Mecburum перевод на английский
1,147 параллельный перевод
Buna mecburum.
I must.
Mecburum.
I must.
- Mecburum.
I gotta go.
Ben silahıma mecburum. Bizim kellemiz her an namlunun ucundadır.
We are always in danger for our life.
Takatim kalmadı ama buna mecburum.
I'm exhausted, but I've got to.
Mecburum söylemeye.
I have to tell them.
- Mecburum.
- l must.
- Mecburum!
- I gotta!
Mecburum.
Will you come with me?
- Mecburum.
I have to.
Bunu yapmaya mecburum!
I've got to do it!
Mecburum!
I've got to!
- Mecburum.
I have to
- Mecburum.
- I have to.
Evet, mecburum.
Yes, I must.
Mecburum, Blood.
I got to, Blood.
Ben de ama mecburum.
Me either. But what can I do?
Tam bir kıç ağrısı, ama mecburum.
It's a pain in the ass, but I have to do it.
Mecburum.
I have to go.
- Mecburum.
- I've got to.
Söyle, Mecburum hemen hemen.
Say it, I'll oblige immediately.
- Hayır, mecburum.
- No, I have to go.
- Mecburum!
- I must.
- Biliyorum, ama mecburum.
- I know, but I have to.
- Bak, ben de burada kalmayı çok istemiyorum ama mecburum, inan bana!
I don't wanna stay in this can any longer than I have to, believe me.
- Ama mecburum.
Take these. - But I have to.
- Mecburum!
- I have to!
Mecburum...
I have to...
- Dinle, garip davrandığımı düşünmeni istemiyorum ama buna mecburum.
Oh, listen. I don't want you to think that I'm acting too strangely, but I have to...
Mecburum.
I have to. I have to.
Yalnız mı içeceksiniz? Galiba mecburum.
- You're drinking it on your own, are you?
Şartlarını kabul ediyorum. Mecburum. Ama dönüşte hem senden, hem de Berivan'dan kurtulmak için.
I'll accept your conditions to get rid of you and Berivan.
Görüyorsun, mecburum...
You see, I have to...
Ufaklık için buna mecburum.
I'll have to for the little one.
Onu içeri mi alacaksınız? - Mecburum.
- Are you gonna take him down?
- Buna mecburum.
- I have to.
Buna mecburum.
I just have to.
Ama mecburum, bir şey bir şeyler yapmaya mecburum.
But I have to, I wanted to do something.
Ama buna mecburum.
But I have to.
Mecburum yani!
So I have to!
Mecburum.
I got to...
- Gidiyorum, mecburum.
I'm leaving. I have to.
- Mecburum!
I must!
Nacha, gitmeye mecburum.
Nacha, I must go!
Buna mecburum.
Well, I have to.
- Mecburum.
- I must.
- Oturmak zorundayım, mecburum.
- I gotta sit down, I gotta sit down.
Mecburum.
I've got to.
Mecburum.
Anyway.
Mecburum.
I have to.
Mecburum.
I got to.