Lutfen перевод на английский
916 параллельный перевод
Hadi, lutfen.
Come on, please.
Noel Baba! Lutfen!
Santa, please.
Simdi Bay Harrison, eger kiziniz kayipsa, bu formu doldurun lutfen.
Now, Mr. Harrison, if you convinced that your daughter is missing, you can fill up one of these forms.
- Lutfen, sadece soyledigimi yap!
- Please, just get them into the car!
Lutfen, Jess.
Please, Jess?
- Lutfen, Jess...
Please, Jess!
- Iki, lutfen. Tamam.
- Two, please.
Lutfen Bayan Bradford. Size soyledigim seyi aynen yapin.
Please, Miss Bradford, please just do as I tell you.
Oh, lutfen, cevap verin!
Please, answer me!
lutfen, cevap verin!
Please answer me!
Lutfen, bana cevap verin!
Please answer me!
Lutfen!
Please!
Gurultu yapmayin, lutfen. Kiz komada ve dinlenmesi lazim.
Would you keep it down please, we got a sick girl in here.
Luke, yuzbasi icin kaseti calistirir misin, lutfen?
Luke, would you play that tape for the captain, please?
Lutfen camasirlarinizi pencere disina degil iceriye asin.
Hang your laundry indoors instead of on the window sills.
Lutfen.
Please.
Peki, perdeyi neden acmiyorsun, lutfen?
So why don't you draw aside the curtain, please?
Lutfen soyle.
Please tell me.
- Ryan, lutfen.
- Ryan, please.
sadece depoyu doldurur musunuz, lutfen?
Could you just fill it up, please?
krikoyu cikar, lutfen.
Get out the jack, please.
Michelle, burada fenere ihtiyacim var, lutfen.
Michelle, I could use a little light down here, please.
lutfen, hayir!
Please, no!
lutfen.
Please.
Ben silahlardan cok korkarim, bayim, o yuzden onu lutfen yuzume dogrultmayin.
Now I am very scared of guns, mister, so please do not point that at my face.
lutfen bir etkinlik secin.
Please choose an activity.
Lutfen yapma!
Please don't!
Bati hangi tarafta kaliyor, lutfen?
Which way is the West, please?
Comrade, hangi yon Bati acaba, lutfen?
Comrade, which way is the West, please?
Bavulum, lutfen.
My suitcase, please.
LÜTFEN SES ÇIKARMADAN YÜRÜYÜN
PLEASE WALK QUIETLY
EĞER İMZALAMAZSAN, LÜTFEN İMZALA!
IF YOU CAN'T WRITE, MAKE YOUR MARK!
LÜTFEN AİLEME İNFAZ EDİLDİĞİMİ BİLDİRİN.
PLEASE INFORM MY FAMILY THAT I HAVE BEEN EXECUTED.
LÜTFEN...
TO PLEASE...
LÜtfen, affedin beni, efendim.
Please forgive me, sir.
LÜtfen keyfinize bakın!
Please treat her well!
LÜTFEN KAN BAĞIŞLAYICISI OLSUN
PLEASE BE A BLOOD DONOR
Lutfen.
Please!
Beni dinleyecek misini, lutfen?
Will you hear me out, please?
Lutfen, nerde oldugunu soyle.
Hey, please tell me where you are.
Lutfen, cevap ver bana!
Please answer me.
Lutfen herkes disariya.
Come on, get out! Out of here.
Bu toplantıya gelen bütün okul otobüsleri Jackson County'den geliyor, LÜtfen Aditorium'a rapor verin.
All those meeting incoming school buses from Jackson County, please report to the auditorium.
LÜtfen, bir yere otur. bulunduğumuz duruma bir bakalım ve akıllıca davranmaya çalışalım.
Please, just have a seat, while we look at the picture and make up our own minds.
LÜtfen başka yere gitsin.
Please make it go away.
Devam edin, lÜtfen.
Go right in, please.
LÜTFEN.
PLEASE!
LÜTFEN KOLTUKLARINIZA OTURUN Ted, kalkıyoruz.
Ted, we're taking off.
LÜtfen lütfen lÜtfen lütfen Tanrım.
Please, please, please.
İŞ YAPMAK İSTİYORSANIZ LÜTFEN BUNU TAŞIYANA DANIŞIN. Yani şimdi bunun ne olduğunu anlayacaklar öyle mi?
They'll know what this stuff is?
LÜTFEN EVİMİZİ BİZİM KADAR SEVİN.
We're going to eat at the dining room table like a normal family.
lütfen 27333
lütfen beni affet 105
lütfen yapma 319
lütfen cevap ver 36
lütfen bana yardım et 75
lütfen bekleyin 138
lütfen dikkat 173
lütfen dur 103
lütfen acele edin 66
lütfen yardım edin 168
lütfen beni affet 105
lütfen yapma 319
lütfen cevap ver 36
lütfen bana yardım et 75
lütfen bekleyin 138
lütfen dikkat 173
lütfen dur 103
lütfen acele edin 66
lütfen yardım edin 168