Ne diyeceksin перевод на испанский
1,893 параллельный перевод
Ya şu odadaki sürtük için ne diyeceksin?
¿ Sí? ¿ Qué tal de la rubia de esta habitación?
Lafımı bölmesine ne diyeceksin?
¿ Y qué me dice de cuando interrumpió mi frase?
Tüm bunlara ne diyeceksin?
¿ Qué conclusión sacamos, entonces?
Ne diyeceksin, anlat?
¿ Qué me dirías?
Dünyaya ne diyeceksin?
¿ Qué le dices al mundo?
Buna ne diyeceksin?
¿ Qué tienes que decir al respecto?
Buna ne diyeceksin peki?
Sí, bueno, presta atención...
Şimdi kendine ne diyeceksin, Maurice?
¿ Qué tienes que decirte ahora, Maurice?
Ve sana saat kaç diye sorarlarsa, ne diyeceksin?
Si alguien pregunta qué hora es, ¿ qué dices?
Şuna ne diyeceksin, " George W. Bush zengin, şımarık bir işe yaramaz.
Que dices a : " George W. Bush es un imbécil rico y mimado.
Ne diyeceksin?
¿ Qué quieres tú?
Ne diyeceksin, dildokafa?
¿ Qué tienes que decir, cabeza de chorlito?
Eger söylersem.. sonra sen ne diyeceksin?
Si digo eso... entonces que diras tu?
Onlara ne diyeceksin Tracy?
¿ Qué les dirás, Tracy?
Buna ne diyeceksin?
¿ Cómo explica usted eso?
Ne diyeceksin? - Evet de!
- Decile que sí...
"Şimdi ne diyeceksin?"
"Bien, ¿ ahora qué?"
Ne diyeceksin buna?
¿ Qué me puedes decir?
Buna ne diyeceksin, bay'Her şeyde Earl'den İyiyim'?
¿ Qué te parece eso, Sr. Soy-mejor-que-Earl-en-todo?
Yarbay, onlara ne diyeceksin?
Coronel, ¿ qué les va a decir?
Evet, Kriptonik leke izlerine ne diyeceksin?
¿ Qué hay de las manchas de sudor kryptoniano?
- Ona ne diyeceksin?
¿ Qué vas a decir?
- Ona ne diyeceksin?
¿ Qué irás a decirle?
Başka ne diyeceksin?
¿ Qué más tienes?
Acelen olduğu zaman ne diyeceksin?
¿ Cómo se dice cuando estas en un aprieto?
Onlara ne diyeceksin?
¿ Sabes lo que les vas a decir?
Şimdi ne diyeceksin bakalım?
¿ Qué tienes que decir ahora?
- Valiant, bu konuda ne diyeceksin?
- Valiant, ¿ qué tiene para decir?
Ya sen? Sen ne diyeceksin?
¿ Qué es lo que te pasa, lo que tiene que decir?
Evet. Buna ne diyeceksin?
A menos que no sean aleatorios.
- Ne diyeceksin, Newt?
¿ Qué se dice, Newt?
İleri tıbbi teknoloji ya da akıllı ürünler sayesinde açlıktan kurtardığımız milyonlara ne diyeceksin?
¿ Y los millones que salvamos avanzando la tecnología médica o alimentándolos con nuestros cultivos?
- Karına ne diyeceksin?
- ¿ Qué le dirás a tu mujer?
Ve dudaklara ne diyeceksin?
¿ Y qué hay de los labios?
- Ne diyeceksin?
- ¿ Qué vas a decir?
Boot'a ne diyeceksin?
¿ Qué le vas a decir a Boot?
- Buna ne diyeceksin?
- ¿ Y bien?
Annene ne diyeceksin, evlat?
¿ Qué se le dice a tu madre, hijo?
Ona ne diyeceksin?
¿ Qué le dirás?
Bırakmak istediğinde ne diyeceksin?
- Dame tu palabra segura.
Ne diyeceksin, Bull?
¿ Qué cosa, Bull?
Buna ne diyeceksin?
¿ Qué me dices a eso?
Yeni hükümdarına ne diyeceksin?
¿ Qué tienes que decir a tu nuevo soberano?
Şimdi ne diyeceksin ha?
¿ Qué te pareció eso?
Ne güzel ben de. Hadi arkadaş olalım " diyeceksin.
¡ Seamos amigos!
Pekala, ya şeye- - ya o şık yeni geceliğe ne diyeceksin?
sobre toda esa lenceria de fantasia?
Prezervatife ne diyeceksin, adamım?
Bien, ¿ qué pasa con la goma, tio?
- Buna ne diyeceksin?
¿ Qué tiene para decir sobre eso?
Yani "Zıpla." dediğimde "Ne kadar yükseğe?" diyeceksin.
Quiero decir, cuando diga "Salta", tú dirás "¿ A qué altura?"
- Buna ne diyeceksin?
¿ Sí?
Ne diyeceksin?
- Cállese.
diyeceksin 119
diyeceksiniz 34
ne diyorsun sen be 30
ne diyorsun 1616
ne diyorsun sen 551
ne diyeceğimi bilmiyorum 160
ne diye 64
ne diyor 463
ne diyorsun be 24
ne diyorduk 29
diyeceksiniz 34
ne diyorsun sen be 30
ne diyorsun 1616
ne diyorsun sen 551
ne diyeceğimi bilmiyorum 160
ne diye 64
ne diyor 463
ne diyorsun be 24
ne diyorduk 29
ne diyor bu 53
ne diyorum ben 45
ne diyorsunuz siz 31
ne diyorsunuz 336
ne diyecektim 16
ne diyorum 25
ne diyeyim 78
ne diyorlar 99
ne diyeceğimi bilemiyorum 173
ne diyeceğimi bilemedim 24
ne diyorum ben 45
ne diyorsunuz siz 31
ne diyorsunuz 336
ne diyecektim 16
ne diyorum 25
ne diyeyim 78
ne diyorlar 99
ne diyeceğimi bilemiyorum 173
ne diyeceğimi bilemedim 24