Ilgili перевод на португальский
68,137 параллельный перевод
Seninle ilgili sevdiğim şeylerden biri de bu.
É uma das coisas que eu adoro em ti.
Tanrı adına, Katie. Bu seninle ilgili değil.
Pelo amor de Deus, Katie, isto não é sobre ti!
Bana bir şey söyle... Neden yolları ayırmakla ilgili birbirimizden korkuyoruz?
Diga-me por que estamos a assustar-nos com a despedida?
Kimse onun kadar ilgili olamaz.
Ninguém é tão atencioso como ele.
- O kadınla ilgili ne yapmam gerekiyor?
Tal como...? - O que devo fazer com ela?
Onunla ilgili yaptığın başka bir şey var mı?
E quanto a fazer alguma coisa mais, acerca disso? De que maneira?
.. insanların edepli olduğu zamanları hatırlayabilen kişileriz. Aslında Bayan Pettybon, buraya sizi ölümle tehdit eden o mektupla.. .. ilgili konuşmak için gelmiştim.
Na verdade, Sra. Pettybon, vim falar-lhe da carta que lhe escreveram, a ameaçar a sua vida.
Benim için değil.Bu müzikle ilgili.
Não para mim. Era a música.
Çalışma izni ile ilgili bir şeyler vardı.
Qualquer coisa a ver com licenças de trabalho.
- Hayır, yazmadı. Seninle ilgili değil.
Ele escreveu "Jennifer Sometimes" para mim!
Suikast girişimiyle ilgili bir şey bilip bilmediğini de öğrenmek istiyorum.
E eu quero saber se ela sabe alguma coisa sobre a tentativa de assassinato.
Bu ulusal güvenlikle ilgili bir mesele.
Isto é uma questão de segurança nacional.
Sovyetler Birliği'ndeki bozuk düzenle ilgili her şeyi bir bir anlattım onlara.
E eu digo-lhes tudo sobre o sistema avariado na União Soviética.
Hep "ayak diremeyle ilgili sorun ayağını çekmenin gerekmesidir" derdi.
Ela costumava dizer, "O problema com pores o teu pé no chão, é só teres de recomeçar."
Babamla ilgili enteresan bir detay var ama.
Uma coisa interessante acerca do meu pai...
Ablanla ilgili ne söylersen söyle, o Westeros'ta doğdu.
Dizei o que quiserdes sobre a vossa irmã, mas ela nasceu em Westeros.
Çok basit. Sana kendinle ilgili bir soru soracağım sen de yalanları gerçekmiş gibi göstermeye çalışacaksın.
É simples : eu faço-te uma pergunta sobre ti própria e tentas fazer com que uma mentira pareça ser verdade.
- Olayla ilgili resmi bir bildiri...
Apesar de essa poder ser a declaração oficial sobre o incidente...
Bilmiyorum dedim onlar da bana intiharla ve depresyonla ilgili okuyacak kağıtlar verdiler.
Eu disse, eu não sei, então eles deram-me papéis para ler de suicídio. E depressão.
Bak Tuan yakında seninle ilgili raporumuzu göndereceğiz.
Ouve, Tuan, nós vamos enviar o nosso relatório em breve.
Seninle ilgili harika şeyler söyleyeceğiz.
Nós vamos dizer coisas boas sobre ti.
Operasyonla ilgili raporumu çoktan gönderdiğimi bilmelisiniz.
Vocês têm que saber que já enviei o meu relatório da operação.
Birlikte çalıştığımız süre boyunca ikinizin de harika işler başardığınızı söyledim ama size operasyon sırasında söylediğim gibi gizlilikle ilgili bazı sorunlar olduğunu belirtmek zorunda kaldım.
Eu disse-lhes que ambos fizeram uma data de coisas boas durante o nosso trabalho em conjunto. Mas eu tive que apontar que houve determinados lapsos no respeitante às vossas medidas de disfarce, de que lhes falei durante a operação.
Japonya'yla ilgili bir bok bildiğin yok Linda.
Não sabes uma merda sobre o Japão, Linda.
"Rosewood ile ilgili " bir araştırma yapmanı istiyorum. "
imploro-lhe que considere uma investigação ao Rosewood.
Lütfen, bununla ilgili bir şey istemiyorum.
Não me quero misturar com nada disso.
