Uyar mı перевод на английский
5,899 параллельный перевод
- Uyar mı?
- Goo?
Uyar mı?
Rick : That'll be okay?
Kremalı ıspanak herkese uyar mı?
Brains across the tiles. Everyone OK for creamed leeks?
Sean uyar mı?
Does Sean work for you?
Sana uyar mı?
Is that all right with you?
- Uyar mı size?
Yeah. Right?
Bu sana uyar mı?
Is that acceptable?
Uyar mı?
How's that sound?
- Uyar mı?
Is that okay?
Sana da uyar mı diye sorayım dedim.
I just wanted to know if that's okay.
Uyarıyorum!
I'm warning you!
Ama bilmelisin, pisliğin tekiyimdir. - Uyarı için teşekkürler.
But you should know, though, I'm a fuckin'mess.
o uyarıyı benim de görmem lazım, yani- -
I need to get that alert too, so- -
Ayrıca, WiFi olmadan hiç uyarı alamam, bu da kameralardan kaçmak için Tess'in yardım etmesi demek oluyor.
Except, without WiFi, I can't get any alerts, which means we need Tess's help to avoid surveillance.
Gerçi, herhangi bir karar varmadan bir şey sormam lazım ve bana yalan söylememen, konusunda seni uyarıyorum.
Although, before we agree to anything, I need to ask you a question, and I'm warning you, please, do not lie to me.
Bu son uyarım.
This is my final warning.
Paranormallerin bir tehdit olduğu yönünde bir uyarı yaptım sadece.
I just warned them that paranormals were a threat.
Uyarı istersin sanmıştım. İş oraya varırsa da bir elveda deme şansı.
A chance to say goodbye if it came to it.
Seni uyarıyorum.
I'm warning you.
Peki, ben sadece uyarıyorum.
Well, I'm kinda putting my foot down.
Umarım takım elbise üzerine uyar.
I hope the suit fits.
Çünkü ona birkaç uyarıda bulunmak istiyorum.
Because I'm gonna want some warning.
Umarım sana uyar.
Hope that's okay.
Peki, memur bey, burada geçerken. kurallara uyarım.
Okay, Officer. I'm just going over here, using caution.
Sonunda yüksek dozda uyarılmış deliliğimden kurtuldum.
Hey. I'm finally over my altitude-induced dementia.
Bu son uyarım.
Consider this a final warning. Come on, Roz.
- Hey, bu kadın takımı sana uyar.
- Hi, this is your Coco Chanel outfit.
- Bak seni uyarıyorum cahil şerefsiz.
~ I'm warning you, you jumped-up little bastard.
Anlaşıldı mı? Bu son uyarım. - Malı ne zaman istiyorsun?
Further breaches of conduct could result in your dismissal.
- Seni uyarıyorum, Zamir. - Tanrım! Kafayı benle bozmuşsun sen!
~ I'm warning you, Zamir... ~ God, You're always on my case, man!
Diplomatik İlişkiler üzerine Viyana Anlaşması uyarınca dokunulmazlık hakkımı talep ediyorum.
As designated by the Vienna Convention On Diplomatic Relations, I invoke my right to immunity.
Son uyarım.
Last warning.
Normal misin uyarılmış mı,
It's a big difference whether or not
- Uyarınız için teşekkürler ama... -... tehlikenin farkındayım.
I appreciate the warning, but we are aware of the risk.
- Ben Martin'i uyarırım.
I'll alert martin.
- Hiç de bile, dur işaretlerine daima uyarım.
I did not! I never ran a stop sign!
Bu denizyıldızının zevk hücrelerini uyarıyorum.
I'm stimulating the pleasure cells of this starfish.
Seni uyarıyorum, eğer bu evlilikle ilgili bir sorun çıkarsa Rose yaptıklarını öğrenir.
I'm warning you, if this marriage does not go ahead, Rose will know the part you played.
Seni uyarıyorum!
I'm warning you!
Ne mi yapıyorum, Perry, seni uyarıyorum.
What I'm doing, Perry, is warning you.
Olacaklarla ilgili önceden bir uyarı mı?
A heads-up on what's happening as it happens?
Bir yere gidebiliriz ya da burada takılabiliriz, bana ikisi de uyar.
Are we going somewhere or are we staying in, I'm good for both.
Tamam dinleyin, madem FBI ve NSA bu işte başarısız oldular... -... ödül falan alacak mıyız? İki katı ya da hiç bana uyar.
All right, listen, when the FBI and the NSA fail, do we get some kind of bonus here?
En kısa sürede acil yayın sistemi için uyarı taslağı oluşturacağım.
I'll draft an alert for the Emergency Broadcast System ASAP.
Uyarı kasetinin bu yüzden olduğunu tahmin ediyorum.
I'm guessing the caution tape is, uh, there for a reason.
- Umarım birilerine uyarı göndermemişlerdir.
- I hope - they didn't send up any red flags.
Aman Tanrım. Belki de bugün ilk uyarımı aldığım gün olur.
O.M.G., maybe today will finally be the day
Müşterilerim genelde bu kadar hızlı davranmaz ama istediğin oysa bana uyar.
Well, my customers usually aren't this forward, but if that's what you're looking for, I'm good to go.
Bana uyar.
I'm good with that.
Salı günü antrenman uyar mı?
Are you free for practice on Tuesday?
Yavaşımdır ama sonunda modaya uyarım.
I'm slow, but eventually I do catch on.