Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ S ] / Sen de öylesin

Sen de öylesin перевод на английский

698 параллельный перевод
Sen de öylesin.
So are you.
- Sen de öylesin.
- So are you.
Sen de öylesin, öğrendiğim iyi oldu.
And neither are you, I'm happy to learn.
- Hiç değişmedim, sen de öylesin.
- Well, I haven't changed, and neither have you.
Sen de öylesin.
You are no different.
Doğru ama sen de öylesin.
That's right. So are you.
Ben bir sanatçıyım, sen de öylesin, sende o cesaret ve yürek var.
I'm an artist. So are you, you've got spunk, spunk
Sen de öylesin.
There you are.
Ben buraya ait değilim, Anne, sen de öylesin.
I don't belong here, Anne, neither do you.
Sen de öylesin.
And you're smart, and you're mean.
İyi niyetlidirler, muhtemelen sen de öylesin.
They mean well, so do you probably.
Evet, sen de öylesin.
Yes, you are.
Ve sen de öylesin, Fontaine.
And so have you, Fontaine.
- O katilse, sen de öylesin.
- lf she murdered, so did you.
Lassoo bir hayalet kasabası ve sen de öylesin, Dock, bir hayalet.
Lassoo's a ghost town, and that's what you are, Dock, a ghost.
Sen de öylesin.
So can you.
Sen de öylesin. Kabul et.
You too, admit it.
Sen de öylesin.
You do, too.
Sen de öylesin!
You aren't so much, you girl!
Bir yazarı ayakta tutan şey, ki sen de öylesin, Pontano para kazanmak için değil, içinden geldiği için yazmasıdır.
The thing that sustains a writer, like you, Pontano, is a sense of necessity, not a need for profit.
Evet. Ve sen de öylesin.
You too, huh?
Sen de öylesin.
You're a bum ¡ Look at you.
- Sen de öylesin.
'You're the same, too.
Ben de öyleyim, sen de öylesin haber bırakan küçük adam da öyle.
And so am I, so are you, and so is the little man with the message.
Sen de öylesin.
So you are.
Ve sen de öylesin.
- No, you're wrong.
Buraya bu şekilde gelmek ilham vericiydi, sen de öylesin.
Coming here like this was an inspiration, and so are you.
Sen de öylesin Frank.
Frank, you're the same way.
- Sen de öylesin ama farkında değilsin.
- So are you, but you don't know it.
- Sen de öylesin.
And so are you.
Venner yalancının teki... ve sen de öylesin.
Venner's a bloody liar... and so are you.
- Sen de öylesin.
- So do you.
- Sen de öylesin ama farkında değilsin.
You better get on the phone to "l" Corps.
Bu bölgede su çok şeffaftır. - Sen de öylesin ahbap.
And the water here, it is perfectly transparent.
Demek sen de öylesin.
You too.
Seni tekrar gördüğüme sevindim. ve izninle hoşgeldin konuşmalarını kısa keseceğiz... çünkü ben çok, çok fazla açım... ve eminim sen de öylesin.
And we're happy to see you again... and let us all cut our welcoming speeches short... because I'm very, very hungry... and I'm sure you must be hungry too.
Sen de öylesin!
So are you.
Biz şehir dışındanız. Ve bahse varım sen de öylesin. Doğru mu?
We're from out of town, and we bet you are too.
- Sen de öylesin.
So are you.
- Sen de öylesin.
- Well, so are you.
MacFarlane, Knox'için ne idiyse, sen de onun için öylesin
For MacFarlane was to Knox as you are to him.
Sen de öylesin.
And so are you.
Erkek çekici olduğunda ve sen de fazlasıyla öylesin boyun eğmek, dayanmak neredeyse çizmeyi aşmak çok kolaydır...
When a man is attractive and you are terribly attractive it's easy to yield, to hold on,... to go almost too far...
Sen de öylesin.
THEY'RE REAL PRETTY.
Sen de benim için öylesin.
You are too.
Evet, sen de kesinlikle öylesin.
Well, you certainly are that.
Sen de aynen öylesin.
You're the same way.
Öylesin, sen de biliyorsun.
You are, you know.
Sen de mi öylesin, Hatsu?
And you too, Hatsu?
Ben doktor olacağım sen de alçak, çünkü öylesin.
I Play the doctor and you the skunk, because you are one.
Sen de mi öylesin?
Are you like that?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]