Ve senin yardımın olmadan onunla ilgili mükemmel bir şekilde endişelenebiliriz.
E somos perfeitamente capazes de preocuparmos com ele, sem a sua santa bênção.
Bana Broussard ile ilgili işe yarar bir şeyler getir. Daha önce de söyledim.
Então traga-me algo útil sobre o Broussard.
Bu yüzden, Santa Monica'da neler yaşadığın ile ilgili konuşmalıyız. Çünkü, bu yükü benim yaptığım gibi taşımanı istemiyorum.
É por isso que precisamos de falar sobre o que se passou contigo em Santa Mónica, porque não quero que carregues isso como eu fiz.
Dünyayla ilgili en çok neyi hatırlıyorum biliyor musun, Gunny?
Sabe o que mais me recordo da Terra, Sargento?
Rachel gündemlerini artırıyor ve bununla ilgili bir şey yapılması gerek.
A Rachel está a acelerar a agenda e isto está relacionado com isso.
Arşivlerde Daxam'la yaptığımız savaşlarla ilgili bir şeyler vardı diye hatırlıyorum.
Acho que havia algo nos arquivos sobre as guerras iniciais contra Daxam.
Bunun ne ile ilgili olduğunu biliyor musun?
Sabes sobre o que é?
Pekâlâ, Krakow Çin ile ilgili konuşmalar yapıyor değil mi?
O Krakow não para de se gabar da China, certo?
Bu Axe Capital'deki diğer işlerimin de dahil olduğu ilgili orantılı bir primdi. Yani 5 milyon dolar büyük bir prim değil mi?
Está ao nível de outros bónus... 5 milhões não é um bónus grande?
Geçmişte, gerçekleşen veya gelecekte olacak olan davalarla ilgili bilgileri mi?
- Detalhes da investigação, no passado, presente ou futuro?
Ama şüphe duyup, seninle paylaşacağım bilgiler senin profesyonel kapasitenle ilgili.
E essas são as suspeitas que estou disposto a partilhar consigo hoje.
Kayıtlara geçsin Başsavcılık şimdilik Spartan-Ives veya Lawrence Boyd ile ilgili bir soruşturma yürütmekle ilgilenmemektedir.
- Quero declarar que a SEC não planeia investigar a Spartan-Ives ou o Boyd.
Yani soruşturma ile ilgili bir yorum yapmayacak mısınız?
Então, não quer comentar a investigação.
Bu durumla ilgili bana başka ne diyebilirsin?
O que mais tens a dizer sobre essa... situação?
Kendi kararını kendin ver. Bir şey var. Kaleyle ilgili.
Ele fez qualquer coisa... com o castelo.
Alaycılık senin huyun, biliyorum ve seni her yönünle sevip kabullenmek istiyorum ama şu anda ölmekle ilgili espri yapma lütfen, olur mu?
Entendo que gostes de usar o sarcasmo e quero amar e aceitar todas as partes de ti, mas podes não fazer piadas sobre a morte neste momento, por favor?
Yakında Benny'yle ilgili ararlar ya da aramaya çalışırlar.
Devem ligar por causa do Benny em breve. Ou tentar ligar.
Memelerimizle falan ilgili güzel yorumlarınız için çok teşekkürler.
Obrigada pelos comentários simpáticos sobre as nossas tetas.
Bununla ilgili Jennifer McMahon ile görüştünüz mü?
Falou com a Jennifer McMahon sobre isso?
Şu ses sinyali ile ilgili daha fazla şey öğrenmemiz lazım.
Precisamos saber mais sobre aquele sinal de áudio.
Bomba ile ilgili bilgin var.
Tu sabes alguma coisa sobre a bomba.
Elde ettiğin teknoloji ile ilgili gelişme var mı?
Algum progresso com aquela tecnologia que adquiriste?
Sen gittikten sonra Broussard ile ilgili bulduklarımız bunlar.
Isto é o que recolhemos sobre o Broussard desde que se foi embora.
Bizimle ilgili ne bildiklerini araştırmaya devam edeceğim.
Vou continuar a trabalhar para descobrir o que eles têm contra nós.
Onunla ilgili değil, ama elimizde onun kocası üzerinde bir eşleşme var.
Nada sobre ela, mas temos algo sobre o marido.