Bundan dolayı перевод на французский
1,044 параллельный перевод
Bundan dolayı kabul edersiniz ki düşman ajanları gelecekte de onunla bağlantıya geçerlerse biz de bağlantı kanallarımızı böylece açık tutmuş olurduk.
Il était raisonnable de supposer, pour cela, que des agents ennemis pourraient la contacter à l'avenir, alors on a gardé les lignes de communications ouvertes.
- Bundan dolayı övgüyü hak etmiyor muyum?
Ca me fait un bon point?
- Bundan dolayı, senin hakkında bilgi toplamalıyım. -
Pour cela, je dois recueillir des informations sur vous.
Bundan dolayı kendimi suçlu hissedeceğimi mi zannediyorsun?
Vous avez quelque chose sur la conscience?
Bundan dolayı, bütün mal varlığının geri gelmesi gerekiyor. - Nasıl yani?
Donc il devra rentrer en possession de tous ses biens.
İşte bundan dolayı buradayım şimdi.
"Tellement gros que je me trouve là".
Bundan dolayı, ne Tokugawa, ne Owari, ne de Shogun amblemini umursarız. Öldürün!
Nous n'avons rien à faire des Tokugawa, des Owari ni même du Shogunat.
Bundan dolayı da hiçbir itibara layık değiller.
De ce fait, ils se sont eux-mêmes mis hors la loi.
Bundan dolayı, başçavuş ve komünist sıfatlarımla ikinci bir bildiriye kadar tüm toplantıları erteliyorum.
Aussi, en tant qu'adjudant chef et membre du parti communiste, j'annule présentement toutes les réunions.
Bundan dolayı, ben de dahil olmak üzere tüm savaşçılara cepheyi tutmayı emrediyorum.
En conséquence, ordre à tous, moi y compris, de tenir le front.
Sonuç olarak, bundan dolayı senin ve oğlun Daigoro'nun harakiri yapmanız emredilmiştir.
"toi et ton rejeton, à la mort par le hara-kiri"
Bundan dolayı tüm formaliteler yerine gelsin diye kafanı da alacağız!
Par conséquent, c'est à nous de te donner le coup de grâce.
* İşte kolay biriyim bundan dolayı *
C'est pour ça que je suis simple,
Bazı anneler iyi iş yapayım derken bebeği göğüslerine fazla bastırır. Bundan dolayı burnu tıkanır nefes alamaz, boğuluyorum sanır.
" Certaines mères désireuses de trop bien faire... serrent le bébé trop fort contre leur sein... alors le bébé a l'impression d'étouffer.
Bana bundan dolayı para veriyorsun ya.
Je ne fais que mon travail.
Nasıl işletildiniz ve bundan dolayı nasıl hissediyorsunuz.
Parlez-nous de vos regrets.
Bundan dolayı benden nefret ediyor musun?
Me hais-tu à cause de cela?
Bundan dolayı bazı değişiklikler yapılacak.
Je vais prendre certaines dispositions vis-à-vis de toi... étant donné ce résultat.
Bundan dolayı bizi uzayın derinliklerine ilerletti ve ilerlemeye devam ediyoruz.
Il nous a dirigés vers l'espace et on a continué.
- Bundan dolayı kötü hissediyorum.
- Je me le reproche souvent.
Bundan dolayı yanıma boş çanta alıyorum.
C'est pour ça que je prends le minimum.
Bundan dolayı sizleri sömürmekte serbesttirler. Size yalan söylerler, sizi aldatırlar, haklarınızı gasp ederler :
Ils peuvent vous exploiter, vous mentir, vous voler et vous prendre ce à quoi vous avez droit :
Galiba bundan dolayı ona çıkıştım.
Alors, j'y vais à fond.
Belki de bundan dolayı dişçi faturası kabarık geliyor.
C'est pour ça que mon dentiste me ruine.
Bundan dolayı soyadımız aynı olduğundan dolayı, annem düşündü ki...
A cause de... Ayant ce nom, ma mère a pensé...
Hayvanlar bizden daha sağlıklıdır bundan dolayı yerken ne yapıyorlarsa sağlıklı olurlar.
Les animaux se portent mieux que nous eh bien, mangeons la même chose, non?
Bundan dolayı sen işe gitmek istemiyorsun ve bekleme odasında oturuyorsun?
Autrement dit, quoi? Tu refuses de gérer tes affaires et tu ne veux pas attendre dans les réceptions?
İşte bundan dolayı benim hayatım burda iyi.
Et à cause de cela, je vis ici.
Bundan dolayı 2 sene ceza yedim... ve cezamı tamamladım.
