Mide перевод на французский
2,440 параллельный перевод
Bunu yapacak cesareti bile sende yoktur ki... Konuyu açmak için bile... -... sende o mide...
Je n'arrive pas à croire que tu aies eu l'audace ne serait-ce que d'aborder le sujet, d'oser...
- Mide yanması mı?
- Des brûlures d'estomac?
- Mide yanması.
- Oui, c'est ça.
Kriz geçirmen an meselesi, bu sefer mide yanması da olmayabilir. Ağır kalp krizi geçirebilirsin.
Dans peu de temps, vos brûlures vont se transformer en gros infarctus.
"Büyüleyici" den kastın pis kokulu, kalabalık ve mide bulandırıcı ise evet.
Si par incroyable vous voulez dire puant, surpeuplé et dégoutant?
Eğer gerçek olsaydı oldukça mide bulandırıcı olurdu. - Sağ beyin kırık...
Si c'était réel, ce serait dégoûtant Recto-cérébral.
Dev mide.
BIDE ÉNORME
Bunu söylemek benim içinde mide bulandırıcı olsa da, Loker iyi işti.
Aussi écœurant que ce soit pour moi de te le dire, Loker... Bravo.
Kafa karışıklığı, sersemlik, mide bulantısı.
Confusion, vertiges, nausées.
Mide bulantısı aralıklarla geliyor, Patron.
Les nausées vont et viennent, patron.
Çoğu zaman mide bulandırıcı sapıkça ve aykırı işler yaptım.
J'ai pris part à des actes dégoûtants, pervers et immoraux.
Bilirsin, Noel mide kelepçesi taktıramaz, biliyorsun.
Vous savez, le Père Noël peut pas avoir d'anneau gastrique.
Sinek küçük, ama mide bulandırıyor.
La mouche est sur le gâteau.
Mide bulandırıcı.
Ça me donne la nausée.
Mide bulantısı değil de vücudunda ağrılar olabileceğini söylediler.
Tu auras mal mais pas de nausées.
Mide sancıları.
la boule au ventre.
Flint, makinenin etrafında büyük bir mide altı birikimi var.
De la gastroprécipitation s'est accumulee autour de la machine.
Mide kanseri ve diğer organlara da sıçramış.
Cancer de l'estomac, avec métastases.
Şu mide iltihabına inansam mı bilmiyorum.
L'excuse de la gastro, j'y crois pas.
- Mide sorunlarım var ne olmuş?
- Problèmes gastriques.
Boşver gitsin. - Mide sorunları mı?
- Problèmes gastriques...
Mide sorunları olan bir hanımın yanına.
Chez une dame à estomac fragile.
Yani, mide sorunları ve sürekli gaz çıkarma.
Je veux dire, des maux d'estomac et des spasmes gastriques.
Mide bulandıracak kadar korkunçsunuz.
Horriblement terrifiant.
"Mide fesadı" gibi bir durum söz konusu mu?
Ça vous donne une indigestion?
Mide, mesane, pankreas, gözler ve bağırsaklar bir de
Estomac, vessie, pancréas, yeux, intestins.
Mide, mesane, pankreas Gözler, bağırsaklar, karaciğer, kan, boğaz ve baş bir de!
Estomac, vessie, pancréas, yeux, intestins, foie, sang, tripes, tête!
- Kamera mide bulantını geçirecek mi? - Evet.
La caméra t'aide à ne pas vomir?
Eğer ciddi bir şekilde maruz kaldıysanız, hiçbirşey hissetmezsiniz - - Bir saat kadar ya da daha sonra bir mide bulantısı hissedene kadar - Kusabilirsiniz ama siz belki de bunun bir gıda zehirlenmesi olduğunu düşünürsünüz.
Si vous subissez une sérieuse irradiation de votre organisme, vous ne sentez rien jusqu'à environ une heure après lorsque vous commencez à avoir des nausées, vous pouvez vomir, en pensant que vous avez une intoxication alimentaire.
Bazen sağlam bir mide gerekiyor.
Cela exige parfois de sacrées tripes.
Shyann hastaydı, mide kanseri yavaşça onu kemiriyordu ve işini ağırdan alıyordu.
Shyann était malade. Une sorte de cancer de l'estomac qui la consumait lentement, qui la tuait à petit feu.
Git bir mide ilacı iç.
Prends un comprimé de Brioski.
Korkunç, Çirkin, Mide bulandırıcı ve Kepaze bir iş.
Révoltant, Immonde, Nauséabond, et Honteux.
Korkunç, Çirkin, Mide bulandırıcı ve Kepaze iş.
Révoltant, Immonde, Nauséabond, et Honteux.
- Neler oluyor? ... bu aşamada oldukça yaygın olan mide bulantısı için ona Pepto-Bismol verebilirsiniz...
... on peut lui donner un truc pour l'estomac pour sa nausee, c'est tres commun a ce niveau...
Bu aşamada oldukça yaygın olan mide bulantısı için ona... Bu her şeyi açıklıyor. Elinde olan bu işte.
et vous pouvez lui donner un medicament pour son estomac... ca explique tout.
Mide bulantısı için ona Pepto-Bismol verin. Hamileliğin bu safhasında sıklıkla görülür.
et tu peux lui donner du smecta pour sa nausee, c'est tres banal a ce stade de la grossesse.
- Oksijen kaybı. Nefes darlığı, baş ağrısı, mide bulantısı.
Manque d'oxygène accompagné de migraines et de nausées.
Harwood mide kanseri olmuş.
II avait un cancer de l'estomac.
Başta mide fesadı sanmış.
Il pensait avoir une indigestion.
Mide bulandırıcı bir tablo.
C'est bizarre ce truc.
Kazada başınızı kötü vurmuşsunuz. Mide bulantısı var mı?
Vous avez pris un sacré coup dans l'accident.
Miden için sana ilaç yazacağım. Mide bulantın var mı?
Je vous prescris quelque chose pour l'estomac.
- Bu derken, yani mide boşluğundaki endişe duygusu mu?
Tu parles des crampes d'estomac.
Tahmin edeceğiniz gibi, mide rahatsızlıklarına neden oldu.
Comme vous... comme vous pouvez l'imaginer, ça a provoqué certains problèmes digestifs.
Mide sıcaklığı düşüyor.
Sa température chute.
İhtiyar Demir Mide.
Estomac en béton...
Kurbanın belden aşağısı dişlenmiş. - Teneke mide.
La victime a été mordue sous la taille...
- Demir mide.
- Ventre en étain.
Yan etkileri arasında ağız kuruluğu yüksek ateş, titremeler, mide bulantısı ve terleme olabilir. Bu mereti denemelisin.
Tu devrais essayer ça.
Mide bulandırıcı.
- Tu crois?