Sizin değil перевод на французский
3,586 параллельный перевод
Bunlar sizin değil, insanların!
pas à vous!
Bu Doranların seçimi, sizin değil.
C'est le choix de Mrs Doran, pas le votre.
Bu sizin geminiz kaptan, benim değil.
C'est votre vaisseau, pas le mien.
Sizin evreninizden değil de ondan.
Parce qu'il n'est pas de votre univers.
Bu sadece, saçmalıktan öte bir şey değil ve saçmalık sizin uzamanlığınız olduğundan
C'est juste - il n'y a rien de plus absurde probablement, et puisque absurde est votre spécialité
Şova bağladığınız paranın tamamı sizin, değil mi?
Arrêtez moi si j'ai tort. Mais tous l'argent investi dans l'émission est à vous, non?
Onu sizin için açmamı beklemiyorsunuz değil mi Bay Bey?
Vous n'espérez pas que j'ouvre ça, n'est-ce pas Mr. Bey?
Anlıyorum ama bu sizin yetki alanınızda değil, yanılıyor muyum?
Je vois, mais ce n'est pas votre juridiction.
Gerçekten de uzun süre yaşamak istiyorum. Kendim için değil. Sizin için.
Je souhaite vivre très longtemps, pas pour moi, mais pour vous.
Sizin için hiçbir şey değişmiyor, değil mi?
Rien ne change les gens pour vous, n'est-ce pas?
Bay Gianelli, mali defterlerinize göre geçtiğimiz yılın ilk yarısı pek de iyi geçmemiş sizin için, değil mi?
Mr. Gianelli, par rapport à votre livre, Le business n'était pas super
Hiçbir hırsızlık olmadan geçen 8 yıldan sonra aniden güvenlik kamerası koyduruyorsunuz Bay Sweeney'nin sizin dükkanı soymadan üç gün önce 2 Nisan, 2012'de. Doğru mu değil mi?
8 ans après l'ouverture de votre magasin et sans avoir jamais été braqué, vous installez des cameras de sécurité trois jours avant que Mr Sweeney ne vole votre magasin le 2 avril 2012 contestez vous les faits?
Onları kontrol etmek sizin işiniz, benim değil.
C'est à toi de les faire sortir.
Dışardaki erkeklerin çoğu da aynı şekilde hissediyor ama bayanlar, hayal kırıklığına uğramış hissediyorsanız unutmayın, bu sizin hatanız değil.
Et la plupart des gars sont pareils. Mais, mesdames, si vous êtes contrariées, souvenez-vous : c'est pas notre faute.
Bay Acar, bu sizin imzanız, değil mi?
M. Acar... C'est votre signature, non?
Sırf bunun hakkında konuşmak istemem, sizin tarafınızdayım demek değil.
Le fait que je veuille parler de ça ne fait pas de moi une alliée.
Birbirinize sıkıca tutunun ve asla bırakmayın. Çünkü çoğu insan sizin yaşadığınızı yaşayacak kadar şanslı değil.
Tenez l'autre et ne lâcher jamais, parce que pas tout le monde à la chance d'avoir ce que vous avez.
Sizin yaşınızda bu pek akıllıca değil.
Ce n'est pas très raisonnable à votre âge.
Sizin kokunuz kadar değil.
Pas aussi agressive que votre après rasage.
Hem sizin, hem de bebeğinizin güvenliği için doğum yapılacak en iyi yer hastane. Hayır, bu doğru değil.
Pour votre enfant et vous, le lieu le plus sûr est l'hôpital.
Lazebnik muhasebeye nasıl kabul edildi bilmiyorum. Bu sizin işiniz değil mi?
J'ignore pourquoi on l'a mis à la comptabilité.
- Bu sizin işiniz değil, efendim.
Ce n'est pas votre travail, monsieur.
O sizin kadın kahramanınız, değil mi, bayan?
Elle est votre héroïne, non, Miss?
Özür dilerim, bu sizin hatanız değil ;
C'est pas votre faute.
- Sizin verdiğiniz emirle değil.
- À votre poste.
