Madem öyle istiyorsun перевод на испанский
88 параллельный перевод
- Madem öyle istiyorsun Abe.
- Si gusta, Abe.
Tamam, madem öyle istiyorsun.
De acuerdo, si eso es lo que quieres.
- Madem öyle istiyorsun, ben de unuturum.
- Si tú quieres, me olvido.
Madem öyle istiyorsun... bu gece işim bitince buraya bir daha ayak basmayız.
ESTÁ MUY MAL. NO PODRÍA ACERTAR.
Madem öyle istiyorsun.
De acuerdo.
Madem öyle istiyorsun.
Como quieras.
Yani, madem öyle istiyorsun.
O sea, si es lo que quieres.
Madem öyle istiyorsun, dul olduğunu söylemeye devam edeceğiz.
Pero seguiremos llamándote viudo tanto tiempo como quieras.
Madem öyle istiyorsun, öyle olsun.
Si así lo quieres, estupendo.
Madem öyle istiyorsun...
Bueno, si eso es lo que usted quiere.
Peki, madem öyle istiyorsun, ama ona karşı biraz sabırlı ol.
Bien, si insiste, pero tenga un poco de paciencia.
Madem öyle istiyorsun, ben gidiyorum.
Está bien.
Pekâlâ, madem öyle istiyorsun...
De acuerdo, si es así como lo quieres...
Madem öyle istiyorsun, bana göre hava hoş!
¡ Si eso es lo que crees, mucho mejor para mi!
Madem öyle istiyorsun!
Entonces me pregunto, ¿ qué es lo que estoy haciendo aquí? - Eso digo yo.
Madem öyle istiyorsun.
Si quieres.
Madem öyle istiyorsun aramızdaki bütün bağları koparıyorum.
¡ Que así sea! ¡ Rompo todo lazo entre nosotros!
Madem öyle istiyorsun, Frank.
Si eso quieres, Frank.
Madem öyle istiyorsun.
Será de la manera que deba ser.
İş elbisesini giymeye karar verdiğinde ona "Glen, halkın aksettirmeye çalıştığın şeyi anlatacağını sanmıyorum ama madem öyle istiyorsun, giy" dedim.
Decidió usar un traje de calle y yo lo discutí con él. "Glenn, no sé si el público comprenderá lo que quieres dar a entender... pero si quieres hacerlo, hazlo".
Madem öyle istiyorsun... Mundu, Biji'yle sen kal.
si quieres... quédate con Biji.
- Tamam, madem öyle istiyorsun.
Correcto. Si es así...
Tamam, madem öyle istiyorsun Bunları kendi odama alırım.
Sí. Bien. Genial.
İyi, madem öyle istiyorsun, öyle olsun.
Bien, si así son las cosas, que así sea.
Madem öyle istiyorsun.
Eso puede arreglarse.
Madem öyle istiyorsun.
¡ Eso puede arreglarse!
Peki, madem öyle istiyorsun, çizmelerimi giyerim.
Si quieres que use las botas, usaré las botas.
Madem öyle istiyorsun, öyle olsun o zaman.
Si eso es lo que quieres, hazlo
- Madem öyle istiyorsun.
Oh, sé como te sientes, Emily
- Madem öyle istiyorsun. Kuru temizlemeciye gideceğim.
¿ Quieres que te lleve alguna cosa a la tintorería?
- Madem öyle istiyorsun.
Si tú lo dices.
Madem öyle istiyorsun.
- Eso es lo que tú dices.
Madem istiyorsun, öyle olsun.
Si tú lo quieres, vete.
Gösterimizin bölünmesini istemem, ama madem sen öyle istiyorsun.
Odiaría que nos separáramos pero si tú lo crees...
- Madem sen öyle istiyorsun.
- Si tú lo dices...
Madem bilmek istiyorsun söyleyeyim. Gösteriyi hiç sevmemiş. Öyle mi?
Si realmente quieres saberlo, no le gustó el espectáculo.
Madem öyle izah etmek istiyorsun.
Es una forma de decirlo.
Madem öyle yapmak istiyorsun, biz de öyle yaparız.
Si es lo que quieres, será lo que haremos.
Öyle istiyorsun madem, hadi bakalım.
Pues vamos, como dices.
Madem öyle olsun istiyorsun.
Si eso es lo que quieres.
Madem öyle istiyorsun, pekâla.
- ¡ Ambos!
- Madem öyle istiyorsun.
- Si tú lo quieres.
Madem sen öyle istiyorsun, ben de senin olmanı umarım.
Eso que tu quieres, es lo que espero yo también.
Madem öyle zavallı adamdan daha ne istiyorsun?
iQué más quieres del pobre hombre?
Madem öyle neden benden sana "peder" dememi istiyorsun?
Entonces, ipor qué querías que te llamara padre?
- Madem teknik bir ifade kullanmak istiyorsun, öyle olsun.
- Podría decir eso si quiere, Sr. Técnico.
Madem sen öyle istiyorsun...
Si eso es lo que quieres.
Peki, madem öyle istiyorsun.
Esta noche dormirás en nuestra casa y no quiero oposición de tu parte.
Madem öyle istiyorsun.
Si tu lo dices.
- Madem öyle istiyorsun. Kardeşim, ne oluyor?
Oye, ¿ qué te sucede?
- Madem öyle, ne konuşmak istiyorsun?
- Pero, de qué estás hablando?