Hakkınızda çok şey duydum перевод на французский
215 параллельный перевод
- Hakkınızda çok şey duydum.
- On m'a beaucoup parlé de vous.
Hakkınızda çok şey duydum.
Je vous connais!
Hakkınızda çok şey duydum. Şimdi sizi karşımda görmek çok güzel.
J'ai tellement entendu parler de vous.
- Sizin hakkınızda çok şey duydum.
- J'ai entendu parler de vous.
Hakkınızda çok şey duydum, efendim.
J'ai beaucoup entendu parler de vous.
O şeref bana ait. Hakkınızda çok şey duydum.
J'ai entendu parler de vous.
Leo'yu 13 yaşımdan beri tanıyorum. O zamandan beri hakkınızda çok şey duydum.
Encore enfant, j'entendais Leo parler de vous.
Hakkınızda çok şey duydum.
J'ai tellement entendu parler de vous!
Eminim öyledir. Hakkınızda çok şey duydum Bayan Gill.
On m'a dit ça.
- Hakkınızda çok şey duydum.
- J'ai tant entendu parler de vous.
Hakkınızda çok şey duydum. Sizinle tanışmak büyük zevkti.
Ravi de faire votre connaissance.
Sizin hakkınızda çok şey duydum, çok şey.
J'ai beaucoup entendu parler de vous!
Hakkınızda çok şey duydum.
J'ai beaucoup entendu parler de vous.
Hakkınızda çok şey duydum Binbaşı.
J'ai entendu parler de vous, commandant.
Hakkınızda çok şey duydum, ama sizinle tanışmayı hiç beklemiyordum. - Öyle mi? - Bir Amerikan destroyerinde değil.
Je ne pensais pas vous rencontrer, Commodore... à bord d'un destroyer américain.
Sizin hakkınızda çok şey duydum Bay Ogata.
J'ai entendu parler de vous, M. Ogata.
Hakkınızda çok şey duydum.
J'ai certainement beaucoup entendu parler de vous.
Hakkınızda çok şey duydum.
J'ai certainement entendu parler de vous...
Hakkınızda çok şey duydum.
On m'a parlé de vous.
Hakkınızda çok şey duydum. Emrinizdeyim.
C'est un plaisir de travailler pour vous.
Sizin hakkınızda çok şey duydum Bay Robertson.
J'ai beaucoup entendu parler de vous, M. Robertson.
Sizin hakkınızda çok şey duydum.
J'ai beaucoup entendu parler de vous.
Bay Jones, hakkınızda çok şey duydum efendim.
M. Jones, j'ai beaucoup entendu parler de vous.
Sizin hakkınızda çok şey duydum.
J'ai entendu parler de vous.
Hakkınızda çok şey duydum.
On m'a beaucoup parlé de vous.
Hakkınızda çok şey duydum.
On m'a parlé de vous à plusieurs reprises.
Bu Mike Donahue. Hakkınızda çok şey duydum.
On m'a parlé de vous.
Ahh, hakkınızda çok şey duydum siz şu yoktan var eden adamsınız.
Je vous connais. C'est vous qui faites les machins trucs.
Hakkınızda çok şey duydum.
Je sais pas. - On m'a beaucoup parlé de vous.
Sizin hakkınızda çok şey duydum.
On m'a beaucoup parlé de vous.
Nasılsınız çavuş? Hakkınızda çok şey duydum.
- J'ai beaucoup entendu parler de vous.
Sizin hakkınızda çok şey duydum.
J'ai tellement entendu parler de vous.
- Hakkınızda çok şey duydum.
Annie m'a parlé de vous.
Hakkınızda çok şey duydum.
J'ai entendu parler de vous.
Tabii ya. Hakkınızda çok şey duydum.
J'ai beaucoup entendu parler de vous.
Hakkınızda çok şey duydum, Mösyö Trueba.
J'ai beaucoup entendu parler de vous.
Hakkınızda çok şey duydum.
J'ai tant entendu parler de vous.
- Sizin hakkınızda çok şey duydum.
J'ai tant entendu parler de vous.
- Ben de sizin hakkınızda çok şey duydum.
- Et moi, de vous.
- Hakkınızda çok şey duydum.
On m'a parlé de vous.
Sizin hakkınızda çok şey duydum, inanın abartmıyorum.
J'ai beaucoup entendu parler de vous, et les éloges n'étaient pas exagérées.
- Sizin hakkınızda çok şey duydum.
j'ai tellement entendu parler de vous.
Hakkınızda çok şey duydum
On m'a tant parlé de vous
Hakkınızda o kadar çok şey duydum ki, eski bir ahbabımla tanışıyor gibiyim.
J'ai tant entendu parler de vous, j'ai l'impression de voir un ami.
Hakkınızda çok şey duydum.
Je suis un para moi aussi.
Hakkınızda öyle çok şey duydum ki, çok daha yaşlısınız sanıyordum.
On m'avait tellement parlé de vous! Je vous croyais plus vieux.
Hakkınızda öyle çok şey duydum ki, çok daha yaşlısınız sanıyordum.
On m'a tant parlé de vous... Je vous croyais plus vieux.
- Bayan Millett, kabalığımı bağışlayın lütfen. Ama sizin hakkınızda hem kendi ülkemde hem de yurtdışında öyle çok şey duydum ki bu fırsatın elimden kaçıp gitmesine göz yummama imkân yoktu.
Pardonnez mon sans-gêne, mais j'ai tant entendu parler de vous chez moi et ailleurs que je devais vous parler.
Hakkınızda çok şey duydum.Tanrım!
Il paraît que vous êtes un chic type.
Hakkınızda o kadar çok şey duydum ki!
J'ai tellement entendu parler de vous!
Hakkınızda çok şey duydum. İlk adınız dışında tabii.
Sauf, bien sûr, votre prénom.