Hanımefendi, sizin Londra'da para kazanmak çok zor, bir işle karın doyurmak mümkün değil, çift vardiya.
Pas facile de gagner des sous dans votre Londres. Un seul boulot ne suffit pas à remplir le frigo.
Sizin cesaretinizden nefret etmem önemli değil.
Je m'en fiche de ne pas pouvoir te blairer.
- Barselona artık sizin için güvenli değil.
Ce n'est plus sûr pour vous à Barcelone.
O sizin dostunuz falan değil.
Ce n'est pas votre ami.
Hayatım sizin eğlencelik oyununuz değil.
Ma vie n'est pas un jeu à jouer pour ton amusement.
Bunlar sizin elbiseleriniz, değil mi?
Ce sont vos robes, n'est-ce pas?
O sizin kadar nazik değil.
Il est nettement moins poli que vous.
sizler büyüyorsunuz, ve sizin romantik dramalarınızın ortasına atlamak bizim görevimiz değil.
Vous grandissez, et ce n'est pas à nous de se mettre en travers de vos histoires de coeur.
Tek bir kişi. Sizin paketlediğiniz bir düzine insanın değil.
Une seule, et non treize à la douzaine.
Annesi de öyle, fakat o işe gittiği için sizin kadar kötü durumda değil.
Sa mère est, elle aussi, mais pas autant prce qu'elle sort pour travaailler.
Bu arada şahsen sizin mutsuz olmanızdan gurur duyuyorum. Lakin Harvard memnun değil.
Et bien que je sois personnellement fier du fait que vous êtes tous mécontents, Harvard ne l'est pas.
Bayan Layton, bunu sizin yazmanız umurumda değil.
Mme Layton, cela m'est égal que vous l'ayez écrit.
Söylediğiniz gibi karı koca olarak birlikte yaşıyorsanız bu sizin için bir sorun olmayacaktır, değil mi?
Que vous vivez vraiment ensemble en tant que mari et femme. - Ce ne sera pas un problème pour vous? - Non.
Sizin lanet olası savaşınız bizim umrumuzda değil!
On en a rien a cirer de votre foutue guerre!
Kelepçeler artık benim üzerimde değil, sizin üzerinizde.
Les menottes ne sont plus sur moi. Elles sont sur vous.
Sizin istekleriniz önemli değil.
Ce que vous voulez ne compte pas.
Burası sizin ofisiniz değil artık, emekli oldunuz.
Ce n'est plus votre bureau. Vous êtes retraité.
Sizin ablanız gibiyim, değil mi?
Je suis comme une grande sœur pour vous, les gars, hein?
Sizin kokaini satan değil de taşıyan olduğunuzu biliyorum.
Maintenant je sais que vous ne dealez pas la coke, vous la transportez.
Peki ya bu röportajdaki arka kulak hizasındaki sizin formanız değil mi Bay Raker?
Mais ce n'est pas votre maillot, M Raker, dans le fond à portée de voix de l'interview?
Bu sizin vazifeniz değil.
Ce n'est pas votre rôle.
Bayan Florrick, bu sizin iddia edebileceğiniz bir şey değil. Doğru benim değil.
Mme Florrick, ce n'est pas à vous d'affirmer cela.
Bayan Florrick, bu sizin hakkınızda değil.
Madame Florrick, cela ne vous concerne pas.
Evet, ama bu sizin için de iyi bir şey değil mi Bay Agos?
- Oui, mais ça ne sent pas bon pour vous, n'est ce pas Mr Agos?
Bunu çözdüm. Sizin bir bisikletiniz vardı değil mi?
Je comprend, hum, vous aviez un vélo, non?
Evet, evet, ben de açıkça belirtiyorum, burası sizin mahkemeniz değil, Sayın Yargıç.
Oui, oui, juste pour être clair, Ce n'est pas votre salle d'audience, Votre Honneur.
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil mi anne 66
değil misin 154
değil miyim 77
değil mi efendim 66
değil mi çocuklar 56
değildim 75
değilsiniz 26
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil mi anne 66
değil misin 154
değil miyim 77
değil mi efendim 66
değil mi çocuklar 56
değildim 75