J'ai pris deux ans pour ça.
Bundan dolayı 3 yıl yattım.
- Là, j'ai pris trois ans.
Bundan dolayı sana "sen" diye hitap etmem tuhaf ama öyle olacak herhalde...
C'est absurde de se dire "tu" à cause de ça, mais c'est l'usage, non?
Bundan dolayı neden kafayı yesin ki?
Jusqu'à en devenir fou?
Bana polisin ilgilenmesi gereken bir meseleymiş gibi göründü. Bundan dolayı konuyla ilgili olarak eşimle konuştum ve o bana gelip sizi görmemi söyledi.
Ce n'est guère une affaire pour la police, alors j'en ai parlé à ma femme et elle a suggéré que je vienne vous voir.
Bundan dolayı, bir tuzak düşündüm.
Alors, je lui ai tendu un piège.
- İşte bundan dolayı Diane.
- C'est là-dedans, Diane.
Sürekli Vera hakkında aptalca ve ergence espriler yapıyorsun ve bundan dolayı başın belaya girecek.
Tu fais toujours des blagues grossières d'adolescent sur Vera.
Bundan dolayı...
Et donc...
Bundan dolayı, onu ellerime teslim etmenizi, sizden rica ediyorum.
C'est pourquoi je vous demanderai de bien vouloir me le remettre en mains propres.
Zaten bu mesleği seçtiysem bundan dolayı olmalı
Ça doit être pour ça que j'ai décidé de faire ce métier.
Bundan dolayı siz kardeşlerim adına bu gemiyi alıyorum ve bundan sonra bu gemiye komutanlık yapacağım.
Je déclare prendre possession de ce bateau, au nom de nos frères restés sur la côte, et en endosser le commandement.
Burada olacağınızı anladım, Bundan dolayı bende burda olmak zorundaydım.
Je savais que vous seriez là. Donc je devais venir.
Bundan dolayı bu günlerde seni ödüllendireceğim.
Je t'en récompenserai un de ces jours.
Bu gösterim çeşitli veriler kullanılarak çıkarıldı, bundan dolayı karşılaştırmak zor, ama ben burda gördüklerimize dayanarak bu gencin örneğinin, Akira'nın örneğinin gelişme sürecindeki sırrı çözebilmemiz için bir anahtar olduğuna inanıyorum.
Ce n'est qu'une projection basée sur des informations diverses. C'est difficile à comparer. Mais je crois que de ce garçon peut être la clef... pour nous aider à résoudre le mystère Akira.
Bundan dolayı, Onko kendini mahvetti.
À cause de lui, Onko avait plongé...
Kızılderililer bundan böyle sizi rahatsız etmezler. Delirdiğinizden dolayı.
Les lndiens vous embêteront plus, vu que... vous êtes toquée.
Bundan dolayı nişanımıza hep ara... veriyoruz.
C'est pour ça que je n'arrête pas de rompre avec lui...
Bundan dolayı mı?
Comment ça?
Bundan sonra partizanlar öldürmekten korkacak. Eylemlerinden dolayı, köylülerin ödeyeceği bedelden korkacaklar.
À l'avenir, tous les partisans auront peur de tuer parce qu'ils auront peur du prix que leurs crimes coûtent aux villageois.
Bundan dolayı üzgünüm.
Je suis désolé.
Tuhaf bir nedenden dolayı bundan utanıyordu.
J'ignore pourquoi il avait honte.
Bundan dolayı mı, silahlı baskın tek çare oluyor?
Wes.
dolayısıyla 99
bunda 22
bundan daha iyisini yapabilirsin 29
bundan 49
bundan sana ne 67
bundan sonra 238
bundan böyle 140
bundan bana ne 21
bundan başka 26
bunda ne var 29
bunda 22
bundan daha iyisini yapabilirsin 29
bundan 49
bundan sana ne 67
bundan sonra 238
bundan böyle 140
bundan bana ne 21
bundan başka 26
bunda ne var 29
bundan emin misin 175
bundan eminim 469
bundan emin olabilirsin 58
bundan daha fazlası var 16
bundan bahsetmek istemiyorum 21
bunda yanlış bir şey yok 34
bundan nefret ediyorum 188
bundan emin misiniz 37
bundan kesinlikle eminim 16
bundan hoşlanmıyorum 48
bundan eminim 469
bundan emin olabilirsin 58
bundan daha fazlası var 16
bundan bahsetmek istemiyorum 21
bunda yanlış bir şey yok 34
bundan nefret ediyorum 188
bundan emin misiniz 37
bundan kesinlikle eminim 16
bundan hoşlanmıyorum 48