.
O gelecek ve hâlledeceğiz. Daha sonra arayacağım seni.
He'll come over, we'll fix it, then I'll call you.
- O helikopteri nasıl hâlledeceğiz!
How could I shake that chopper?
Tamam, hâlledeceğiz.
All right. We got this.
Bak, bu işi hâlledeceğiz.
Look, we're going to make this work.
Bu işi nasıl hâlledeceğiz peki?
So, how do we... how do we go about doing this?
Shane'in yöntemiyle hâlledeceğiz.
We do it Shane's way.
Denetçi haftaya gelecek ve kâğıt işlerini hâlledeceğiz.
The inspector will be coming next week, then we can finalize the paperwork.
Birlikte hâlledeceğiz.
We'll make this right, ok?
Birlikte hâlledeceğiz.
We'll get through this together! Together!
Cece, bizler yetişkiniz, bunu yetişkinler gibi hâlledeceğiz.
Cece, we're adults ; we're gonna handle this like adults.
Bunu hâlledeceğiz.
WE'LL WORK IT OUT.
Bu işi hâlledeceğiz.
We'll make this work.
Sadece sorununu mektupla belirttiğini söyle, hâlledeceğiz.
Just stick with the "I wrote in with a problem" story, and we'll be fine.
Bu işi sonra hâlledeceğiz.
I'll deal with you later.
Şuraya güvenlik kameralarını hâlledeceğiz ama alarm başka yerde olacak.
That's where we could hit the security cameras, but the alarm is a different story.
Hâlledeceğiz.
We'll get ahead of it.
Hâlledeceğiz.
We'll get it right.
Tamam, tamam, hâlledeceğiz.
All right. All right, we got this.
- Tamam, hâlledeceğiz.
Except you jumped out that window and you dragged yourself through unimaginable pain to get help.
halledeceğiz 34
hallelujah 92
hallederiz 84
hallet 25
hallettim 108
halledeceğim 67
hallediyorum 27
hallederim 113
hallettik 38
halledebilirim 49
hallelujah 92
hallederiz 84
hallet 25
hallettim 108
halledeceğim 67
hallediyorum 27
hallederim 113
hallettik 38
halledebilirim 49