Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ N ] / Nazık

Nazık перевод на английский

55 параллельный перевод
- Bana inanılmaz nazık davranıyor.
- And he's incredibly sweet to me.
Baksana. Sence nazık değil mi?
( laughs ) Look at it.
Kız mektuplarından birine biraz soğuk bir cevap yazdığında kendini kaybetmiş... Ona naz yapmaması için yalvarmış, her an ölebileceğini söylemiş. Söylediği yalan değildi.
She wrote a cold letter, and he begged her to be serious... for he could die at any time, and he was right.
Hadi ama, naz yapmayın artık.
Come on, duck, don't play hard to get.
Hadi artık naz yapma istersen.
And if you don't do it... heraus!
Bakanlık Kuryesi dediğin her an hazır ve nazır olmalıdır.
A Queen's messenger has to be ready at all times.
Çok naz ¡ k b ¡ r davranis.
Quite a nice gesture.
Çok naz ¡ k ve duyarli b ¡ r ¡.
He's such a kind and sensitive man.
Onda ne yapaylık, ne naz ne de çıkarını düşünme vardır.
There's no affectation about her, no coquetry, no calculation.
Kırmızı tuğlalı, ceviz tablalı içi... Nehre nazır bir veranda. - Oraya gittiğini bilmiyordum.
Red brick, walnut paneled interior...
# Orak getirin biçek, ölürem kızlar naz eyleme.
# Orak getirin biçek, ölürem kızlar naz eyleme.
Oh, bende naz, k adamların geçtiği davalar var.
Oh, I get the cases the polite guys pass.
Fazla naz da aşık usandırırmış ama.
You mustn't run too fast, or she'll get away.
Nazıl olur da bize hala kızgın olabilirsin anlamıyorum.
I don't understand how you can still be mad at us.
Sahile nazır çok süper bir otelde kalacağız. Büyük göğüslü kızların sırtları kamburlaştığı yerde onların göğüslerinin daha büyük görünmesini sağlayacağız.
And staying in one very cool hotel room overlooking the beach where large-breasted girls will be arching their backs to make their breasts seem even larger.
O kadar da nazımı çekiverin artık.
Do me this little favor.
Ne bu? Evlatlık nazı mı?
SO WHAT IS THIS?
Biraz naz yapıyor ki bu biraz caz sıkıcı.
Well, he's playing a little hard to get, which is somewhat disconcerting.
Kızlar biraz naz yapmalı.
Girls should be more reserved
Kızlar sonsuza kadar naz yapacak değil.
Well, a girl can't hold out forever.
Bir kız uzun süre naz yapamaz.
A GIRL CAN ONLY HOLD OUT FOR SO LONG.
Lawrence, kaba olmak istemem ama belki de yaşımdan ya da artık hayatımda naz yapamıyor olmamdan kaynaklanıyordur ama sen eşcinsel misin?
Lawrence, I hate to be blunt- - maybe it's my age or my inability to be coy anymore in my life- - but are you gay?
Lütfen açıklık getirir misiniz, Sayın Nazır, hangi kusurdan bahsediyorsunuz?
If you would clarify, Minister, - to what disadvantage are you referring?
Tüm kıpır kıpırlığımızla hazır ve nazırız, efendim.
All wiggles present and accounted for.
Nazır Park Gyung Gu'nun kızıyla dünya evine girdi.
He married the daughter of minister Park Gyung Gu.
Azıcık naz yaptık işte!
Show a little modesty!
Ben kilise okuluna gittim de, o yüzden, yaklaşık 154 sonenin yarısını ezbere bilirim. ve kilise öykülerinin de çoğu bende hazır ve nazır.
'Cause I went to parochial school, so I know, like, half of the 154 sonnets and I got most of The Canterbury Tales on deck.
- Gerçekten gözümden düştün artık Naz.
You know, I'm really disappointed in you, Naz.
Naz'ın o konularda sıkıntı çekmediğinden eminim.
I'm sure Naz doesn't have any problems in that area.
Bu iş daha ziyade Naz'in uzmanlık alanı.
That stuff's more Naz's speed.
- 1984 yılının yaz mevsimiydi. Küçük Benjy K, Hollywood'a yeni varmıştı ve Hollywood'u fırtınasına kaptırmaya hazır ve nazırdı.
It was the summer of 1984, and little Benjy K had just arrived in Hollywood, ready to take Tinseltown by storm.
Kıyafetlerin bütün hafta için hazır ve nazır.
Your clothes are laid out for the entire week.
KızıIderili özerk bölgesini, ayakta kalan tek denize nazır arazi yapacak.
Making his Indian reservation the only thing left standing and very valuable beachfront property.
Kızılderili özerk bölgesini denize nazır yapacak.
Indian reservation. No, you're still going on about the whole...
Sıkı bir çalışmaya hazır ve nazırım yavrum.
Just trying to stay lean and mean, baby. No, I'm always in the gym.
Bir kızın naz yapma hakkını kullanmasına izin vermelisin.
You might have the good grace to let a girl believe she's still to be won over.
Şu minnacık top amma da naz yapıyor.
This tiny ball is playing hard to get.
Şunu aklından çıkarma ; onlar bir ordu olmuşlar artık, hazır ve nazır.
You must understand they were an army, prepared and ready.
Kral hazretlerinin emriyle Savunma Nazırlığı ve beş kışla tek çatı altında birleşecek.
I order you to unify the command system into one between His Majesty and armies.
Şu an biz konuşurken Naz ofisinden çıkıyor.
Naz is leaving her office, right now, as we speak.
Sen Naz'ın kızısın. Burada ne işin var?
- You're Naz's daughter.
Naz, kaynaklarını bir borsacı bulmak için kullanmış... Bu tür şeylerle ilgilenen yer altından karanlık bir borsacı.
So Naz used her sources to find a broker, a shady underworld type used to handling these things.
Naz'ın bu konuda neden hepimize yalan söylediği çok açık.
It's pretty clear why Naz lied to all of us about this.
- Şu nazı bırak artık, olur mu? - Hayır ama!
- Will you stop with that, please?
Seninle apaçık konuşacağım Naz.
Look, I'm gonna be straight with you, Naz.
Dinle, Naz bu salona adım attığı ilk günden beri yüzünde apaçık bir masumiyet ifadesi taşıyor. Hala da öyle.
Look, when he walked into this courtroom on day one, he wore the cloak of presumed innocence.
Bundan daha azı için, Naz'a yazık olmasın. Çünkü savcının karşısına boş elle çıkmak zorunda kalırım.
Any less than that, it's Naz who will suffer, since I'll be going up against the DA armed with nothing.
- "Ben yapmadım" kısmını çoktan geçtik, Naz.
We are way past, "I didn't do it," Naz.
Bay Stark'ın DWP'deki tanıdıkları sayesinde Yarık Yaratıcısı hazır ve nazırdır.
Thanks to Mr. Stark's contacts at the DWP, the rift generator is hooked up and ready.
Şu Nazır bey hazretleri de ne ayaksa artık.
- What kind of shit is this Minister?
Bu şey son kez sokaklarda dolaştığında Naz'la epey yakın çalışmıştık.
Naz and I worked pretty close the last time this stuff was on the streets.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]