Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ T ] / Tıpkı eskisi gibi

Tıpkı eskisi gibi перевод на французский

73 параллельный перевод
Tıpkı eskisi gibi Holmes zavallı küçük Sally'ye bir serveti çöpe attır.
Vous avez laissé Sally brûler une fortune.
- Tıpkı eskisi gibi değil mi?
Il est de nouveau lui-même!
Bu yeni bir Margo, ama tıpkı eskisi gibi geç kalıyor.
C'est une nouvelle Margo, mais tout autant en retard.
Çocuk tıpkı eskisi gibi dövüşüyor.
Il se bat comme quand il était sur le ring.
Bir kez daha yaşayacağız, tıpkı eskisi gibi.
Et nous revivrons, comme autrefois.
Kaldığımız yerden devam edebiliriz, tıpkı eskisi gibi.
Tout va recommencer. Tout redeviendra comme avant.
Sağlıklı. Tıpkı eskisi gibi...
Comme quand tu l'as quittée.
Tıpkı eskisi gibi devam edeceğiz, yalnızca ikimiz. Tamam mı?
On va continuer comme avant, rien que tous les deux.
Tıpkı eskisi gibi. Hikayeler büyük başarıya ulaşınca, çocuk yarattığım efsaneden korkmuştu ama şöhrete kavuşmanın sevinciyle bana geldi.
En quelques mois, ces histoires sortent, elles ont du succès et le gosse vient me chercher, effrayé par la légende que j'ai créée... mais très excité par toute cette célébrité.
İnanamıyorum, tıpkı eskisi gibi.
C'est incoryable ça n'a pas bougé!
Tıpkı eskisi gibi.
Comme au bon vieux temps.
Artık popüler değilim, tıpkı eskisi gibi. Yanında olduğumu bilmeni isterim.
Maintenant que je ne suis plus populaire, je suis là pour toi.
İşte oldu. Tıpkı eskisi gibi oldunuz efendim.
Voilà, vous commencez à reprendre votre ancienne apparence.
Tıpkı eskisi gibi...
La routine?
O zaman sen ve ben kardeşim, tıpkı eskisi gibi olacağız.
Et après ça, mon frère, on va se la couler douce.
Tıpkı eskisi gibi.
Tu reviens ici, comme d'habitude. Du gâteau.
Tıpkı eskisi gibi oldun Tetsuro...
Comme le Tetsuro d'autrefois...
Tıpkı eskisi gibi.
Ça n'a pas changé.
Şimdiye kadar lekesiz bir kariyerim vardı. Tıpkı eskisi gibi olmasını istiyorum.
Jusque là, mon parcours était parfait.
Tıpkı eskisi gibi.
C'est exactement comme autrefois
Tıpkı eskisi gibi.
Tout comme avant.
Annenin tıpkı eskisi gibi döneceğini söyleyemem.
Je ne peux pas te garantir qu'elle reviendra comme elle était avant.
Tıpkı eskisi gibi.
Ca craint un max.
- Artık her şey tıpkı eskisi gibi.
- Tout est rentré dans l'ordre.
Tıpkı eskisi gibi.
Comme il l'a déjà fait.
Bu tıpkı eskisi gibi sonuçlanacaktır.
Cela crée un précédent.
Bu mutfak tıpkı eskisi gibi.
La cuisine est exactement pareille.
Tıpkı eskisi gibi olur.
Comme au bon vieux temps.
Tıpkı eskisi gibi olacak.
Ça sera juste comme avant.
Tıpkı eskisi gibi üst ranzayı sen alacaksın, biliyorum.
Je sais, je dors au dessus, comme avant.
Ve hareketlenecek. Hareketlendiğinde de öğle yemekleri geri gelecek. Tıpkı eskisi gibi.
Uniquement jusqu'à ce que les choses aillent mieux, ce qui arrivera et alors, les déjeuners reviendront, comme avant
- Tıpkı eskisi gibi, Çavuş.
— Comme au bon vieux temps, sergent.
Tıpkı eskisi gibi.
Comme d'habitude.
Tıpkı eskisi gibi.
C'est comme dans mes souvenirs.
Tıpkı eskisi gibi bir baş belasısın.
Avec toi, c'est toujours "problèmes garantis".
Tıpkı eskisi gibi görünüyor, değil mi?
Ça n'a pas changé, hein?
Tıpkı eskisi gibi derin ve etkileyiciydi.
Aussi profond, aussi impressionnant.
Geri döndünüz Bayan Solis, tıpkı eskisi gibi oldunuz.
Vraiment. Vous êtes revenue exactement comme avant.
Sen de tıpkı eskisi gibi çirkinsin!
Et tu es aussi laid qu'avant!
Ben her şeyin tıpkı eskisi gibi olmasını istiyorum.
Je veux que les choses redeviennent comme avant. Je l'aime.
Bu bina da tıpkı eskisi gibi iyi çalışıyor.
Voyez? Le nouvel immeuble marche aussi bien que l'ancien.
Merak etme. Babam tıpkı eskisi gibi.
Ne t'inquiète pas, c'est toujours le même vieux papa
Doğum gününü tıpkı eskisi gibi kumsalda kutlarız.
Nous pourrions fêter ton anniversaire sur la plage comme avant.
Tıpkı eskisi gibi.
Tout comme on l'était avant.
Dalgalar şimdi seni yeniden bana getiriyor ve çok yakında bir gün yeniden bir araya geleceğiz tıpkı eskisi gibi
Les vagues te ramènent maintenant à moi et très bientôt nous serons à nouveau côte à côte tout comme avant
Tıpkı eskisi gibi.
Comme avant.
- Şef eskisi gibi değildi.Tıpkı içi boşaltılmış bir istiridye gibiydi.
C'est plus lui, on le croirait vide.
Kendimiz olacağız, tıpkı eskisi gibi.
On n'a qu'à être nous-mêmes.
... Etrafda dolanırım herzaman İnsanlar keyfimi kaçırır Ve gittiğim yerlere Kimse gitmek istemez Bıktım artık bu rezaletten Bayat hayallerle yaşamaktan Karışmak istemem Sadece bitsin yeter Aynı eskisi gibi... hiçbirşey görmüyorum burda Aynı eski yer... bu dünyanın geleceği Hep aynı şeyler görüyorum, etrafda dolanırken Ve heryer tıpkı eski günlerde ki gibi Aynı eski yer...
Bien reçu.
Otel, plâj hâlâ tıpkı eskisi gibi görünüyorlar, ama şimdi geriye sadece onlar kaldı.
Rien n'a changé, mais ce n'est plus qu'un endroit.
Tıpkı eskisi gibi.
Un peu comme avant.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]