Gizli bilgi перевод на французский
705 параллельный перевод
Bu sadece gerçek işiniz olan bu ülkenin düşmanlarına gizli bilgi aktarmanızı gizleme aracı.
Simple couverture de votre activité d'espionnage pour les ennemis de ce pays.
Benden gizli bilgi istiyorsunuz.
Vous demandez ma confiance.
Gizli bilgi.
Des informations secrètes.
Gizli bilgi ise, sözlü olarak General Dratsenko'ya bildirilmiştir.
Information secrète à communiquer de vive voix au général Dratsenko.
Binbaşı anlaşılan Boxer lideri hakkında gizli bilgi sahibisiniz.
Auriez-vous des renseignements secrets sur les chefs des Boxers?
- Bunun gizli bilgi olduğunu ve bunu unutmasını.
Que c'était secret.
Çarpım tablosu bu sene gizli bilgi statüsüne alınmadı, öyle değil mi?
Les tables de multiplication ne sont pas un secret d'État?
Gizli bilgi mi?
Des informations secrètes?
"Gizli bilgi."
"Des informations secrètes".
Şu senin arkadaşın NASA'da çalışıyor, sana gizli bilgi veriyor, sonra kayboluyor.
Alors, un ami t'a donné un tuyau et il a disparu?
- Gizli bilgi.
- Secret miliaire!
Sayın başbakanım, biri bilgisayardan gizli bilgi... sızdırmayı başardı.
Monsieur le Ministre, on nous a volé des secrets concernant la Défense.
- Bu gizli bilgi.
- Ce sont des informations classifiées.
Gizli bilgi olduğunu bilmeniz gereken bir konuda soru sormanıza şaşırdım.
Je suis surpris que vous me posiez des questions sur un sujet confidentiel.
Diği gibi bir ödül, ben biraz gizli bilgi sen vereceğim.
Comme récompense, je vais te donner une info.
Uydunun içindeki küçük bir kapsülde pek çok gizli bilgi var ve bunların Rusların eline geçmesini istemiyoruz.
Le satellite, contenant une capsule pleine de données secrètes, ne devait pas tomber aux mains des Russes.
Çok Gizli bilgi alma iznim var.
J'ai l'habilitation Top Secret.
Gizli bilgi ama poliçe tarihi 1974.
C'est confidentiel. Mais la 1ère police d'assurance date de 74.
Gizli bilgi.
C'est un secret.
- Gizli bilgi. - Gizli mi?
La téléportation est-elle possible?
- En son ne zaman seks yaptın? - Gizli bilgi.
- Quand as-tu joué pour la dernière fois à cache-saucisse?
Gizli bilgi.
Classifié.
- Gizli bilgi. Yani bu işten sen sorumlusun?
- Vous en assumez la responsabilité?
- Bu gizli bilgi.
- Secret d'État.
Bu gizli bir bilgi.
C'est une information confidentielle.
Bu gizli bir bilgi. Bu korkunç bir şey.
Nous travaillions ensemble avant.
Bu gizli bir bilgi mi, yoksa korkmadan tekrarlayabilir miyim?
C'est un avis confidentiel ou puis-je le répéter?
General Scott'ınızın atlara olan merakı, gizli bir bilgi değil, Albay.
S'intéresser aux chevaux, ce n'est pas interdit.
Hiç şüphesiz gizli bilgi.
Information secrète sans aucun doute.
Pekâla, gizli bir bilgi vereyim.
Eh bien, j'ai un scoop pour lui.
Kuafördeki bir dostum bana Miami'den gizli bir bilgi verdi.
J'ai un tuyau pour la première course à Miami.
Ülkemizin zor zamanlarında sık sık Başsavcı olarak gizli polis ile birlikte çalışarak bilgi edinmek ve kanıt toplamak için elimden geleni yaptım.
Vu que notre pays traverse une période difficile, il est souvent nécessaire que le procureur, en collaboration avec la police, obtiennent des informations et preuves de quelque façon que ce soit.
Korkarım bu gizli bilgi. Buradaki herkesin her türlü şüpheden uzak olduğunu sanıyorum Albay.
Je ne sais pas si j'ai le droit de vous répondre.
Bu gizli bir bilgi.
- Cette information est confidentielle.
Beni saat üçte tekrar ara, hem unutma, bu çok gizli bir bilgi.
RappeIIe-moi á 15 h, mais, attention, c ´ est confidentiel.
Bu bilgi gizli, Şef. Sana söyleyemem.
C'est secret, je peux pas vous le dire.
Bilgi babadan oğula gizli tutmak kaydıyla miras bırakıldı.
Par une information transmise de pére en fils sous le sceau du secret.
Bilgi sızdıracağına, senin gizli dosyalara bakmana izin verdi.
Au lieu de tout dire, il te laisse fouiller dans les fichiers de l'état.
GİZLİ BİLGİ TALEBİ. SİNYALİ KODLA
DEMANDE CONFIDENTIELLE - BROUILLAGE
Gizli bir bilgi bu.
C'est confidentiel.
Bunu sana gizli ve özel bir bilgi olarak verdi, tıpkı bana olduğu gibi.
Elle te l'a dit confidentiellement, comme à moi.
Bu bilgi gizli.
C'est top secret.
Sahip olduğum bilgi, gizli bir bilgidir.
Je ne la partagerai pas avec le public.
Gizli bir muhbirle buluşacaksınız. Garret hakkında bilgi verecek.
Un indicateur vous y donnera des renseignements sur Garret.
Çok gizli bir bilgi bu.
C'est censé être top secret.
Üzgünüm, bu gizli bir bilgi.
C'est confidentiel.
Benim babam Bay St John, gizli serviste çalışırdı ve bildiğim kadarıyla bir KGB ajanını sorgularken evleri dolaşıp teker teker bilgi veremezsiniz.
Mon pêre était agent secret, M. Manfrinjonssonsson. Et je sais qu'on n'informe pas le public... quand on interroge en secret des transfuges du K.G.B.!
Benden istediğin gizli bir bilgi.
C'est top-secret.
Bunu sen nereden biliyorsun, Blackadder? Gizli bir bilgi bu.
Comment pouvez-vous le savoir?
Bu gizli bir bilgi.
C'est confidentiel.
Bu gizli bir bilgi.
C'est top secret.
bilgi 96
bilgisayar 1153
bilgin olsun 36
bilgisayarlar 16
bilgin olsun diye söylüyorum 26
gizli 71
gizli dosyalar 24
gizlice 35
gizli mi 21
gizli servis 50
bilgisayar 1153
bilgin olsun 36
bilgisayarlar 16
bilgin olsun diye söylüyorum 26
gizli 71
gizli dosyalar 24
gizlice 35
gizli mi 21
gizli servis 50