Oluyorlar перевод на английский
2,704 параллельный перевод
Tarantulaların tadı yengeç gibi biraz baharatla birlikte oldukça leziz oluyorlar.
Tarantulas taste a bit like crab and, with a little seasoning, they go down a treat.
Çocukları küçük yaşta deniz yaşamına adapte oluyorlar.
Her children adapt to an aquatic way of life from a very young age.
Kadınlar sevgililer gününde çok fazla beklenti içinde oluyorlar değil mi?
Well, women have very high expectations on Valentine's day, true?
Yahudiler sünnet oluyorlar.
The Jews cut their foreskins.
Amazon Nehri havzası dışındaki dünyada en hızlı ikinci ormansızlaştırma oranı ile Kuzey Amerika'daki iklim değişikliğine ikinci en hızlı katkıyı da sağlamış oluyorlar.
- The tar sands are not only fueling the second fastest rate of deforestation in the world outside of the Amazon River basin, they're already the second fastest contributor to climate change in North America.
Nakit ihtiyacı olan kobilere yardımcı oluyorlar.
They help out small-business owners that need money to survive.
İşte bu yüzden iki taraf karıştığında nefret havarisi oluyorlar.
That is why they hate it so when the two sides are mixed together.
İçinizdeki vahşiliği ortaya çıkarmaya yardımcı oluyorlar. Yok, kalsın.
They help you bring out your wild side.
Küçük kız ve oğlan böylece birbirlerine aşık oluyorlar.
And the little boy and the little girl fall in love.
Ahlâklı TV programlarına sponsor oluyorlar ve onları film sektörüne girmeleri için ikna ettim.
They sponsor wholesome TV programming, and I've convinced them to get into the movie business.
Hamur gibi oluyorlar. Ben.
- They get soggy is all I'm saying.
Doğru ya. Kendileri BBC'de yayınlanan bir aşçılık programı oluyorlar. Büyük bir yarışma gibi.
Um, well, it's a cookery programme on BBC, it's like a big competition.
Ölü mü oluyorlar?
are they dead?
- Çocukken çok şirin oluyorlar.
[Cat laughs] They're so cute when they're kids.
Tuhaf oluyorlar.
- They're so quaint.
Buralarda uzun süre dolaşınca ayyaş gibi oluyorlar.
When they're around too long, they do that... drunk shuffle.
Endişelerini ve sorumluluklarını düşünebilirsin... Ama... yavaş yavaş yok oluyorlar.
You can feel your worries and responsibilities just fading away.
Çalışmamıza ve siparişleri bitirmemize engel oluyorlar.
You have the right. They're hampering deliveries and work.
Daha hassas oluyorlar.
More gentle.
- Ah oluyorlar evet.
- Oh, they do.
Bu ailelerde ya meteliksiz oluyorlar yada çok korkmuş oluyorlar.
They're either too afraid or too broke to fight this thing.
Nasıl şarj oluyorlar?
! Powered by what?
Anlarsın ya, keyfine bak... hem Max Owens gibi adamlar... liseden sonra ya şişman ya hapse girmiş ya da ikisi birden oluyorlar.
You know, just take comfort in the fact... that guys like Max Owens... either end up fat or in jail or both after high school.
Karışık bir gündemleri oluyorlar.
In-house counsel has a muddled agenda, at best.
İtalyan erkekleri etkileyici oluyorlar.
Italian men are impressive.
Erkekler sayısız ölümlere yem oluyorlar.
The men feed on countless deaths
Rahim boynuna ulaşan spermler uçsuz bucaksız bir labirente adım atmış oluyorlar.
We see it every day in the mirror, we probably never think about it, but this feature provides a vital clue as to how our faces first formed.
Rahim boynuna ulaşan spermler uçsuz bucaksız bir labirente adım atmış oluyorlar.
Once they enter the cervix, they are in a labyrinth of dead ends. Perfect for an ambush.
Onlar, kalbinde kanın pıhtılaşması, felç geçirmesi ve anormal kalp ritmi sonucunda kalp yetmezliği risklerine neden oluyorlar.
They are a risk for developing clots in the heart, developing a stroke and continuing to have abnormal heart rhythms that eventually can cause her to have heart failure.
Ortak yapımcı oluyorlar ve bu sinemaya gidecek, televizyonda izleyecek, DVD'leri satın alacak seyircilerimiz olacağı anlamına geliyor...
They become co-producers and this means we have an audience that will go to the cinema, watch it on TV, buy the DVD...
Makrofajlar ayrıIdığında renkli kimyasalları da deriden uzaklaştırmış oluyorlar.
As the macrophages leave, they draw the coloured chemicals away from the skin.
Bilirsin, durumunu açıkladığında oldukça anlayışlı oluyorlar.
You know, they're actually pretty receptive when you explain the situation to them.
İnsanlar gençken aptal oluyorlar.
People are stupid when they're young.
Grimaldi erkeklerinin aksine desene, seni görür görmez aşık oluyorlar, ama merak etme.
Unlike grimaldi men who fall in love the moment they see you, but don't worry.
Kızlar bana deli oluyorlar.
Girls are crazy about me.
Kızlar bize deli oluyorlar.
"Girls are crazy about us."
Bazen kızlar hazır olmadıklarında biraz gergin oluyorlar.
Sometimes the girls get a little nervous when they're not ready.
Onlarla birlikte oluyorum çünkü genellikle seksi oluyorlar.
I am drawn to them because, usually, they're pretty hot.
Ah şu kadınlar... Bir şekilde yine yolunu bulup, ayak bağı oluyorlar.
Old ladies- - they got a way of coming back and biting you in the ass.
Bir anlık sevimli oluyorlar.
This was cute for, like, a minute.
Bu bayanlar bana tamamen olabileceğim kişi olmam konusunda yardımcı oluyorlar.
These ladies are helping me be all that I can be. [Knocking at door] - Where's Stefan?
Teklif gecelerinde çok agresif oluyorlar.
They get so aggressive on Bid Night.
Cesetler sorulara neden oluyorlar.
Dead bodies tend to raise questions.
Bazen şakalaşmak için iyi oluyorlar.
Eh, sometimes they are good for giggle.
O kadar çabuk oluyorlar ki.
They all happen so quickly.
Film yıldızları biraz tuhaf oluyorlar.
Movie stars are quite weird
Evet, İronik- -... kedi gardiyanlarımız kendi kurtuluşları için köle oluyorlar.
Yes. Ironic- - our cat oppressors turn to the slaves for salvation.
Ufak havuçlardan da getir. Sosa banınca güzel oluyorlar!
Get baby carrots, too,'cause I like to dip!
Hastanelere her yıl milyonlarca dolara mâl oluyorlar.
I mean, they cost the hospitality industry millions of dollars a year.
Daha şirin oluyorlar.
They're sweeter...
Yoksa nasıl haber oluyorlar sanıyorsun?
How do you think news becomes news?