Söylemedin mi перевод на английский
2,072 параллельный перевод
- Hayır. Pekala, bir keresinde Loch Ness canavarına inandığını söylemedin mi?
Okay, didn't you once tell me you believed in the Loch Ness monster?
Ona söylemedin mi?
Have you told him?
Az önce birine arabada olduğunu söylemedin mi?
Didn't you just tell somebody you was in your car?
Az önce ne bulduğumuzu söylemedin mi?
Didn't you tell him what we just found?
Damon'a söylemedin mi daha?
Have you told Damon yet?
Henüz Patty'ye söylemedin mi?
Did you tell Patty yet?
- Yalan söylemedin mi?
You didn't lie?
Kardeşim Bakbakasur, sen ona söylemedin mi?
Brother Bakbakasur, haven't you told him?
- Kardeşimi arayıp onun kaçtığını söylemedin mi?
- Didn't you call my sister and say he ran away?
Arayı iyi tutmalıyız diye kendin söylemedin mi?
You said yourself we all need to get along, right?
Yalancı olduğunu söylemedin mi?
Didst thou not just say he lied?
- Söylemedin mi?
- You didn't tell her?
Ona söylemedin mi?
You didn't tell her?
Rehinleri infaz edeceğimizi söylemedin mi?
Did you tell them they are threatening to execute the hostages?
Sen geçen gece yemekte bana söylemedin mi?
You told me over dinner the other night
Demin telefonun bozuk olduğunu söylemedin mi?
Didn't you just say the phone is broken?
Daha ona söylemedin mi?
You haven't told him, have you?
Ona söylemedin mi?
You didn't tell him?
Bayana söylemedin mi?
You didn't tell the lady?
- Yakıtı benim alacağımı söylemedin mi?
Did you tell him I'd spring for gas?
Onunla konuşmak istediğini söylemedin mi?
Didn't you say you wanted to talk her?
Ben senin bana borçlandığını söyledim, ve sen de bana geri ödemekte acele edeceğini söylemedin mi?
- Did I not say that you were in my debt And did you not tell me That I must make haste to have it repaid?
Bunu bana sen söylemedin mi!
You didn't say me this!
Mekiğin asla tamamen çalışamayacağını söylemedin mi?
Didn't you say that the shuttle may never be fully functional?
Bunların hepsini biliyordun ve hiç kimseye söylemedin mi?
You knew about this and you didn't tell anyone?
Beni bulduğun esnada intihar etmek üzere olduğumu onlara söylemedin mi?
You didn't tell your friends that I was trying to kill myself when you found me?
- Bunu polise söylemedin mi?
You have not told this to the police?
Bunun hepsini çevreci olarak yapabileceğini söylemedin mi? Lane, hayır.
Didn't you say that you could do all of this by going green?
- Ona söylemedin mi Edward?
- Edward, you didn't tell him?
- ve bize söylemedin mi?
- and you didn " t tell us?
- Onlara söylemedin mi?
You haven't told'em?
Ona söylemedin mi Walker?
Did you tell her yet, walker,
Değersiz olduğunu söylemedin mi?
You said it was worthless! Calm down!
Buraya geleceğini söylemedin mi?
You said you were coming here.
Guida'ya hala söylemedin mi?
Have you told Guida yet?
Yalan söylemedin mi yani?
So, you didn't lie?
- Kimseye söylemedin mi?
- And, uh, you didn't tell anyone?
Ona henüz gitmeyeceğini söylemedin mi?
You haven't told her you're not going?
Ve sen bana söylemedin, öyle mi?
And you didn't tell me?
- Rodriguez dosyasından bir şey alıp kontrol ettirdin ve kimseye söylemedin, öyle mi?
- You took something out of Rodriguez's file, tested it, and didn't tell anyone about it?
- Sen söylemedin mi?
- You said that?
Ona bizi söylemedin değil mi?
You didn't tell him about us, did you?
Ona söylemedin, değil mi?
You didn't tell him, did you?
Babana söylemedin, değil mi?
You haven't mention this to your father, have you? Because the worst thing is to say - something before you...
Ne iş yaptığımı onlara söylemedin, değil mi?
You didn't tell them what my job is, did you?
- Onlara bir şey söylemedin, değil mi?
You didn't tell them anything, did you?
Hâlâ ondan hoşlandığını söylemedin, değil mi?
You still haven't told her you like her, have you?
Ona söylemedin, değil mi?
Happy. You didn't tell him, did you?
Nereye gittigini kimseye soylemedin mi gercekten?
You didn't tell anyone where you were going?
Bu yüzden mi bana söylemedin...
Is that why you didn't tell me...
Hiç kimseye söylemedin değil mi, söyledin mi?
- You haven't told anyone, have you?