Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ P ] / Patronun

Patronun перевод на английский

3,689 параллельный перевод
Burada patronun kim olduğunu anladınız.
Well, you see who wears the pants around here.
Patronun kim olduğunu bilmeli.
Show them who's boss.
- Patronun kimmiş?
Who's your employer?
Crowe, patronun piliçlerini getirir misin?
Crowe, you wanna go get the boss's chicks?
Patronun nerede?
Where's your boss?
Plano Lisesi'ndeki arkadaşlarına, "Hey, bana emir veremezsiniz." Avrupalı bisikletçilere, "Hepinizi alt edeceğim, patronun kim olduğunu göstereceğim."
Kids from Plano High School, "Hey, you're not in charge of me." European cyclists, " Hey, I'm going to take you all on,
Patronun yeni avlanma yeri.
The boss man's new hunting ground.
- Patronun ne söyleyeceğini biliyorsun değil mi?
- You know exactly what boss is gonna say?
Sanırım patronun beni gerçekten seviyor.
I think your boss really likes me.
Patronun başka işleri de var ama ilk önce tanışmak zorundasın.
The boss man has other stuff coming up, but you're going to have to meet him before that happens.
Patronun, sana nerede ev verdi?
So, does boss man... Where does he have you stay?
Büyük patronun adı Buda'dır.
The big boss is called Buddha.
Burada patronun kim olduğunu anladın mı?
Did you understand who's boss here?
Patronun sevdiği kız sen misin?
You are the one boss loves?
Patronun sevdiğine nasıl aşık olur böyle?
How could he fall for bss's girl?
Bence patronun bizi pek sevmiyor.
I don't think your boss likes us very much.
Patronun karısı...
Hey, you know, the boss'wife...
Arkadaşlarımdan bir tanesi senin eski patronun Bay Harold Cornish ile konuştu.
One of my colleagues spoke to your former employer, Mr. Harold Cornish. Yeah.
Patronun da dediği gibi, bana Amerika'da yaşayan birisinin adını ve numarasını ver.
Like the boss said, asshole, give me the name and number of someone in the US.
Patronun imtiyazıdır bu.
That is the boss's prerogative.
Patronun seni çağırıyor.
Your boss wants you.
Eski patronun.
Your old boss.
ZiLong. Büyük patronun Changmaoxiong'u çağırmak ister misin?
Arlong would you like to call your big Brother Changmaoxiong?
Bu patronun mu?
That your boss?
Sanırım patronun ilgisini çektin.
I think you just got the boss'attention.
ve senin bir patronun var--benim.
And you have a boss... me.
ve beni patronun olarak görmeyi reddediyorsun.
You refuse to acknowledge I'm your boss.
- O patronun muydu?
- That was your boss?
Patronun için köle gibi çalışırsan benim için de köle gibi çalışabilirsin!
If you can slave for your boss, you can fucking well slave for me!
Patronum, senin önceki patronun, Bay Zigic, işleri basit tutmayı sever.
My boss, therefore your boss, Mr Zigic, he likes to keep things simple.
Patronun onunla konuştuğunda mesajı iletmedi değil mi?
Didn't your boss relay the message when you spoke to him?
- Aptal olma. Kapıdaki adama sordum, bana patronun yerine geçtiğini söyledi.
I asked the man on the gate and he said you'd taken over from the boss.
Şu anda patronun olarak kovulduğunu söyleye bilirim.
I could call the boss right now and have you fired.
Tamam Bayan Vishwanath, fazla mesaide ne yaptığını patronun ne yaptığını sormuyor.
Okay Mrs. Vishwanath, what if your boss asks you to work overtime?
Patronun talimatı. Biraz gecikeceğim.
Boss'orders I'll be very late
Artık patronun kızıyla yattığım için suçlu hissetmiyorum.
Now I don't feel so guilty about sleeping with the boss's daughter.
Senin patronun tam bir felaket...
Her boss is terrible...
Patronun.
Your boss.
Patronun karısına mı kur yapıyorsun?
You making a play on the boss's wife?
"Patronun bir bira olması."
"Having a beer with your boss."
Patronun yok sanıyordum.
I thought you didn't have a boss.
Patronun kapımın önüne bir ceset bıraktı.
- I do. Your boss left a dead body on my doorstep.
Şimdi de patronun oğlunun arkadaşı mı oldun?
Now you're best buds with the boss's son?
Maaş artışı patronun takım elbisesi. Noel babaydı belki he?
The salary increase and the boss's suit - was is Santa Claus, perhaps?
Umarım CVS'teki patronun izin almana bir şey demiyordur.
Hope your boss at CVS is okay with you taking time off.
Gina bir gün patronun kız arkadaşından bahsetmeye başladı.
Gina suddenly started talking about her boss's girlfriend.
Patronun bir psikiyatrist ile görüştüğü için memnunum.
I'm glad your boss is seeing a shrink.
Patronun kim olduğunu ona gösterdin, değil mi?
- No. Well, you showed her who's the boss, didn't you?
Subhash Chandra patronun bağımsızlık sloganı gibi geldi bana...
That sounds like Subhash Chandra Bose's independence slogan...
Öbür hayatında yine patronun olacağım.
I'll still be your boss in your next life.
Peki ya patronun?
What about your boss?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]