Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ Ş ] / Şüphesiz

Şüphesiz перевод на английский

4,464 параллельный перевод
Hiç şüphesiz nefes alıyordu, Yemek yiyordu, metabolizması çalışıyordu ve o yaşa kadar gelebileceği çok fazla gelişmiş, tıbbi sağIık olanaklarına sahip bir çevrede de yaşamıyordu.
Obviously, it was breathing, it was eating, it was metabolizing, and it wasn't living in an environment where there was a lot of advanced medical attention that was given to it to allow it to live to that age.
Onların güzellikleri, şüphesiz ki dünyayı kurtaracak.
Their beauty, doubtlessly, will save the world.
Hiç şüphesiz para her şeyden önce geliyor.
Money is always the real issue, without exception.
- Şüphesiz.
- Without a doubt.
Şüphesiz... Korkunç bir boyut.
Indeed... it really is an incredible scale.
Şüphesiz.
No doubt.
Evet, şüphesiz, başka bir alt komite oluşturarak.
Oh, yes, by all means, form another subcommittee.
Tabii şüphesiz bu konsept bizzat bir atlama noktası.
Of course there's no doubt this concept itself is merely a jumping off the point.
Ve şüphesiz ki Kutsal Babamız komplonun varlığını reddetmesi bu komplonun bir parçasıydı.
And have no doubt, Holy Father, that he that denies such a conspiracy existed was part of the conspiracy himself.
O zaman, şüphesiz iyi bir noktaya değindi.
Oh, in that case, she made a number of excellent points.
Hiç şüphesiz. Onlar çok uzun zamandır, doğum doktorlarından önce de vardılar.
Oh, without question, but they've also existed for eons before the obstetrician.
Şüphesiz, aklın seni deniyor.
Clearly, your psyche is testing you.
Her ne kadar yardım etmekten zevk alacak ve her ne kadar bu konuda şüphesiz sana ilham kaynağı olacak olsam da herkesin en iyi destekçisi kendisidir.
Much as I'd love to help, and inspiring as I would no doubt be, your best sponsor is yourself.
Şüphesiz bi çok çift buşarkıda öpüşüyor
No doubt that most couples out there are kissing or have kissed to this song.
Doğum tarihini kendisinin seçmediği şüphesiz.
He certainly didn't choose his birthright.
Şüphesiz, babanı arayamazdı.
He certainly couldn't have called your father.
Bu... bu, şüphesiz, 32 yıllık hayatımda... yaptığım en berbat şey.
That's... that's, without a doubt, the worst thing I've ever done in my 32 years of living.
# Fırındaki düğmelere el sürülmez, şüphesiz #
♪ The knobs on the stove are hands-off, no doubt ♪
- Hiç şüphesiz öyle.
- Clearly, yeah.
Şüphesiz, bu konu yüzünden ortaya atılan birkaç tane manyak çıkacaktır.
I mean, no doubt, there's gonna be some yahoos coming out of the woodwork on this, all right?
Ve şüphesiz ki, davacı tarafın avukatı olan meslektaşımdan duyduğunuz şeylerin, tek bir parçası bile kanıt niteliği taşımıyor.
And make no mistake, not a shred of what you've heard from my learned friend acting for the Prosecution has given any proof at all.
Hiç şüphesiz mi?
For sure.
Hiç şüphesiz, Luke o anda kabus görüyordu.
It's no wonder Luke's having bad dreams at the moment.
Şüphesiz beklediği şey bu değildi.
CLEARLY NOT THE RESPONSE THAT HE WAS EXPECTING.
Karşınızda Kraliçe Elizabeth, şüphesiz gerçek kraliçeniz!
I here present unto you, Queen Elizabeth, your undoubted queen.
Bu... Şüphesiz ki bu hayatımın en büyük doğum günü hediyesi.
This is... without a doubt... the greatest birthday gift of my life!
Luther ve Kraliçe Bee ise zirveye bile gelmediler Ra's al Ghul ise şüphesiz -
Luther and Queen Bee never showed, and even Ra's al Ghul will no doubt...
Hiç şüphesiz içeri girilen ve dışarı çıkılan noktamız burası.
Without question, this was our point of ingress and egress onto the property.
Bu şüphesiz, Ryland'ın işi.
Ryland's doing, no doubt.
Kimi baba olarak seçerdi bilmiyorum,... ama şüphesiz aklında birileri vardır.
I don't know whom she would have selected as the father, but no doubt she had a candidate in mind.
Şüphesiz Marty inanılmaz biri.
And, of course, Marty is amazing.
Şüphesiz. Harikayımdır.
Oh, no doubt I am fabulous.
Hiç şüphesiz, canım, siz ekvatorun kuzeyindeki en iyi popolardan birine sahipsiniz.
Without a doubt, my dear, you have one of the finest derrieres north of the equator.
- Evet, şüphesiz. - Yani, sunucu son derece...
I mean, she's extremely...
Graves'in söylediklerine dayanarak, şüphesiz ilgiliydi.
Well, based on what Graves was saying, sure.
Şüphesiz bir sürü mürşidiniz var.
Well, you certainly have a lot of followers.
Hiç şüphesiz ki, erkek arkadaşından bahsediyordu. Onu öldüren genç adamdan.
Well, no doubt she was talking about her boyfriend- - the young man who killed her.
Hiç şüphesiz kafanı karıştıracak, hatta seni ürkütecek şeyler göreceksin.
You will no doubt see things that will confuse or even upset you.
Şüphesiz, evet.
Without a doubt, yes.
Şüphesiz!
Without a doubt!
- Şüphesiz. - Niye boyacıya girsin?
Why break into a paint store?
Şüphesiz, zina.
Adultery, no doubt.
Şüphesiz böyle bir görev için Papalık ordusu kullanılmalı.
Surely, papal arms should be used for such a task.
Şüphesiz ki başka bir gücünü daha ortaya çıkararak.
And no doubt reveal yet another measure of your power.
Hiç şüphesiz Dale Barbara içeride.
There's no question... that's Dale Barbara in there.
- Şüphesiz.
No doubt.
David Clarke'ı hapishanede ziyaret ediyordun ölümünde benim bir parmağım olduğuna şüphesiz inanıyorsun.
You used to visit David Clarke in prison, which means you undoubtedly believe I played a role in his demise.
- Şüphesiz.
Clearly.
Şüphesiz.
That's for sure.
Şüphesiz.
By all means.
Şüphesiz.
Undoubtedly.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]