Ne sanıyorsun перевод на португальский
5,238 параллельный перевод
Ne sanıyorsun?
O que lhe parece?
İnsan olmayı ne sanıyorsun?
Que julgas que significa ser humano?
Ne sanıyorsun?
O que achas?
Ne sanıyorsun kendini?
Quem é que pensas que és?
- Ne sanıyorsun?
O que achas?
Sen kendini ne sanıyorsun?
Quem pensas que és?
Ne olacağını sanıyorsun, grupsuz kalırsın.
O que achas? Serás um Sem-Facção.
Ne yaptığını sanıyorsun?
O que pensas que estás a fazer?
Ne yaptığını sanıyorsun?
Que raio está a fazer?
Ne yaptığını sanıyorsun sen?
O que pensa que está a fazer?
Ne yaptığını sanıyorsun?
O que estás a fazer?
Ne diye bize yardım ettiğini sanıyorsun?
- Ou porque achas que nos ajuda?
Ve sen, burada ne kadar dayanacabileceğini sanıyorsun?
E quanto tempo pensas que te vais aguentar aqui?
Ne dediğini anladıklarını mı sanıyorsun?
Achas que percebem o que estás a dizer?
Ne kadar uzağa gideceğini sanıyorsun?
Até onde julga que consegue chegar?
Burada ne yaptığımızı sanıyorsun?
Que julgam que fazemos aqui?
Pardon, ne halt ettiğini sanıyorsun?
Mi scusi? O que diabos estás a fazer?
- Burada ne bulacağını sanıyorsun, bilemiyorum.
Não sei o que achas que encontrarás.
Ne halt ettiğini sanıyorsun?
Que raio pensas que estás a fazer?
- Ne yaptığını sanıyorsun?
- O que está a fazer?
Ne yaptığımı bilmiyorum mu sanıyorsun?
- Achas que não sei o que fiz? - Acho.
Ne olduğunu sanıyorsun, dahi?
O que achas que é, génio?
İçlerinden biri daha az adamla daha fazla pay alacağını anladığı anda ne olacak sanıyorsun?
O que acontecerá quando um deles começar a pensar que a sua parte aumenta se houver menos gente com quem... Menos gente com quem partilhar.
Ne yaptığımı sanıyorsun?
Que pensas que estou a fazer?
Düşmanlarım bir grup Viking'in kralı altın vermeye zorladığını görürlerse her klan liderinin bana karşı dönmesi ne kadar sürer sanıyorsun?
Se os meus inimigos virem que um bando de vikings conseguem extorquir ouro do Rei, quanto tempo acha que levará até que um Lorde se volte contra mim?
- Ne gördüğünü sanıyorsun bilmiyorum.
Não sei o que achas que viste.
Gemi evimizin ne kadar büyük olduğunu sanıyorsun?
Achas que a casa flutuante é grande?
Ben ne biliyorum, sen ne bildiğini sanıyorsun...
O que sei e o que tu achas que sabes.
Son birkaç gündür yaptıklarının ne olduğunu sanıyorsun peki?
O que achas que tens feito nos últimos dias?
Benden bir şeyler koparmaya yetenek kadar ne.. .. üstünlüğe sahip olduğunu sanıyorsun?
Se achas que tens alguma vantagem a ponto de conseguires extorquir-me seja o que for...
Onları terk ettiğini öğrenirse kaptan ne yapar sanıyorsun?
O que achas que o Capitão faria, se descobrisse que abandonaste a tua?
- Az önce ne satın aldığını sanıyorsun, merak ediyorum.
Pergunto-me o que acha que comprou, ao certo.
Ow! Ne yaptığını sanıyorsun?
Que caralho é que estás a fazer?
- Sen ne yaptığını sanıyorsun?
- O que achas que estás a fazer? - Larga-me!
Ne yaptığımı sanıyorsun?
Sim. O que achas que estou a fazer?
Böyle bir götü başı açık bir elbiseyle ne olduğunu sanıyorsun?
Achas que uma reles vadia da rua ponha as mãos num?
- Ne yaptığını sanıyorsun?
- O que julgas que estás a fazer?
Nafloyd, "Caldonia" yı söylerken ne yaptığını sanıyorsun?
Nafloyd, o que vais fazer quando cantares Caldonia?
Adamım, her zaman herkesin ne konuştuğunu anladığını sanıyorsun.
Meu, dás sempre a entender estas merdas como se não soubesse-mos do que falas.
- Ne yaptığımı sanıyorsun?
- O que te parece?
Ne yaptığını sanıyorsun sen?
O que julgas que estás a fazer?
Ne yaptıgını sanıyorsun sen?
Que merda pensas que estás a fazer?
Sal'in bu adamı böyle gördüğünde ne olacağını sanıyorsun?
O que achas que o Sal vai fazer quando o ver assim?
Birlikte geçirdiğimiz onca güzel yıldan sonra... ne zaman yalan söylediğini anlamıyor muyum sanıyorsun?
Após tantos encantadores anos juntos, achas que não sei quando mentes?
- Ne yaptığını sanıyorsun?
- O que achas que estás a fazer?
Ne yaptığını sanıyorsun?
Hey! Ouve, o que estás a fazer?
Fleming, burada ne yaptığını sanıyorsun?
Fleming, que diabo achas que estás a fazer?
Ne yaptığını sanıyorsun sen?
O que acha que está a fazer?
Ben yokken evime gelerek ne halt yediğini sanıyorsun dostum?
O que pensas que estás a fazer ao vires até minha casa, sem eu estar?
Ne yaptığını sanıyorsun?
- Não, não é apropriado!
Ne diye bu işi bu kadar önemsiyorum sanıyorsun?
Porque achas que tenho estado a aguentar isto?