Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → испанский / [ U ] / Uzaklaşıyorlar

Uzaklaşıyorlar перевод на испанский

148 параллельный перевод
Uzaklaşıyorlar.
Van a escapar.
Uzaklaşıyorlar! Ateş!
¡ Se escapan!
Uzaklaşıyorlar.
Se marchan.
Uzaklaşıyorlar.
Se largan.
Şafaktan uzaklaşıyorlar... ağır ağır ilerleyerek... karanlıklar dünyasına gidiyorlar. Yağmur, yüzlerini ıslatıyor... yanaklarından gözyaşlarının tuzunu temizliyor.
Se alejan hacia el oeste... en un baile solemne... lejos, hacia las tierras oscuras... mientras la lluvia purifica sus mejillas... de la sal de sus lágrimas amargas.
Karanlık topraklara doğru kutsal bir dansla şafaktan uzaklaşıyorlar. Yağmur yanaklarından acı gözyaşlarının izlerini siliyor.
Se alejan hacia el oeste... en un baile solemne... lejos, hacia las tierras oscuras... mientras la lluvia purifica sus mejillas... de la sal de sus lágrimas amargas.
Denizden gittikçe uzaklaşıyorlar.
Cada vez se alejan más del mar.
Uzaklaşıyorlar!
¡ Se están retirando!
- Neler oluyor? - Uzaklaşıyorlar.
se van.
Her saniye daha da uzaklaşıyorlar.
Cada segundo que espere los aleja más.
Adamlar için de iyi değil. Disiplinden uzaklaşıyorlar.
No es bueno para estos, se vuelven indisciplinados.
Gidiyorlar. Uzaklaşıyorlar.
Se escapan, se escapan.
Şimdi uzaklaşıyorlar.
Ahora sí se van.
Kalan MiG'ler uzaklaşıyorlar.
Los MiGs que quedan se van.
Dr. Hawking'in de dediği gibi : Galaksiler genişliyor ve birbirlerinden uzaklaşıyorlar.
Bueno, como dijo el Dr. Hawking, las galaxias se están expandiendo, huyendo una de otra.
Her saniye daha da uzaklaşıyorlar.
Cada vez se aleja más.
İki kız kardeşle ilgili. Çocukken birbirlerine çok yakınlar. Ama büyüyünce uzaklaşıyorlar.
Bueno, son dos hermanas que estaban muy unidas de pequeñas y, ahora que son adultas, se han distanciado.
Lanet olsun. Çok yavaş uzaklaşıyorlar.
Se están escapando muy lentamente.
- Uzaklaşıyorlar.
- Se apartan, comandante.
Buraya taşındığın için çok sağ ol şimdi okuldaki çocuklar bana nonoş diye sesleniyorlar ve salonun diğer tarafına doğru uzaklaşıyorlar.
Gracias por mudarte aqui. Ahora en la escuela... me dicen mariquita y me sacan la vuelta
Uzaklaşıyorlar.
Ya van caminando.
Uzaklaşıyorlar.
Ya se van caminando.
Gemi sürüsü ayrıldı Kaptan. Uzaklaşıyorlar.
El enjambre de naves se ha disuelto.
Uzaklaşıyorlar.
Se retiran.
Telefon edip uzaklaşıyorlar. Bundan hoşlanmıyorum.
Hacen una llamada, luego caminan.
- Peşlerinden! Uzaklaşıyorlar!
- Tras ellos. ¡ Están huyendo!
Uzaklaşıyorlar!
¡ Se están escapando!
Evet uzaklaşıyorlar!
¡ Se alejan de aquí!
Uzaklaşıyorlar.
Están escapando.
Bizden uzaklaşıyorlar.
Se están alejando.
Evet, bence konudan uzaklaşıyorlar bu gösterilerde de.
"¡ Hombres que fingen haber cagado!" ¡ Sí! Yo también creo que se están quedando sin temas en estos programas!
Maksimum hızla uzaklaşıyorlar.
Se están alejando a máximo impulso.
Bana doğru koşmaktan çok uzaklaşıyorlar. O da nedir?
Yo estoy acostumbrado a verlas huir a ellas en vez de que vuelvan.
Uzaklaşıyorlar.
Se alejan.
Durum? Vidianlar uzaklaşıyorlar.
Los Vidiianos se retiran.
Uzaklaşıyorlar. 3-1-2 derece.
Sectorización de distancia. Tres-uno y dos grados.
Onlar uzaklaşıyorlar
Son vectores de distancia.
Pekala, bir nedenle uzaklaşıyorlar.
Bien, están derramando el carbón para alguien.
Barikattan uzaklaşıyorlar!
Se alejan de las barricadas.
Uzaklaşıyorlar.
¡ Se están escapando!
Tyr. Genetikçiler uzaklaşıyorlar.
Tyr...
- Warp 2 hızıyla uzaklaşıyorlar, efendim.
- No va a ir muy lejos a warp 2, señor. - Llámelo.
Evet, ama insanlar zamanla birbirlerinden uzaklaşıyorlar.
¿ Qué le pasa a ella? Prometió saludar con su bouquet.
Bir kadın annesi ve kızıyla yük treninden inip biraz uzaklaşıyor. Böğürtlen arıyorlar.
Tres mujeres, abuela, madre e hija que iban en una caravana, se alejaron demasiado de ella, buscando fresas.
Uzaklaşıyorlar.
Sus ojos se cerraban y se iban.
- Halen uzaklaşıyorlar, efendim.
- Se retiran, señor.
Uzaklaşıyorlar!
¡ Se escapan!
Ne var? Uzaklaşıyorlar, değil mi?
Se están alejando aún más, ¿ verdad?
Eğer iki nokta çok yakınlaşırsa, ölüyorlar, eğer çok uzaklaşırlarsa, birbirlerine yakınlaşıyorlar
Si dos punto se acercan mucho, mueren... pero si se separan demasiado, entonces vuelven a unirse.
Uzaklaşıyorlar. Her iki gemiye de ateş et.
¡ Fuego a ambas naves!
Uzaklaşıyorlar.
Se están yendo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]